31.12.2023
Leya'dan
Ninjalar saf güçlerini kazandıktan sonra karanlık adada kendimize yeni bir saklanma yeri bulmuş ve kendi aramızda çalışmalar yapmaya başlamıştık.Sadece bu aralar Ninjalar biraz fazla ses yapıyorlardı ve amcam ile ben buna çok kızıyorduk.Yerimizi her an öğrenebilirlerdi.Amcam gidip onlara laf söylerken ben ve Lloyd,Zane'in babasıyla konuşuyorduk.O da bir yandan şahini tamir ediyordu.
-Her bir vida,her bir dişli çok önemlidir.Eğer bir parça eksikse ya da yerinde değilse icat çalışmaz.
Son parçayı taktıktan sonra şahin uçmaya başladı.
-Hadi şahinim,uçma vakti.
Şahin uçtuktan sonra, Ninjalar ve amcam yanımıza geldi.
-Tıpkı sizin gibi ninjalar.Her birinizin çok önemli bir görevi var ve her biriniz muhteşem savaş gücümüzün eşit birer parçasısınız.
Amcamın dediğini onayladım.Lloyd endişeyle konuştu.
-Eğer hepimiz bir dişliysek ve ben bozuk bir dişliysem ne olacak?Ya babamı yenemezsem,ya görevimi yerine getiremezsem?
Amcam araya girdi.
-Ya bir daha artık"ya"diye bir şey olmazsa?Son savaş neredeyse bize bağlı sayılır.Zamanı geldiğinde bundan memnun olup,olmayacağımızın kesin cevabını da alacağız?
Nya arabayı tamir etmeyi bırakıp, yanımıza geldi.
-Babanla karşılaşmak istemediğini biliyorum ama başka bir yolu yok.
Annem elinde bir parşömen ile geldi.
-Belki vardır?Kaçınılmaz olduğu düşünüyordum ama sonra bunu buldum.
Cole araya girdi.
-Lloyd savaşmak zorunda değil mi yani,bunu duymak isterim.
-Yazıt şöyle diyor:Karanlığın Miğferi asıl halefine ulaştığında ilahi saat,korkunç bir silahın geri sayımına başlayacaktır.Bu da iyi ve kötü arasında ki ilk savaşın başladığının ilk işareti olacaktır.
-Biraz önce korkunç bir silah mı dedin sen?
-Ben hala "halef" ne demek onu anlamaya çalışıyorum.
Jay'in sorusuna karşı iç çektim.Gerçekten tek takıldığı bu mu?Cole olabildiğince olayı toparladı.
-Devam et Misako.Biz sözünü kesmeyelim.Son savaşı nasıl durduracağız?
-Burada karanlığın miğferi geri döndüğünde ne olacağını açıklayan hiç bir şey yok.
-Çok ilginç.Miğferi kaldırınca saat çalışıyor,geri takınca saat duruyor.
Lloyd heyecanla konuştu.
-Böylece son savaşta asla başlamıyor.
Kai araya girdi.
-Kulağa çok güzel geliyor,yeni güçlerimiz var ama bizden tüm taş savaşçı ordusunu aşıp,miğferi çıkarmamızı mı bekliyorsunuz?
Nya kafa salladı.
-Kardeşim haklı,iyiler ama o kadar da iyi değiller.
-Biliyorum,o yüzden bunu ben yapacağım.Birazcık yardıma ihtiyacım var,o kadar.
Ninjalar, Misako'nun ne demek istediğini anladı ve tamamen ona odaklandılar.
-Muhafızları aşmak için ilk önce kontrolü ele geçirmeliyiz.
Lloyd ve ben yanlarına gideceğimiz zaman,amcam bizi durdurdu.
-Üzgünüm çocuklar ama siz bu göreve gidemezsiniz.
-Ama artık güçlüyüz, yardım edebiliriz.
-Henüz babanızla yüz yüze gelmenize izin veremem.Son savaşa engel olmaya çalışıyoruz,başlatmaya değil.
Kafa sakladım.
-Evet,haklısın Usta.
Onlar planlarını yapıp,gittikten sonra ormanda bazı dövüş sesleri duyduk ve Lloyd ile birlikte ormanın içine girdik.Nya, Cole'a yaptığımız aracı sürüp ninjaları kurtarmaya çalışıyordu. Karşılarında da bir robot bulunuyordu.İçinde bulunan kişiye baktığımda hemen onu tanıdım.
-Lloyd,şuraya bak.Robotun içinde babam var.
Babam,robotuyla araca vurdu ve ninjaların bulunduğu araç arkalarında bulunan ağaca takıldı.Ardından arabanın içinden Cole toprağı oynatıp,robotun yere düşmesini sağladı ve robot parçalandı.Cole sevinçle kahkaha attı.
-Demek ki robotun o kadar iyi değilmiş Garmadon.
Yanlarına gittik ve hepsi endişeyle bize baktı.
-Çocuklar dikkatli olun.
Garmadon,robotun içinden çıktı ve bizimle göz göze geldi.Garmadon bize doğru yürümeye başlayınca bizde ona doğru ilerledik.Jay'in sesini duydum.
-Vay canına,onlar Garmadon'la dövüşecek mi?
-Haklayın onu çocuklar.
-Onu yenebilirsiniz.
-Hiç çekinmeyin.
Babama baktığım zaman yorgunluğundan dolayı öksürüp, duruyordu ve bir kolu da incinmiş bir şekilde duruyordu.Ona nasıl zarar verebiliriz ki?Eminim ki o da bunu istemiyordur.
-Üzgünüm baba, bana başka seçenek bırakmadın.Bu bizim kaderimiz.
Lloyd elinde kocaman bir yeşil küre oluşturmaya başladı ve onu babama attı.Hemen babamın karşısına geçtim ama o kadar hızlıydı ki kendime kalkan oluşturamadım ve ışık koluma geldi.Tam düşecekken, Garmadon beni tuttu.
-Hayır,Leya.
-O ne yaptı?
Lloyd yanıma geldi ve yüzümü ellerinin arasına aldı.
-Leya,neden bunu yaptın?
Babama baktım.
-Çünkü savaş daha başlamadı ve iki tarafta bunu istemiyor.Gözlerinde gördüm Lloyd,o bunu asla istemiyor.
Tam bu sırada Taş Savaşçı'larının sesleri geldi,yaklaşıyorlardı.
-Geliyorlar.
Cole hemen yanımıza geldi ve beni sırtına aldı.
-Bugün değil ama elbet birgün görüşeceğiz Garmadon.
Cole,Lloyd ve ben araca bindik ve savaşçılardan kaçmaya başladık.
-Saat buradan çok uzakta değil,gidip onu takalım.
-Tamam.
Aracı hızlı bir şekilde sağa doğru çevirdik ve onlar önümüzden ilerleyip,gittiler.Bizde geriye dönüp,saate doğru gittik.
Saatin yanına geldiğimiz zaman güneş daha batmamıştı.
-Vay canına.
Hepimiz arabadan indik.Omzumu tutarak yanlarına geldim.Saatin dişlileri çok farklı çalışıyordu.Bazıları sağa ve diğerleri sola doğru hareket ediyordu.
-Bu saat mekanik bir başyapıt.
-Onu durdurduktan sonra seve seve parçalayabilirsin,Nya.
Jay saati gösterdi.
-Sadece birkaç dakika kaldı.
-Miğferin uyabileceği yeri bulmalıyız,her yerde olabilir.
Hepimiz bakmaya başladık.
-Yerini bilmiyor musun?
-Hayır,hiçbir yerde bahsedilmiyor.
Annem hızlıca bir yere koydu ama saat durmadı.
-Bu işe yaramadı.
Başka bir yere çıkıp,denedi.
-Belki de burası.
Saatin durmadığını görünce herkes dikkatlice bakmaya başladı.
Jay,miğferi alıp,denedi ama işe yaramadı.Aynı şekilde Kai da denedi ama yeri uygun değildi.Tepeyi gösterdim.
-Şurası olabilir mi?
Kai miğferi bana attı ama ben tutamadan biri beni yere itti ve kendisi aldı.Alan kişiye baktığımda taş ordusunun lideri olduğunu gördüm.Gülerek bize baktı ve elindeki miğferi gösterdi.
-Sadece on beş saniye kaldı.Sanırım artık sonunuz geldi.
Tam bu sırada Jay bir çılgınlık yapıp,ona saldırdı ve miğfer saatin herhangi bir yerine geldi.
Misako eliyle miğferin yerini gösterdi.
-Miğferin yeri tam ortası,ben alırım.
-Acele et,on saniye var.
Misako tam gidecekken, karşısına tekrardan liderleri çıktı.Amcam arkasından saldırdı ve onu etkisiz hale getirdi.
-Çabuk ol Misako.
Kafa salladı ve koşmaya başladı.Miğferin yanına gelince onu eline aldı ve hızlıca onu takacağı yere geldi.Saate baktığımda yalnızca üç saniye vardı.Misako hemen miğferi taktı ve saat durdu.
-Harika,işe yaradı.
-Başardık!
Nya ve Kai birbirine sarıldı.Hepimiz sevinirken bir anda saat hareket etmeye başladı ve saatten siren sesleri gelmeye başladı.
-Olamaz,çok geç kaldık.
Taş savaşçıları bir anda şekil değiştirdiler ve daha güçlü bir hale geldiler.Biz geri giderken Nya ve ben en öndeydik.Diğerleri de arkadaydı.Bizim tek hatamız dağın ucuna geldiğimizi fark etmemiş olmamızdı.Yer bir anda sallandı ve ağırlık olduğu için Ninjalar,annem ve amcam aşağı doğru kaymaya başladı.Biraz indikten sonra kaya hareket etmedi ve durdu.
Bu sırada ben ve Nya yukarıdaydık.Jay, Nya'ya doğru elini uzattı ama onu yakalayamadık.Tam taşı yukarıya doğru çıkaracakken,bir kaç canavar beni tuttu ve hareket etmemi engelledi.
-Leya,dikkat et.
Lloyd oradan kardeşim diye bağırdı.Bu sırada canavarlar bizi tutuyordu ve Nya bağırıp,onları itmeye çalışıyordu.Jay sinirle bağırdı.
-Bırakın onları yoksa...
Lideri güldü ve Lloyd'un ateş ettiği kolumu daha sıkı tutmaya başladı.
-Yoksa ne,buraya mı zıplayacaksın?
Bulundukları kaya daha fazla sallanmaya başladı.
-Çöküyor.
Ardından hepsi denize doğru düştü.
-Hayır,Lloyd.
Biz onlara ne olduğuna bakamadan bizi başka bir yere götürdüler.
-Burası da neresi?Diğerlerine ne oldu sence?
-Bilmiyorum sen sadece sakin ol Nya,bizi kurtaracağım.
Bizi tutan taş canavarları, Garmadon'un yanına getirdi.
-Yani galiba...
Liderleri bizi ve miğferi gösterdi.
-Size miğrefinizi ve iki tutsak getirdik,Karanlık Lord.
Nya hareket etmeye çalıştı.
-Bu asla yanına kâr kalmayacak.Arkadaşlarım seni durduracak.
Garmadon gülmeye başladı.
-Kırmızı pek senin rengin değil gibi sanırım daha koyu bir renk denememizin vakti geldi.Bana karanlık maddeyi getirin.
-Karanlık madde mi neler oluyor?
Canavarlardan biri elinde bir kutuyla geldi.İçini açtığında mor ve siyah renkte bir sıvı vardı.
-Bu madde için ilk deneyimizi bulduk sanırım.
Nya'yı tutup,sıvıyı kafasının üstünden döktüler.
-Hey, bırakın onu.
Taş savaşçısının elinden kurtulmaya çalıştım ama yine de izin vermediler.Nya'nın gözleri ve ten rengi gri ve siyah renk olmaya başladı.
-Ona neler oluyor,baba sen ne yapıyorsun?
-Bir şey değil kızım.Sadece kötü tarafa geçti o kadar,götürün onu.
Liderleri aynı Nya'ya yaptıkları gibi o sıvıyı kafamdan aşağı dökeceği zaman Garmadon onu durdurdu.
-Bekle,daha iyi bir planım var.Miğferin yanında bir de mavi bir eldiven bulmuştunuz değil mi?Onu bana getir.
Lider olan yanımızdan ayrılırken,babam elini kolumda gezdirdi.
-Neden benim için kendini tehlikeye attın ki?Kolunu kaybedebilirdin.
-Seni de öyle baba,şimdi lütfen Nya'yı eski haline çevir ve buradan gidelim.
-Eğer zamanında yaptığım o teklifi kabul etseydin,harika bir aile olabilirdik.Sen ve ben dünyayı daha iyi bir hale getirebilirdik.
İç çekti.
-Lloyd eminim ki zaten istemeyecekti.O amcan ve Ninjalar onun kafasını karıştırdı ve hangi tarafta olduğunu unuttu ama sen Rose,güçlerimiz çok benziyor.Bana katıl ve nihai savaşı birlikte kazanalım.Bana o eldivenleri senin üstünde kullanmamı sağlama.
Olumsuz bir şekilde kafamı salladım.
-Hayır,asıl sen yanlış taraftasın.Kötülük ne işe yarayacak ki,her türlü kaybedeceksin.
Lider elinde tuttuğu mavi bir eldiven ile yanımıza yaklaştı.
-Bu son kararın mı?Hala umut var.
-Umut asla olmadı,olmayacak.Eldivenleri tak.
Lider yanıma yaklaştı ve elime taktı.
Çok farklı hissediyordum,lider ellerime iyice yerleştirdikten sonra üstünde bulunan tuşa bastı.Böylece eldiven kilitlenmiş oldu.
Taş savaşçıları beni bıraktı ama ben hareket edemedim.Sanki irademi kontrol edemiyormuş gibiydim.
-Bu savaşta benim yanımda Ninjalara savaşacaksın.
Kafa salladım.
-Evet efendim.
Ne,hayır bunu asla yapmam.Bana neler oluyor?
Ellerime baktığım da Nya'ya olan bana olmamıştı.Ben hala bendim fakat hareketlerim bana ait değildi.
Birkaç saat sonra savaş için yaptıkları aracın işi bitti ve deniz kenarına doğru gitmeye başladı.Arabanın tekerleri arkamızdan iz bıraktığı için Ninjalar yerimizi bulabilecekti.Yolun ortasında durup,Nya'yı indirdiler ve Garmadon ona burada kalıp, onları yavaşlatması gerektiğini söyledi ve eline bir mınçıka verdi.Ormandan çıkıp,denizin kenarına geldiğimiz zaman araçtan indim ve sadece bekledim.Hiçbir şeye dokunmadım ve düzeltemedim.Bana verilen görev ninjaları oyalayıp,onları yok etmekti.Her ne kadar bunu yapmak istemesem de.
-Topu yükleyin,böylece onu ateşlediğimiz zaman Ninjago'da ki herkes benim emrimde olacak.
Taş savaşçıları topu yükledi.
-Sonunda karanlık hayallerim gerçek olacak.
Garmadon tam tuşa basacakken;Lloyd,annem ve amcam geldi.
-Baba,hayır.
-Lloyd.
Sinirle onlara baktı.
-Demek ki denge beni durdurmaları için oğlumu, kardeşimi ve karımı yolladı.Hiç sorun değil,kızım benim tarafımda.
Diyerek beni gösterdi.Bana şaşkınlıkla baktılar.
-Leya sen ne yapıyorsun?
Cevap veremedim.
Misako,Garmadon'a baktı.
-Hayır,yapma.Dengeyi değiştirirsen,Derebeyi bu dünyaya geçebilir.
-Denge ortadan kalkacak ve sonucu hepimizi etkileyecek.
Başka bir ses yankılandı.Bu ses Derebeyi'ne aitti.
-Onları dinleme,onlar sana ihanet etti.
-Seninle dövüşmek istemiyorum ama zorundaysam dövüşürüm.Bu sadece bizimle ilgili değil,doğrunun ne olduğuyla ilgili.
Garmadon alayla gülmeye başladı.
-Anlamıyor musun?Ben asla doğru olanı yapmayacağım.Kanımda ki kötülük asla yok olmayacak,bu kötülük her bir hücremi, vücudumda ki her kemiği ele geçirdi.Ben Lord Garmadon'um,kader ailemi elimden aldı ve birlikte olabilmemizin tek yolu her şeyi kendi suretimde değiştirmektir.O zaman hepiniz benim gördüğümü görüp,hissettiğimi hissedeceksiniz.
Misako araya girdi.
-Bu aile demek mi?Zorla bir şey yaptıramazsın,Rose'un haline bak.Ona ne yaptın bilmiyorum ama bunu istemediğine eminim.
-Hayır,siz kendi kararınızı verdiniz ve o da benim yanımda olmayı seçti.
Aslında bunu ben seçmedim ama kime ne anlatabilirim ki?Konuşamıyorum sonuçta.
Garmadon aracın mekanik yerine gitti ve düğmeye bastı.Aracın içinde bulunan mermi ortaya çıktı ve Ninjago'da bulunan herhangi bir yere gitti.
-Hayır.
Derebeyi'nin kahkahası adayı doldurmaya başladı.
-Kes artık gülmeyi,bu benim zaferim.Neler oluyor?
-Dengenin değişmesi için yardımcı oldun.Senin sayende artık boyut değiştirip, dünyanıza geçebilirim.
-Ne saçmalıyorsun,Ninjago benim.
-Hayır,asla senin olmayacaktı.O benimdi.
Gökyüzünden beyaz bir ışık çıktı ve Garmadon'un üstünde durdu.Tam bu sırada Ninjalar geldi ve bizimkilerin yanına geçti.
-Üzgünüm,geciktik.Ne kaçırdık?
Jay kafasını kaldırıp ne olduğuna baktı.
-Ninjalar aşkına.
Ona ne oluyor?Elleri ve ayakları tıpkı bir pençe haline geldi ve bir canavar gibi kocaman ağzı oluştu.
-Bana neler oluyor?Burada bir şeyler çok yanlış.
Garmadon daha konuşmasını bitiremeden sesi Derebeyi'ninkine dönüştü.
-Metamorfoz başladı.
Kai ne olduğunu anlamamış bir şekilde sordu.
-Metamorfoz mu, o ne demek?
Zane de hızlıca açıkladı.
-Metamorfoz,bir insanın ya da bir şeyin başka bir şeye dönüştüğü biyolojik süreçtir.
Cole araya girdi ve Garmadon'u gösterdi.
-Evet, çirkin bir şeye dönüşüyor.Onu yenmen gerekiyor Lloyd.
-Başarabilirsin Lloyd.
-Evet,buradayız ve sonuna kadar arkandayız.O güçlü ama sen daha güçlüsün.
-Hadi yapalım şu işi.
Hepsi Taş Savaşçı'larına doğru koşup,onlarla savaştı.Ben izlemeyi tercih ettim.Savaşçılar kırıldıktan sonra Ninjalar ile illaki dövüşeceğim zaten.Lloyd, Garmadon yani Derebeyi'nin yanına gitti ve onlar kendi aralarında dövüşmeye başladılar.Bu sırada Ninjalar,Taş Savaşçı'larını yok etmişti.Oturduğum yerden kalkıp,Spinjitsu yaparak karşılarına çıktım.Mor renkteydi ve gerçekten çok güzeldi.
Cole yanıma yaklaşacakken,amcam onu durdurdu.
-Leya!
-O artık Leya değil.
-Neden bize saldırıyor?
Elimde mor renkte bir ışık oluşturmaya başladım.
-Ne yapabiliriz ki?Element güçlerimizi ona karşı mı kullanalım?
Cole,Zane'in sözünü kesti.
-Hayır,onu incitmek istemiyorum.Zaten kolu yaralı durumda.
-Cole haklı,onun bize zarar vermesini engelleyecek başka bir yöntem...
Kafasına doğru bir ışık attım ama zor da olsa ona zarar vermek istemediğimden dolayı yanlış atmaya çalıştım ve saçının üstünden geçti.Kai cümlesini tamamlamaya çalıştı.
-bulmalıyız.
-Misako ve Usta siz Lloyd'un yanına gidip ona bir şey olmasını engelleyin.Bunu biz hallederiz.
Cole arkama geçince,belimde tuttuğum zinciri çıkardım ve bir ucunu tutup,ona fırlattım.Neyse ki elinde tutmuştu.
-Dur bakalım tatlım,bu o kadar kolay değil.Antrenmanlarımızı unuttun galiba?
-Merak etme unutmadım.
Tam saldıracakken onu geriye doğru fırlattım ve diğerlerine çarpıp,hepsini yere düşürdü.Kai ayağa kalkıp,üstüme doğru koşmaya başladı ve yana kayıp,ona çelme taktım.
-Bu kadar kolay olman senin sorunun,benim değil.
Jay ve Zane'i de yere serdim.Cole tekrar harekete geçeceği zaman zinciri onun ayağına doladım ve kalkamadı.
-Çocuklar,bu hiç iyi değil.
-Lloyd'a yardım etmeliyiz.
Cole ters durduğu için sesi zor çıkıyordu.
-Sen bunu Rose'a söyle.Dörde karşı bir ve galiba kazanıyor.
Bir elimde zinciri tutarken,diğer elimde mor bir küre oluşturdum ve Cole'a doğru tuttum.Ona zarar vermek istemiyorum.Hayır,çık zihnimden.
-Cole.
-Leya,sana neler oluyor?
-Bana yardım et, kontrol edemiyorum.
-Ne yapacağız?
Diğerleri de ayağa kalkmaya çalıştı.
-Ellerim...
Kafamda hissettiğim ağrıyla elimde tuttuğum gücü bırakıp,kafamı tutmaya başladım.Ağrı geçince eski haline gelmiştim,alayla gülümsedim.
-Evet nerede kalmıştık.
Zane ellerimi gösterdi.
-Çocuklar bize eldiveninden bahsetmeye çalıştı, dövüşürken düşmemesinin tek sebebi üstünde ki tuş tarafından kilitli olması.
Jay endişeyle baktı.
-Onu nasıl çıkaracağız?
-Herhangi bir şekilde bunu yapacağız.
Zane,tam Cole'a gücümle ateş edecekken hızlıca beni ittirdi ve Cole zincirden kurtulup,ayağa kalktı.Kai kafa salladı.
-Ben varım,hadi kız kardeşimizi kurtaralım.
Ateş ettiğim zaman etraflarında elektrikten bir kalkan oluştu.
-Cole onu bir saniyeliğine kör eder misin?
-Tabi ki.
Kılıcını yere vurdu ve bütün toz gözüme geldi.
-Gözlerim,göremiyorum.
Zane hızlıca elimde ki zinciri aldı.
-Kai,tut şunu.
Zane ve Kai etrafımda dönerek zincire bağlanmamı sağladılar.Cole hızlıca yanıma gelip,eldivene dokunmaya çalıştı ama hareket ederek ellerimi oynatıp, dokunmasına izin vermedim.
-Niye inat ediyorsun ki?
Elimi sıkıca tuttu ve eldivenin tuşuna bastı,eldivenin kilidi açılınca kendiliğinden yere düştü.Bir anlığına gözlerim karardı ve yere düşecekken Cole beni tuttu.Sanki normale dönmüş gibi hissettim.Zinciri çözdüler ve Cole beni sarstı.
-Leya iyi misin?
-Evet,evet halledeceğim.Hadi Lloyd'a yardım edelim.
Zor da olsa Lloyd'un yanına gittik.Derebeyi ile dövüşüyordu.İki tarafta birbirlerine güçleriyle saldırırken Derebeyi öne geçmeye başlayınca hemen ona doğru odaklandım ve güçlerimi kullandım.Derebeyi yere düşünce ona vuran kişiye baktı ve beni görünce şaşkına uğradı.
-Kardeşimi rahat bırak.
-Bu nasıl olur,o eldivenlerden daha önce kimse kurtulamamıştı.
Ninjaları gösterdim.
-Abilerim sağolsun kötü taraftan her zaman ki gibi kurtuldum.Şimdi şu savaşı bitirelim artık.
Derebeyi ayağa kalktı ve iki koluyla bana ve diğer iki koluyla Lloyd'a doğru ateş etti.
-İkiniz de kaybedeceksiniz.
Bir anda tüm gücünü kullandı ve bizi etkisiz hale getirip,havaya kaldırdı.İkimizi de bir anda başka bir yere fırlattı ve yere düşmemizle beraber kafamı taşa vurup,bayılmam bir oldu...
Uyandığımda Lloyd da benim gibi yatıyordu ve diğerleri bizim başımızdaydı.Lloyd'u dürttüm ve zor da olsa gözlerini açtı ve konuşmaya çalıştı.
-Biz...kazandık mı?
-Hayır ama yaşıyorsunuz.
-Galiba kader bugün bize kimin daha güçlü olduğunu gösterdi.Fakat kader,yine dövüşmemiz için bizi hayatta tuttu.
Lloyd'un sözüne devam ettim.
-Biz bugün savaşı kaybetmedik,sadece dövüşü kaybettik.
Dr.Julien gemimizi almak için gitti ve biz de onu beklerken denizin yanına oturduk.Lloyd'un ayağı da incindiği için sargıya almıştık ve haftalarca anca geçebileceğini öğrendiğinde çok üzülmüştük.Jay sıkıntılı bir şekilde iç çekti.
-Nya'yı eski haline çevirebilecek miyiz merak ediyorum?
Ninjaların dediğine göre biz bayıldığımız zaman Derebeyi, Ninjago'ya gitmiş ve Nya da yanında araca binmiş.
-En iyisi Nya'yı şimdiki haliyle değil,kalbimizdeki gibi hatırlamalıyız.
Lloyd alayla konuştu.
-Ama ben babamı başka türlü hatırlamıyorum ki?
Misako araya girdi.
-Baban seni sevdi ama onu değiştiren Büyük Yok Edici'nin kötülüğü oldu.
Kai sinirle denize doğru taş atmaya başladı.
-Usta,anlamıyorum.Kehanette Yeşil ve Mor Ninja'nın, Karanlık Lord'u yeneceği söyleniyordu.Biz neden kazanamadık?
Usta Wu üzüntüyle cevap verdi.
-Ben,bilmiyorum.
-Bilmiyor musun?Usta olan sensin,sen hep bilirsin.Uzun beyaz sakalın var senin.
Jay'in dediğine başka zaman olsa gülebilirdim ama şimdi ortada komik bir durum yoktu.
-Buradan almamız gereken bir mesaj olmalı.Bir ders?Bilgece bir söz? Herhangi bir şey.
-Korkarım ki şu anda öğrenilecek bir şey yok.Yalnızca şu...kötülük kazandı.
Ben araya girdim.
-Eğer Usta Wu'nun verecek bir dersi yoksa benim var.Eskiden küçük yaramaz kardeşime bakıcılık yapan biriydim,sonra sizinle tanıştım.Bizi aranıza aldınız,cesur olmanın önemini öğretiniz ve en önemlisi iyi biri olmanın.
Hepsi dikkatle beni dinliyordu.
-Bu savaş ilk başladığında ve ilk Spinjitsu Ustası, Derebeyi ile dövüştüğün de köşeye sıkışıp her şeyin bittiğini anladığında vazgeçti mi?Hayır.Savaşa devam etmenin bir yolunu buldu.Element güçlerini bize aktardı.Başkalarına değil,bir avuç çocuğa ama bizi seçmesinin bir nedeni olmalı.Ben bizim asla kaçmayacağımızı bildiği için diye düşünmek istiyorum,asla pes etmeyeceğiz.Bir ninja olmaya dair herşeyi öğrendik ve Ninjalar asla vazgeçmez.
Kai kafa salladı.
-O haklı.Derebeyi'nin karşısındayken pes etmeyecek ve gerekirse fedakarlık yapacağız.
Bu sırada Dr.Julien,Bounty ile geldi.
-Uçma vakti,yolcu kalmasın.
Hepimiz gemiye bindikten sonra hızlıca Ninjago'ya geldik.Her yer karanlıktan oluşuyordu.
-Derebeyi nerede?
-Bilmiyorum,dağılalım.Unutmayın birbirimizi kaybetmiyoruz.
İnsanlara baktığımda aynı Nya'ya benzediğini gördüm.
-Herkesi kötüye çevirmiş.
-Şimdi de ona hizmet ediyorlar.
Bir anda yer sallandı ve kulenin üstünde kocaman bir ejderha gözüktü.
-Metamorfoz tamamlandı.Derebeyi gerçek şekline dönüştü.
-Ama oraya uçamayız ki.
Lloyd'un yanına geldim.Diğerleri arkadan gelirken biz de sessizce saldıracaktık ve Derebeyi'ne ulaşacaktık.
Plan tam istediğimiz gibi ilerlerken bir anda Derebeyi üstümüze siyah bir sıvı attı ve taş savaşçıları yerimizi fark etti.Lloyd tam basacakken kenara çektim.
-Dikkat et,ona basarsan diğerleri gibi olursun.
Taş savaşçıları etrafımıza dolaşınca gidecek yer bulamadık ve bir anda karşımıza Ninjalar çıktı.Biz güçlerimiz ile onları uzaklaştırırken Jay espri yaptı.
-Her zaman kalabalıkları çektiğimizi biliyorum ama bu kadarı fazla.
Sinirle ona baktım.
-Böyle bir durumda nasıl espri yapabiliyorsun?
-Eğer şaka yapmazsam,yaşama sevincimi kaybetmiş olurum,Leya.
-Eğer bu bizim sonumuz olacaksa kardeşlerimle omuz omuza olduğum için gurur duyuyorum.
Taş canavarları etrafımızı sarmaya devam etsek de savaşmaya devam ediyoduk.
-Devam edin,asla pes etmeyin.
-Ninjalar asla pes etmez.
Kai'ın ne demek istediğini anlayıp, Spinjitsu yaparak taş ordusunu bozguna uğratıyorduk.
Bir anda tepeden ateş edilince yere düştük.
-Çocuklar galiba sonumuz geldi.
Canavarların hepsi biz yerdeyken kılıçlarını havaya kaldırdı ve tam ateş edecekken bir anda dondular.Hepimiz ayağa kalktık.
-Neler oluyor?
-Donup kaldılar.
Daha sonra hepsi arkasına döndü ve taş savaşçıların lideri bağırdı;
-Yaşasın Kahverengi Ninja, emriniz nedir?
Jay ile aynanda konuştuk.
-Kahverengi mi?
Dareth yanımıza geldi.
-Nasılsınız millet?Sanırım gücün kimde olduğunu herkes artık anladı.
Dareth'in kafasında miğfer duruyordu demek ki onu taktığı için ona hizmet ediyorlardı.
-Aferin Dareth.Artık kazanmak için bir şansımız var.
-Leya ve Lloyd'un,o kulenin tepesine çıkması gerek.
-Ben çıkamam ki ayağım kırık ve yürümesi çok zor.
-Merak etme biz size yardım edeceğiz.
Dareth askerlerine baktı.
-Asker geriye dön.Taş ordusu saldırın.
Askerler Dareth'ın dediğin yaptılar ve merdivenlerden yukarı çıkmaya başladılar.
Biz de yukarı çıkarken Jay ve Zane, Lloyd'un kolunun altına girmiş ilerliyorlardı.Cole da kolumu tuttuğumu gördüğü için yanımda duruyordu.Jay bir anda tepeye baktı.
-Dikkat edin.
Cole tepeye baktığında beni ittirdi ve kafasından aşağı o siyah renkte olan zehir döküldü.Hemen yanına gittim ama beni tekrar ittirdi.
-Vuruldum,gidin.Bensiz devam edin.
-Hayır,Cole.
Zane kolumdan tuttu ve beraber yukarı çıkmaya devam ettik.
Biz yukarı iki kat daha çıktıktan sonra aynı şey Jay için de oldu ve hemen Lloyd'u ittirdi.
-Jay.
Zane ve Kai bize yardımcı olurken yukarı hala çıkıyorduk.
-Hesaplarıma göre, yukarıya kalan mesafeyi düşünürsek eğer yalnızca sizin yukarı çıkma şansı var.
-O zaman boşver şansı...
Arkamızdan Jay ve Cole geliyordu.Aynı Nya'nın kötü haline benziyorlardı.Zane önlerine geçti.
-Devam edin,ben onları oyalarım.
Yukarı çıkmaya devam ederken karşımıza Nya çıktı.
-Ben onunla ilgilenirim,siz tepeye ulaşın.
Biz yanlarından geçerken Nya ve Kai dövüşüyorlardı.Son katı çıktıktan sonra Derebeyi'nin karşısına ulaştık.
-Buraya seninle savaşmaya geldik.
-Savaşacak durumda değilsiniz.Oyun bitti,kötülük kazandı.
-Hiç sanmıyorum,biz asla pes etmeyiz.
Derebeyi alayla güldü.
-Sizin bir kılıcınız bile yok.
Ellerimde kocaman bir ışık oluşturdum ve Lloyd da aynısını yaptı.
-Kılıca ihtiyacım yok.
-O zaman diyeceğim tek şey...elveda.
Derebeyi tüm gücüyle bize saldırırken Lloyd'un önüne geçtim ve kocaman bir kalkan oluşturdum.Geriye gitmeye başladığımızda Lloyd ile göz göze geldik.Birkaç hafta önce söylediğim sözü tekrarladım.
-"Ya kahraman olacağız ya da çocuk,unutma bunun geri dönüşü olmayacak."
Lloyd kafasını salladı ve bir anda parlamaya başladı ne yaptığını anlayıp,aynısını yaptım.Biz İlk Spinjitsu Ustası'na dönüşüyorduk.
Derebeyi'nin karşısına geçtiğimiz de havada uçuyorduk ve kıyafetlerimiz altın renkteydi.Etrafımıza verdiğimiz enerji de öyle.
-Biz En İyi Spinjitsu Ustası'yız.
İkimiz de altın renkte bir ejderha oluşturduk ve ben arkadan o önden saldırdık.
-Beni yenemezsiniz.Işığın olduğu yerde,her zaman karanlık da olacaktır!
-O zaman ışığı biz yaratırız.
Derebeyi bir anda etrafımızda döndü ve her yeri kapkaranlık yaptı.Gördüğüm ilk ışığa odaklandım ve bir küre oluşturmaya başladım. Gerçekten çok büyüktü ve bir o kadar da parlak.Derebeyi'ne karşı kullandığım zaman Derebeyi direnmeye devam etti ama Lloyd da güçlerini kullanınca Derebeyi yok oldu.Simsiyah olan Ninjago bir anda aydınlığa kavuşmaya başladı.İnsanlar eski hallerine döndüler ve o kadar çıktığımız bina bir anda yok oldu.Biz de ejderhamız sayesinde yere indik.
-Harikaydınız çocuklar.
-Sizin sayenizde Ninjago kurtuldu,sizin sayenizde yarınları göreceğiz.
Kai araya girdi.
-Bu arada eğer Derebeyi buraya dönmeye cesaret ederse biz hazır olacağız.
Cole güldü.
-Ve bir daha ki sefere biraz daha olgun olacağız.
-Ve biraz daha bilge.
-Ve daha iyi sloganlarla.
Jay'in dediğine hepimiz gülmeye başladık.Bir süre olanları düşününce babam aklıma geldi.Misako yanımıza geldi.
-Hepimiz babanızı özleyeceğiz.
Bir anda babamın sesini duydum.
-Lloyd,Leya neler oldu?
Arkamıza baktığımızda şaşkınlıkla baktım.
-Garmadon,bu gerçekten sen misin?
Babam eski haline geri dönmüştü ve iki kolu vardı.
-Baba!
Lloyd ile birlikte yanına gidip,sarıldık.
-Kötülüğün en ufak bir zerresi bile kalmamış.
Annem de gelip,sarıldı.
-Uzun zamandır ilk defa iyi hissediyorum.
-Geri döndüğüne sevindim kardeşim.
Babam bizden ayrılıp, amcamın yanına gitti.
-Wu?Geri dönmek güzel.
Jay yine komikliğini yaptı.
-Şuna bakar mısınız?Kim derdi ki bugünleri de göreceğimizi?Kurşun falan mı döktürsek.
-Bırakalım da tadını çıkarsınlar,bunu hak ettiler.
-Gerçekten de zor bir sınavdı çocuklar.
-Sizce başka kötüler de olacak mı?
Cole,Zane'in sorusuyla heyecanla gülümsedi.
-Umarım olur,ninja olmayı çok sevdim.Başka hiçbir yeteneğimiz yok zaten.
-Kendi adına konuş Cole.Ben de ne keşifler var; birazcık bina tasarımı yapacağım,biraz şiir...
Kai, Jay'in sözünü kesti.
-Jay haklı,uzun bir yol kat ettik ve öğrendiklerimizi günlük yaşamımızda kullanmamız için bir sebebimiz yok.Kim bilir? Bugün dengeyi kurmuş olsak da her zaman bir yarın var.Gelecekte bizi neyin beklediğini bilme şansımız yok ama uğruna savaşılacak bir şey olduğu sürece her zaman bir Ninja'ya da ihtiyaç olacaktır ve biz hazır olacağız.
Babama baktım,o artık yanımızdaydı.Sanırım ailemiz tekrar kurulmuştu,bu hayattan daha ne isteyebilirim ki? Bütün şansımı kullandım gibi görünüyor.
(...)
Böylece sezon ikinin de sonuna gelmiş olduk.Şimdilik bir kaç hafta dinlenmem gerekiyor.Başka serilerde görüşmek üzere iyi okumalar =)
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Ninjago ve Leya
Science FictionBu hikayede ki tek fark benim eklemiş olduğum bir karakter olması ve bazı konuşmaları ona göre değiştirmem. Oy vermeyi ve yorum yapmayı unutmayın,iyi okumaları =)