―7―

83 5 22
                                    

Okul ara tatiline iki hafta kaldı.. sınavlarda bitti artık yavaş yavaş hikayeyi yazmaya başlayayım dedim. O kadar çok bu bölümü hemencecik paylaşmak istiyorum ki anlatamamm nereye gittiğim belli değil ama umarım olmaması gereken şeyler olmaz. Kendimi oyalamak için yaptığım şeylerde tamamen kaybolmam inşallah. Neyse neyse çok üstü kapali konustugumu fark ettim sanki uzatmayacagim.

Şimdilik bölüme geçiyorum ve sizi seviyorum..

Bu bölüme ithafen birde şarkı bırakmasam olmazdı..

Lana Del Rey - Love

Iyı okumalar!🤍

Lütfen yıldıza basar mısınız?🌟

"Bir insan herşeyi sevdiğine benzetmezmiş. Herşey de sevdiğini görürmüş."

Hayatımda duymak istemediğim çoğu şeyden biri Gizay abinin benden özür dilemesiydi. Doğrusu bunda da pek başarılı değildi ama yine de elinden geleni yaptığından emindim. Beni tutacağını söylemişti, hiç kızmayıp beni üzmeyeceğini söylemişti ve annemden habersiz kaçıp ona güvenerek parka gelmistim. Ama o sözünde durmayıp getirdiği parkın salıncağında beni sallarken düşeceğim zaman beni tutamayıp yerde ki  taşların üzerine düşmeme neden oldu.

Canım da yanmıştı. Ama onun canı benden daha çok yanmış gibiydi.

Bir süredir benim onu affetmemi istiyordu ancak pek sıcak yaklaşmıyordum çünkü verdiği sözleri tutmuyordu. "Özür diledim ya kızım." dedi tükenmiş bir sesle. Kollarımı göğsüme sararken avuçlarım ve dizlerimin sızladığını hissettim. Taşlar çıplak bacaklarımın bir kısmını sıyırdığı için acıyordu ve bu beni ağlamaya itiyordu ama Gizay buna da izin vermiyordu.

Gözlerimin yine dolduğunu gördüğünde "Sakın bak, sakın benim yüzümden ağlama." dediğinde uyuzluğuna karşılık onun gibi göz devirmek istedim ama beceremedim de.

"Senin yüzünden ağlamıyorum." dedim boğuk sesimle. "Canım yandığı için ağlıyorum." dediğimde yanağımdan düşen bir damla onun parmağına damladı. Beni kollarının arasına çeken Gizay'a kızsamda onun kollarının arasına kıvrıldım. Ona aşıktım bence ama o beni kardeşi gibi görüyordu. Tabi ileride ne olacağını kimse bilemezdi, belki hiç ayrılmazdık ve ben büyürdüm onunla evlenirdim. Ama şuan sinirliydim bu yüzden bunu düşünmekten vazgeçtim.

Gizay saçlarıma dudaklarını bastırırken çenesini kafamın üstüne yasladı. "Canını ben yaktım, o yüzden ağlama." dediğinde kafamı iki yana salladım reddederce. En çok onun için ağlardım onun yüzünden değil. Beni kucağına alıp parktan çıkarmadan önce burnumu parmaklarının arasına sıkıştırdı ve yüzüme doğru fısıldadı keyifli sesiyle. "Çocuk seni."

🌧️

Sevgisizlik insanı değersiz hissettirir, fazla sevgi de insanı olmayacağı yer de gördürürmüş.
Aşk olmayan yerde bir yarım, aşk olan yerde bir fazlalık olurmuş. Güzelliğin olmadığı yerde çirkinlik, çirkinliğin olmadığı yerde güzellik olurmuş.

Yayımlanan bölümlerin sonuna geldiniz.

⏰ Son güncelleme: May 08 ⏰

Yeni bölümlerden haberdar olmak için bu hikayeyi Kütüphanenize ekleyin!

Querencia+18Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin