Hepiniz yeni bir bölüme hoşgeldiniz!!
Dile kolay 8.bölüme kadar beraber ilerledik, bakalım bu bölüm ne bekliyor sizleri!!
Keyifli okumalar...!
Arif'in dilinden,
Çadırın içinde birbirimize sıkışmış bir şekilde öyle yukarı bakarak yatıyorduk.
Hala yanan ateşi duyabiliyordum,kalbimin içinde yanan ateş'in sesini de....
"-Seni de çadırından ettik, kusura bakma "
Dedim Cenan'aGülümseyip cevap verdi
"-Sen beni daha hiç tanımadan evine aldın, ben seninle çadırımı paylaştımda nooldu?"Elimle saçını okşadım.
Saçları ipek gibi yumuşacıktı...
"-Sana bir şey sorabilir miyim?" Dedi sakin bir tavırla
Kafamı sallayıp "-Sor bakalım " Dedim.
"-Ateşin başındayken neden bana öyle baktın?"
Boğazım düğümlenmiş gibi oldu, uzun bir süre cevap veremedim...
"-Bilmem,göz-üm kaymıştır"
Belkide gönlüm...
Güldü ve gözlerini kapattı...
Cenan hiç bir şey demeden uykuya daldı, ben ise şaşkına dönmüş bir şekilde öylece kalakaldım...
Acaba ondan hoşlandığımı anlamış mıydı?
Kafamda binbir türlü soru varken kendimi bir anda uykuda buldum.
Gözlerimi açtığımda sabah olmuştu, bedenim sanki ölü gibi halsizdi..
Yavaşça yerimden kalktığımda Cenan yanımda değildi, esnedikten sonra çadırdan çıkıp etrafa baktım.
Sabah olmuştu, diğerleri çoktan uyanmış kendi aralarında sohbet ediyordu...
Gözlerim Cenan'ı aradığında Emre'yle sohbet ettiğini gördüm.
Ayakkabımı giydikten sonra nehir kenarından yüzümü yıkayıp yanlarına gittim.
"-Uykucu bey gelmiş..."
Dedi EmreArdından Cenan
"-Aldın mı güzellik uykunu?" Diye imali bir şekilde güldü.Telefonumu çıkarıp saate baktıktan sonra ağzım açık kalmıştı, çünkü saat neredeyse 13.00'a geliyordu...
"-Madem uyandınız insan beni de uyandırır köpekler!" Dedim.
Cenan gülüp
"-Kıyamadım Arifim "dedi.Kısa bir süre sonra ekiple birleştikten sonra kamp rehbercisinin gelmesiyle kamp arabalarına bindik.
Bugün mağara gezisi vardı. Fazla halsiz hissediyordum fakat anı bozamazdım..
Herkes hazırlandıktan sonra 4'lü gruplarla arabalara bindik.
Cenan'la aynı koltuktaydık.
Elini anlıma koyup "-Sen halsiz gibisin ateşin falan mı var?" Dedi.
Evet aslında, kalbim yanıyor olabilir...
"Üşüme falan var mı?" Diye ekledi.
Dürüst olup kafamı salladım.
Üstündeki montunu çıkarıp bana giydirmeye çalıştı.
"-Hava soğuk, ben bununla idare ederim sen de üşüme"
Dedim.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Kara Kutu | ArCen
Novela Juvenil"-Bu kutu fikrini uçakla seyahat ederken bir hostesten duymuştum. Kara kutu denilen bu şey uçağın başına bir şey gelmedikçe açılmaz, kimsenin ulaşamayacağı bir yerde dururmuş. Ne zaman uçağın başına bir şey geldi kara kutuyu o zaman açarlarmış..."