Satılmış Savaş

Adliyeye Baskın

Istasyona vardıklarında ki manzara geri kaçmaya yeterliydi. Reisin adamları oradaydı. Ve çoktan arabayla içlerine girmişlerdi. Geri dönüp kaçmaya imkan yoktu. Adamlar hemen arabanın etrafını sardılar. Ekini ve şoförü aynı anda yakalamış oldular.

- Sen küçük... sende oradaydın... demek bir oldunuz.
Adamlar kendi aralarında sessizce konuştular.
- Reis bize sadece uyarmamızı söyledi. Bu aslında pesinde koştuğumuz gencti.
- Reis ne dediyse o gözlerini korkutacağız o kadar.
Ekibe dönüp baktılar.
- Bu devirde millet kim vurduya gidiyor. Millet sapıtmış gözü kör olmuş. Aileleriniz varmış sizlerinde. Eger gördükleriniz hakkında bir yerde bahsedecek olursanız ailenizi de yok eden belli olmaz. Ona göre ayağınızı denk alın...hadi gidelim...

Olayın şokunu henüz üstlerinden atamamışlardı. Aileleri ile tehdit edilmeleri onları biran susturmuştu. Neyseki dosyayı verebilmislerdi. Arabadan inip istasyona baktılar. Yeni camlar gelmiş ve bazı kırık yerler onarılmıştı. Yakında işe başlayacaklarını konuşmaya gerek duymadan anlamışlardı. Şimdi tekrar aynı eve gitmeye gerek yoktu.

Herkes kendi başınlarına kaldığı evlerine gittiler. Yakın zamanda da 5 arkadaş aynı eve çıkmayı düşünüyordu.

Ertesi sabah harunun evine gelen şehir gazetesi olan tramway gazetesinde yeni bir olay çıkaracak haber vardı. Başsavcının odası darmadağındı. Harunun aklına ilk önce kendi dosyaları geldi. Hemen evi yakın olan hasanın yanına gitti. Hasanla beraber ekibi topladılar. Necdet abiye gittiler. Kapıyı açan karısıydı. Necdetin sabah gazeteyi okuduktan sonra evden çıktığını söyledi.

Fatih " adliyeye gitmiş olmalı" deyince adliyeye doğru yol aldılar. Ekip oraya vardığında Necdet bir kenarda oturmuş ümitsizce yere bakıyordu.

Durumu sordurlar.

- Necdet abi hayırdır.
- Başsavcının odasını alt üst etmişler.
- Kim yapmış abi bizim dosyadan haber var mı ?
- Yok.. kimin yaptığı belli değil. Kapının kilidini kırıp girmişler. Kimse alınmadı içeri inceleme yapılıyor.
- Şansımıza tüküreyim. Dosyaya dokunmamıştırlar inşallah.
- Adamların aradığı neyse onun için girmişlerdir. Bizim dosya ile alakası yoktur inşallah.
- Inşallah...
- Yapan her kimse ayrıntılarını düşünmüş olmalı. Yani en azından parmak izi bırakmamışlardır.

Akşama doğru incelemelerin sonuna gelindi. Ertesi sabah Fatih gazeteyi ilk alan oldu. Başsavcı bekirin odadaki incelemesine göre en son aldığı ve henüz işleme geçmemiş bir dosyanın kayıp olduğunu okudu. Olay yeri incelemesinde şüpheli bir parmak izine rastlanılmadığını ve polisin araştırmalara devam edeceğini okudu.

Evet kendi dosyaları çalınmıştı. Demek ki o devlet adamının bundan haberi olmuştu ve emir vermişti. Hemen ekibi toplamak icin yola çıktı. Hep beraber necdet abinin evine gittiler ve okuduklarını anlattılar. Necdet o an sinirle doldu. Arabaya atlayıp diger bilinmeyen eve gittiler. Olanları ve yapacaklarını konusacaklardı. Zor sığdıkları arabanın bagajına tecrübelerinden dolayı biraz da yemek koymuşlardı. Yolda giderken semih genelde düşünceli ve sessizdi. Necdet zaman zaman elini direksiyona vuruyordu. Fatih ve ekin sesli düşünüyor ve fikir beyan ediyorlardı. Hasan ve harun da yer yer dahil oluyordu.

Nihayet mekana vardılar. Arabadan inip birkaç şey taşıdılar. Sonra eve geçip masanın başına oturdular. Genelde yol boyunca düşünen semih ve necdet konuşuyordu.
Konuşmaya semih başladı.
- Mantıklı düşünelim. Savcının odasından sadece bu dosya alındıysa odaya bunun için girilmis demektir.
Sessizlikten sonra devam etti.
- Bu dosyanın o odada olduğu biliyorlardı demek ki. Peki bunu nereden öğrendiler ?
Necdet atıldı.
- Aranızdan bu dosya icin kimseye bahseden olmuş muydu ?
Herkes düşünürken hasan haruna bakıyordu. Harun farkettigi an ona baktı. Harun da hasanın düşündüğünü cok geçmeden anladı .....