2. Bölüm

59 23 62
                                    

"Mayıs yemekhaneye gidelimmi?" Ekin malı ilk tenefüs kantine onunla birlikte inip inmeyeceğimi sormuştu, bu çocuk neyin kafasını yaşıyor acaba daha tanışalı bir saat olmuştu fakat o sanki kaç yıllık arkadasımmış gibi davranıyordu.

"Hayır gelmicem" Aslında bir şeyler yesem iyi olurdu fakat onunla gitmektense üç gün aç kalmayı yeğlerim.

"Hadi ama gidelim işte. Aç değilsen kantine gidelim iki dakikaya döneriz zaten" Kaşlarını kaldırıp başını omzuna doğru yatırdı. "Hadi"

"Kız gelmek istemiyor it herif ısrar etme, siktir git" arkamdaki egoist çocuk konuşmaya başladığında başımı omzuma doğru çevirip ona yandan bir bakış attım.

"Tamam kantine geliyorum." Diyip ayağa kalktım. Arkama hiç bakmada çantamdan cüzdanımı alıp cebime koydum. "Hadi" Ekininden önce hızlıca ilerleyip sınıftan çıktım. Bu çocuk kendini ne zannediyordu, senane yani senane.

"Yiğitle tanıştınızmı?" Ekin bana yetişip yanımda yürümeye başladı.

"Yiğit?" Kaşlarımı çatıp lafamı ona doğru döndürdüm aslına tipi hiç fena değildi yakışıklı bir çocuktu ama yakışıklı olması keneye benzediği gerçeğini değiştirmez.

"Arkanda oturan ve bana it diyen çocuk" Sesinde ona karşı öfke ve benzeri birşey yoktu, ona it demesinden rahatsız olmamışmıydı?

"Hayır. İsmini yeni öğrendim" Merdivenleri hızlıca inmeye başladım o'da bana yetişmeye çalışıyordu. Kantine inene kadar biraz saçmalamışdı fakat ben onu duymazdan gelmeye çalışıp kısa cevaplar vermiştim. Ben bir şeyler alırken o arkadaşlarını görüp benden özür dileyip onların yanına gitmişti, tabi bu benim işime gelmişti bende hemen bir su bir tanede bisküvi alıp sınıfa çıkmaya başladım.

Sınıfa girdiğimde o dahada bıraktığım gibi duvara yaslanmış kolları önünde bağlı bir şekilde karşısına bakıyordu, benim geldiğimi görünce bana doğru dönüp sırıttı. "Ne oldu tek gelmişsin seninkini göremedim? Seni ekip gitti mi?" Ona gözü devirdikten sonra sıranın üstüne oturup ayaklarımı oturağa koydum eve ona bakmaya başladım. "Noldu"

"Adın ne"  Sanki hiç bilmiyormuş gibi yapacaktım. Bana bakıp kaşlarını çattı sonra elini önüme uzatıp gözüme baktı.

"Yiğit Yekta ama herkes Yiğit'i kullanıyor" Uzattığı elini tutup sıktım.

"Memnun oldum Yekta. Mayıs" Onu sinirlendireceğini düşündüğüm için diyer ismini kullandım çünkü genelde böyle oluyordu.

"Memnun oldum Mayıs" Lanet olsun sinirlenmemişti aksine sanki daha mutlu olmuştu. Elimi çektikten sonra aldığım suyu açıp birkaç yudum aldım. Ona tekrar baktığımda bana sırıtarak bakmaya devam ediyordu onu takmayıp aldığım bisküviyide açıp bir tane ağzıma attım sonrada ona doğru uzattım. İlk bana sonra bisküviye baktıktan sonra bir tane alıp ağzına attı. "Onunla arkadaş falanmısınız"

"Kiminle?" Ekinden bahsediyor olmalıydı. Neden sormuştu ki sanane yani sanane.

"Şu it heriften bahsediyorum. Hani ısrarla seni  kantine çağıran" tam cevap vereceğim sırada tekrar konuşmaya başladı "İlk günden başkalarıyla damı arkadaş oldun bile? "

"İlk günüm olduğunu nereden biliyorsun? belki geçen senenin öğrencisiyim. Ve seni neden ilgilendiriyor bilmiyorum ama arkadaş falan değiliz" Bisküviyi onun sırasının üstüne koyup kaşımla alması için işaret ettim.

"Ben bilirim geçen senenin öğrencisi değilsin" Cevap vereceğim sırada bir kız Yektanın tam karşısına geçti.

"Selam. Yanın boşsa oturabilirmiyim" kızın arkası dönük olduğu için yüzünü göremiyorum fakat sesinden gülümsediği çok açıktı. Yekta kaşlarını kaldırıp bir bana birde kıza bakıp konuşmaya başlayacağı sırada bu sefer ben onun sözünü kestim.

LİSE-LİSTE Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin