♡♡♡
Güneşin Batışı
(Saatler sonra)Uzun ve yorucu bir okul gününün ardından sonunda kendimi evimin yeşilliklerle dolu, doğuya bakan o geniş bahçesinde buldum fakat dikkatimi çeken birşey vardı. Evin kapısı yarı açık şekilde bırakılmıştı. Hem merak hem de endişe içinde hemen eve girdim. Ayakkabılarımı hızlıca çıkarıp bir kenara fırlattım. Mutfakta kimse yoktu. Koridora geçip salona doğru yürüdüm. İçimde kötü bir his vardı ve evin içinde bulunduğu durum normal değildi.
Salonun girişinde durduğum an şoklar içindeydim sanki zaman kısa bir süre için durmuştu. Annem ve babam salonun ortasında kanlar içinde yerde yatıyordu. Etraf darmadağındı. Kendime gelmem uzun sürmedi hemen yerde yatan anne ve babamın yanına koştum. Hiçbir şeyi algılayamıyordum sanki birkaç dakikalığına hayattan kopmuştum, yaşayan bir ölü gibiydim. Daha sabah birlikte kahkahalar atarak gülüp, eğlendiğim ailem şuan kanlar içinde karşımdaydı.
Bağırıyordum, ağlıyordum; uyanmaları bana sarılmaları, kafamı okşamaları için yalvarıyordum. Komşular sesimi duymuş olacak ki hemen eve toplandılar. Onlarda en az benim kadar şaşkın ve korku içindeydi. Ama benim tek umrumda olan anne ve babamdı. Onlardan başka kimsem yoktu beni öylece bırakıp gidemezlerdi, bunu bana yapamazlardı. Etrafıma toplanan herkes beni sakinleştirmeye çalışıyordu ama pek başarılı oldukları söylenemezdi
Hayatınızda değer verdiğiniz insanlar hiç beklemediğiniz bir anda uçup gitseydi ne hissederdiniz?
O an kendimi kaybetmiştim. Hava kararmamıştı ama benim için güneş çoktan batmıştı.(2 gün sonra)
Koca bir evde tek başımaydım. Annemle babamın gidişini hala kabullenemiyordum. Hayattan kopmuş gibiydim. Kendimi bu dört duvar arasına kilitlemiştim. Ne okula gidiyor, ne yemek yiyor, ne uyuyordum.
Artık hiç birşey umrumda değildi. Kimsem kalmamıştı. Bu dünyada yaşamımda en çok değer verdiğim o iki insan bi anda hayatımdan çıkıp gitmişti...Evin her yerinin en ince ayrıntısına kadar incelenmesine rağmen hiç bir iz yoktu. Durmadan araştırıyordum, soruyordum fakat hiç bir haber alamıyordum. Bu canımı daha çok yakıyordu, daha çok üzülüyordum. Elimden hiç birşey gelmiyordu sadece oturup haber bekliyordum. Çok çaresizdim. Şuan annemin sarılmasına, kafamı okşamasına babamın motivasyonuna o kadar ihtiyacım vardı ki ama artık imkansızdı. Kendimi çok zayıf hissediyordum.
Beni sarıp sarmalayan o bir çift kanat bir anda yok olmuştu ve ben Bu Koca dünyaya karşı savunmasız kalmıştım.Durmadan kendimi sorguluyordum.
"Bi anda ne oldu?" , "ne istediler?", "kimle ne sorunumuz vardı?", "Kim bu katil?" , "neden daha erken gelemedim?" , "herşey daha önceden hazırlanılmış mıydı ?" , "herşey planlanmış mıydı?" ,"neden yaptılar" , "tekrar gelecekler mi?" Kafamın içinde Durmadan böyle sorular yankılanıyordu.Önümüzdeki bir kaç hafta boyunca can güvenliğim için evden fazla dışarıya çıkmamam için uyarılmıştım.
Kafayı yemek üzereydim. Birdaha annemin o şefkatli, sevgi dolu sesiyle uyanamayacak mıydım? , babamın iltifatlarını duyamayacak mıydım ? , bundan sonra kimse bana öğüt vermeyecek miydi? Başarılarımı kime anlatacaktım ? , kim bu hayatta sırtımı sıvazlayacaktı? babamın kahkahalarını birdaha duyamayacak mıydım? Olur da birini seversem kime anlatacaktım?
Yapayalnız kalmıştım. Koca bir bahçede tek başına kalmış solup gitmiş bir gül gibi hissediyordum.Saatlerce oturup bunları düşündüm. Bacaklarımı karnıma doğru çektim ve ağrıyan başımı dizlerime yasladım saniyeler sonra anılarımda kaybolup gittim pateni ilk kez sürdüğüm an geldi aklıma.
"Baba elimi bırakma"
"Bırakmıyorum oğlum elini tutuyorum, arkandayım"
Yavaş yavaş ilerlemeye başlamıştım.
"Baba sürebiliyorummm!" dedim içten bir sevinçle.
"Ben yokmuşum gibi davran, başarabilirsin"
Derin bir nefes aldım ve pür dikkat ilerlemeye devam ettim fakat bir anda babamın elimi bıraktığını hissettim. Telaşla arkama dönüp bakacakken tökezledim. Tam düşüyordum derken babamın elleri yine beni buldu . Korku içinde yere oturdum. Babamda o sırada benimle beraber yere çöktü ve elimi tuttu.
Korku içinde konuşmaya başladım.
"Baba hani bırakmayacaktın"
"Canım oğlum ben senin her zaman arkandayım elini bırakmış olabilirim ama arkandan hiç ayrılmadım"
"Beni asla bırakıp gitme baba"
Babam bu sözümden etkilenmiş olmalı ki gözleri doldu çok derin baktı gözlerime ardından hemen bana sıkıca sarıldı.
"Seni asla bırakıp gitmem, iyi zamanında da kötü zamanında da her daim yanında olacağım benim yakışıklı oğlum"
"Söz mü baba"
"Söz paşam baba sözü hemde"
...
" baba beni bırakıp gittin" dedim ağlayarak "Söz vermiştin babam beni bırakmayacaktın"
Başımı kaldırdım ve elimin tersiyle göz yaşlarımı sildim ardından saate baktım.
Saat: 22.15' ti.
Yavaşça ayağa kalkarak banyoya gittim. Aynada kendime baktığımda çöktüğümü farkettim. Gözlerimin altı mosmordu, yüzümde acınası bir ifade vardı. İki günde çok yorulmuştum, zayıfladığımı dahi hissetmiştim bacaklarımda ve kollarımda derman kalmamıştı. Zorla da olsa acı bir tebessüm ettim ve hızlıca elimi yüzümü yıkayıp banyodan çıktım. Işıkları söndürmüş tam odama gidecektim ki kapı zilinin çaldığını duydum.
Bu kadar geç bir vakitte kim gelebilir ki diye düşünmeden edemedim.
Işıkları yeniden açıp tereddütlü adımlarla kapıya doğru ilerledim. Kapı boşluğundan dışarıya doğru baktığımda görünürde kimse yoktu. Kapıyı açmakla açmamak arasında kaldım . Tehlikeli olabilirdi fakat risk alıp açmaya karar verdim. Kapıyı açtığım an yerde kenarları hafif yıpranmış bir mektup vardı. Mektubu hızlıca yerden aldım. Üstünde hiç birşey yazmıyordu. Hemen etrafa bakındım lakin kimse yoktu. İçimi büyük bir korku kapladı. İçeri girip Kapıyı kapattım ve ard arda defalarca kilitledim.♡♡♡
Açıklama
2. Bölümü tamamlayıp sizlerle beraber buluşturdum bakalım olaylar zamanla nereye sürüklenecek
peki yunus sizce mektubu almakla doğru mu yaptı?
Beğenmeyi ve fikirlerinizi saygı çerçevesi içinde belirtmeyi unutmayın . Hikayede emeği geçen herkese sonsuz teşekkürlerimi iletiyorum hepinizi çok seviyorum sevgili BlackPerle birliğiYunus(Balık)
Luna (zuzaylı)
ŞİMDİ OKUDUĞUN
İNTİKAM
Acciónilerlediğin yolda elbette düşeceksin, tökezleyeceksin önemli olan ayağa kalkıp aynı kararlılıkla yola devam etmek... Ailesinin intikamını almak için elinden geleni ardına koymayan Yunus ve girdiği çete de tanıştığı adeta ailesi olan Luna,Yakut,Alev...