Alsancak'ta yerden bir çakıl taşı alıp avucuna bırakmıştım. Sevgili olmamızın üzerinden tam bir yıl geçmişti o gün. "Birlikte olduğumuz her sene için bir çakıl taşı." demiştim. Gülüp sarılmıştı bana. "O zaman sonsuz çakıl taşı." demişti. "Sahiller d...
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
"Sözlerimiz bize derin yaralar bırakan en büyük düşmanlarımız ve denizler ölüleri sarmalamaya gebe büyük karanlıklardır."
❤️🩹
Sınava çok az kalmıştı fakat bizim evde kaoslar bitmek bilmiyordu. Abimin aşk hayatı dramaları sayesinde annem her gün farklı şekillerde söyleniyordu. Babam ise ben gibi sessiz kalmayı tercih ediyordu.
Fizik notlarımı üst üste koyup zımbaladım. Sürekli kaybolmalarından sıkılmıştım. Telefonumu alıp Narin'e mesaj attım. O sırada abim şak diye odama girdi.
"Yavaş!" dedim masamı toparlarken.
"Kes! Şarj aletim nerede?"
"Bilmiyorum." dedim ama aslında şu an telefonum o şarj aletiyle prize takılıydı.
"Ne oldu Sevda ablayla?" dedim bir yandan da Narin'le mesajlaşırken.
"Bir s*kim olduğu yok." dediğinde hala şarj aletini arıyordu odamda. Çok sinirliydi her zamanki gibi ama benim gevşekliğim üzerimde olduğundan çenemi tutamadım.
"Abi olmuyorsa ayrılmayı mı deneseniz?"
Bana öyle bir bakış attı ki oturduğum sandalyede yerime sindim. "Sadece bir fikirdi." dedim sonra.
Abim deli danalar gibi odamda dolanmayı bırakıp yatağıma oturdu. O sırada şarj aletini gördü. Sabır diler gibi gözlerini kapatıp yukarı baktı.
"Allah'ım! Sınıyorlar sırayla sanki. Ver şunu!"
Korkumdan şarj aletini çıkarıp ona verdim.
"Sevda'ya gideceğim bugün. Dışarı çıkarız belki."
"Nereye?" diye sorduğumda omuz silkti. "Bilmiyorum."
"Barıştınız mı? Bininci kez... "
Göz devirdi bu dediğime. "Barışmıyoruz genelde. Kavgaya ara veriyoruz sadece."
"Evlenme meselesi kapandı zaten çoktan. Sorun ne şimdi?"
Birkaç saniye boş bakışlarla bana baktı. "Her şey." dedi kısaca. Ardından bir şey dememe fırsat vermeden odamdan çıktı.
İki saat daha ders çalışıp Narin'le buluşmak için hazırlannaya başladım. Abimle aynı anda evden çıktık. O beni sahile bıraktı, kendisi Sevda ablanın yanına gitti.
Sahildeki bankta Narin'i beklerken uzaktan geldiğini gördüm. Üzerinde çiçekli, mavi bir elbise vardı. Saçlarını açık bırakmıştı. Yüzümde aptal bir gülümseme oluştu.
Yanıma geldiğinde ayağa kalkıp sarıldım.
"Aşkımmm..." dedi Narin tatlı tatlı.
"Nasılsın güzelim?" dedim kollarımı ondan ayırırken.
