altı

268 28 4
                                    

zhang hao'dan,

ricky ve gyuvin'in burada olduğunu öğrendiğimden beri daha da rahat hissetmeye başlamıştım burada. olduğum odadan çıkıp diğerleri ile çoktan tanışmıştım bile ama bunlar olurken hanbin ortalıkta gözükmemişti.

aklıma hanbin'in gelmesiyle dövmem de aklıma gelmişti. koluma bakarak gülümsedim ve ricky'i dürttüm. bana garip bir surat yaparak döndüğünde ona fark ettirmeden güldüm. "noldu?"

karşılık olarak ona göz devirdim ve önüme döndüm. "söylemeyeceğim, kalbimi kırdın."

"çok meraklıydık zaten senin diyeceğin şeye." dediği şeyle kaşlarımı çattım. "siktir git be, sana mı kaldık? bu hanbin nerde ya?" dediğimle ricky gülerken diğerleri de bizi duymuş olmalılar ki onlar da gülmüştü. en son hepsi durduğunda aralarından adının jiwoong olduğunu öğrendiğim çocuk konuştu. "içeride birine dövme yapıyordu, gelir birazdan."

olduğum yerde oflarken kollarımı bağladım. "bu ne ya, çok sıkıcıymış burası." matthew olduğunu düşündüğüm çocuk atladı. "üzgünüz şu anda şaklabanımız hanbin hizmette değil ama hala elimizde gyuvin mevcut." dedikleriyle gözlerimi açtım ve ellerimi hayır anlamında hızlıca salladım. "olmaz! gyuvin benden uzak tanrıya yakın olsun lütfen. ayrıca gyuvin hiç komik değil."

dediklerimle yine hepsi birden gülerken gyuvin dudaklarını büzmüştü. "sen çok kötü bir insansın hao." ona dil çıkarttığımda o da bana dil çıkartmıştı. "ee, bundan başka şaklabanınız yok mu?"

"ricky, şuna bir şey de ya!" gyuvin isyan ettiğinde ricky güldü. bana çince konuştuğunda diğerleri öylece bize bakmıştı. "hao hayatım, bir şey."

"üf, ricky iğrençsin! esprini de al git burdan." dediğiyle gülüp omzuna vurmuştum. diğerleri hala bize baktığı için açıklama ihtiyacı duydum. "merak etmeyin, öyle kötü bir şeyle tehtid etti ki bir daha asla gyuvin'i zorbalamayacağım."

"ne dedi ki?" kenarda oturan yujin sordu. "bir şey, direkt bir şey dedi sadece." dediğimle gyuvin ricky'i diğer taraftan iterken biz gülmüştük. "yılın en iğrenç espri yapan insanı ödülünü ricky'e takdim ediyorum. susun, evet ricky konuşuyor." gunwook elinde bir ödül varmışcasına ricky'e sunmuştu.

ricky ellerini göğsüne koyarak ağlamak üzereymiş gibi davranarak olmayan ödülü gunwook'un elinden aldı. "bu ödül için gerçekten hepinize teşekkür ederim... asla almayı beklemiyordum... bu ödülün şerefine çok daha sıkı çalışacağım ve daha da iğrenç espriler yapacağım, hepinize teşekkür ederim."

"haayıırrr!!" ricky konuşmasını bitirdiğinde taerae dramatikçe yere atmıştı kendini. matthew da kendini onun yanına atarken gyuvin de bensiz olur mu diyerek kendini yanlarına atmıştı. yujin onlara kınayan bakışlarla bakarken ortada oldukça komik bir tablo vardı.

gunwook onların bu halini görünce konuştu. "doktor kendi hallerine bırakın dedi." tam herkes gülüyordu ki içerideki odanın kapısı açıldı ve içeriden önce hanbin, sonra da bir kız çıktı. hanbin ilk başta bize bakakalsa da sonra alıştığı bir manzaraymış gibi kasaya yöneldi.

diğerleri düzgünce yeniden yerlerine geçerken ben kıza bakmıştım. belinin arka tarafında bir dövme vardı ve etrafı kızarmıştı. büyük ihtimalle dövmeyi oraya yaptırmıştı.

diğerleri sohbetlerine devam ederken ben hala onları izliyordum. hanbin kıza herkese söylediği şeyleri söyleyip onu yollamıştı. başta oturduğu yerden kalkmayacak gibi dursa da bakışlarımız kesişince kalkıp yanıma geldi.

o buraya yaklaşırken diğerleri mi konuşmayı bırakmıştı yoksa ben mi onları duymayı bırakmıştım anlayamadım fakat sesleri kesilmişti. yanıma tamamen vardığında kolumu tuttu ve tişörtümü sıyırdı. o bunları yaparken ben onu izlemek dışında hiçbir şey yapamamıştım. "dövmen şu anlık iyi görünüyor."

"dövme mi?" meraklı ricky'nin sesini duyduğumda girdiğim transtan çıkıp ona döndüm. "evet dövme, sinirimi bozmasaydın sana gösterecektim." gözlerimi devirerek konuşup kolumu ona doğru tuttum. onunla beraber diğerleri de bakarken gyuvin konuştu. "sembolleri hanbin'in dövmesine benziyor." dediğiyle diğerleri de onu onaylarken dövmeye dönüp bir daha baktım.

"nasıl seçtin bunu?" ricky tekrardan sorarken sonunda kolumu indirdim. "bilmem, karşıma çıktı bende beğendim." ricky inanmamış gibi dursa da bir şey demedi.

gün boyunca çoğunlukla hanbin dövme yapmakla meşgul olduğu için çocuklarla takılmıştım. oldukça eğlenceli insanlardı ve kafamız uyuşmuştu. jiwoong, hanbin, gyuvin ve gunwook'un dövme yaptığını; diğerlerinin de farklı işlerle uğraştıklarını öğrenmiştim. fakat diğerleri daha öğrenme aşamasında oldukları için büyük dövmeleri çoğunlukla hanbin ve jiwoong, küçük şeyleri ise gunwook ve gyuvin yapıyordu. hatta duyduğuma göre ricky'nin dövmesini gyuvin yapmıştı fakat hanbin'in dövmelerini kimin yaptığını öğrenememiştim.

gün boyunca bunlar dışında birde çin'e geri dönemeyeceğim için gyuvin ve ricky ile kalmam gerekmişti. her ne kadar bu aşk kuşları ile kalmak istemesem de başka bir yerim yoktu.

üzerimde garip bir rahatlık vardı, babamdan kurtulduğum için mi yoksa yeni arkadaşlar ve kalabilecek bir yer bulabilmemden dolayı mıydı bilmiyordum fakat durumumdan oldukça memnundum.

konu gün içinde ne yapacağıma geldiğinde ise yarı zamanlı bir iş bulabileceğimi söylememe rağmen burada illa ki yapabileceğim bir şey bulabileceğimi, ricky gibi bir şey yapmasam bile burda oturmamı söylemişlerdi. hatta gyuvin kemanımla müşterilere canlı müzik desteği sağlayabileceğimi söylediğinde hep beraber gülmüştük.

burada olmak işime gelince kabul etmiştim tabiki, hanbin'i her gün görebilme teklifine nasıl hayır diyebilirdim ki?

UFFF KIZALR NABER kitabi biraz duzenledim o yuzden yayimdan kaldirmistim geri attim yb oldugunu anlayin diye bunu biraz gec atcam digerlerinden. uzun zamandir yazmiyodum beler oldugunu baya unutmusum o yuzden mantiksal bi hata varsa soyleyin lutfn. neyse rav kacarrr ⭐⭐⭐⭐⭐

dövmeci, haobin.Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin