Media Barın (Kuzey)
Barın gözlerini açtığında hâlâ eski yatağın üzerinde yatıyordu. Bu durum Barını çok bunaltmıştı.
Bir an önce buradan kurtulmak istiyordu. Hem tanımadığı adamlar ve bu oda onun için oldukça farklıydı.
Barın dışarıdan gelen silah sesiyle olduğu yerde iyice küçüldü. Kapının arkasından yaklaşan adım seslerini duyunca silahın kendisine de sıkılacağını düşündü ve gözleri istemsizce doldu.
Kapı açılınca Poyraz içeri girdi. Poyraz kapıyı sertçe kapatıp Barına gülümsedi.
Barın yutkunarak gözlerini Poyrazdan kaçırdı. Poyraz kahkaha attıp Barının yanına oturdu.
Poyraz telefonundan ses kaydını açıp Barına "Sana birkaç soru soracağım ürkek tavşan" dediğinde Barın başını salladı.
Poyraz belindeki silahı barınla arasına koyunca barın bir silaha bir Poyraza bakıyordu. Poyraz gülüp "Korkma bu sefer bır şey yapmayacağım sadece soru soracağım" dediğinde Barın başını salladı
Poyraz "İlk soru: Ailenle ilgili ne biliyorsun?" diye sordu. Barın kaşlarını çatıp cızırtılı sesi ile "Tanımıyorum" dedi.
Poyraz "Seni kim büyüttü, bildiğim kadarıyla yetiştirme yurtlarında bir kaydın yok." dediğinde Barın başını aşağı yukarı sallayarak poyrazı onayladı.
"Evet, ailemi tanımıyorum, ben çok küçükken ölmüşler beni de anneannem büyüttü." dediğinde Poyraz başıyla onayladı Barını
Poyraz "Peki, Akçal ailesi diyince aklına ne geliyor. Meyra Akçal, Gencer Akçal en önemlisi Milan Akçal?" dediğinde Barın biraz düşünüp "Hiçbir şey isimlerini ilk kez duyuyorum." dediğinde Poyraz "Son bir soru soracağım ve senden tek bir cevap alacağım." Dediğinde Barın başını salladı.
Poyraz "Tekin Dinar kim tanıyor musun?" diye sorduğunda Barının gözleri kocaman oldu. Bu isim onun tüm travmalarının sebebiydi. Bu kadar korkak ve ürkek olmasının bile sebebi o kişiydi.
Poyraz, Barının mimiklerini görünce "Anladığım kadarıyla çok iyi tanıyorsun?" diye sorunca Barın kocaman yutkunarak "Ko-Konuşmak İs-iste-miyorum" diyince poyraz oturduğu yerden kalktı ve "Ben istediğim cevapları aldım küçük" diyip yatağın üstündeki silahını da alarak odadan çıktı.
Odadan çıktığı gibi ses kaydını kapatıp patronuna yolladı.
Akçallar
Milan odanın içinde bir sağa bir sola dönüp duruyordu. Hâlâ kardeşinin yaşadığına inanamıyordu.
Milan aklına dank eden düşünce ile hemen babasına dönüp "Baba biz ne duruyoruz Barın tehlikede. Kim bilir o şerefsiz neler yapmıştır Barına" diye bağırınca Gencer bey hemen oturduğu yerden kalkıp "Hadi oğlum, kardeşini bulalım." diyip odadan çıktılar.
Meyra hanım, sedirlere oturmuş Yağıza atkı örüyordu. Merdivenlerden hızlıca inen oğlu ve kocasını görünce oturduğu yerden kalkıp "Gencer, Milan ne oluyor? Ne bu aceleniz?" diye bağırdı.
Gencer bey "Şirkette bir pürüz çıkmış onu halletmemiz gerek. Akşam gelemezsek merak etme. Haber veremeyebilirim. Seni çok seviyorum." diyerek koca kapıdan çıktılar.
Meyra hanım "Hayrolsun" diyerek işine geri döndü.
Milan ve Gencer kapıdaki arabaya binerek yola koyuldular. Milan arabayı sürüyor, Gencer ise telefondan, Barının yerini bulmaları için adamlarına haber salıyordu.
