Selammm
Ben geldim
Biliyorum bölümler geç geliyor ama elimden hiçbir şey gelmiyor bu konuda üzgünüm. Ama şu an tatilde olduğumuz için bunu ve kiss thiefi bitirmeye çalışacağım.
Oy vermeyi unutmayınnn
Hadi başlayalım
+++++++
Huzur.
Kimisi huzurunu ailesinin yanında, kimisi huzurunu para altında, kimisi huzurunu yapmayı sevdiği işte, kimisi huzurunu bir kiraz ağacının altında arar. Hoş, bunlar insan doğasının en normal formudur. Herkes kendini dünyadaki en mutlu insan olarak düşündüğü şeyin kollarının altında bulur.
Ben huzurumu, Taehyung'un kolları arasında buluyordum.
Yarınımın garantisi olmayan bu dünyada asla ölmeyecekmişim gibi huzurlu hissediyorumdum onun kokusunu içime çekerken. Pekala, bundan oldukça memnundum.
Utanmıyordum, bedenimi görüp dokunmasından çekinmiyordum. Sanki artık bir olmuştuk. Sadece bedenlerimiz değil kalplerimiz de bir çatı altında birleşmişti. Ve ikimiz de mutluyduk.
Bana sadece birkaç hafta içerisinde hayatımın bu raddeye geleceğini söylemiş olsaydınız gülerdim, 'çık hayal dünyandan' derdim eminim ki. Bu mucize miydi? İnanasım gelmiyordu bazen. Fakat gerçek olduğunu düşündüğüm her an tüylerim ürperiyordu. İstemsizce.
Ve şimdi, kollarının arasında dünyanın hiçbir köşesinde bulamadığım huzuru bana veren adamla uzanıyordum bir sevişme sonrası. Yorgunduk ikimiz de. Tatlı bir yorgunluktu bu.
"Ne düşünüyorsun bakayım sen?" Gözlerimi diktiğim tavandan aniden geri çekince uyandığını farketmemiştim. Kafamı yasladığım göğsüne beni yapıştırmak istercesine kendine çekti.
"Hiçbir şey, yani sadece seninle sevişmiş olduğumuz gerceğini idrak etmeye çalışıyorum."
Demiştim ya, utanmıyordum artık. Biz aynı kalbin birleşen damarlarıydık.
Elleri saçlarıma gidince otomatik olarak gözlerimi yumdum. Saç diplerimde hissettiğim parmakları sanki masaj yapıyormuşcasına dolandı saçlarımda. Çıplaktık bu yorganın altında. Bacaklarımızı birbirine dolamış ve sarılmış bir haldeydik.
"Mis kokulu çiçeğim, Tanrı aşkına çok iyiydin. Sen aklımı kaybetmeme sebep olacak kadar mükemmeldin. Nasıl her defasında başarıyorsun bunu? Nasıl hep alt ediyorsun beni tek bir bakışınla? Sırrın ne güzelim?" Ah, yine kalbimi hızlandırmayı başardı desenize.
"Ah, böyle şeyler deme Taehyung." Olduğum yerde küçülmeye çalışırken çıplak belimdeki tutuşuyle tekrar yerimi sabitledi.
"Ne yani? Utanıyor musun yoksa? Huh, sadece saatler önce neler dediğini hatırlatmamı ister misin yaramaz çiçekçi?"
Ah Hayır! İşte bu beni alt ederdi.
Tanrı aşkına aklın neredeydi senin Jungkook?!
Hatırlamak istemiyorum hayır.
'İstiyorum Taehyung becer beni!'
'Ağlat beni! Daha çok ağlamamı sağla!'
Hatırladıklarımın ardından küçük bir çığlık atıp battaniyeyi göğsümden kafamın üstüne çektim ve ani bir hareketle Taehyung'un vücudundan sıyrıldım. Yatağım en köşesine geçtim.
Tanrım, hayır nasıl bu kadar saçmalamıştım? Zevk gözümü kör etmiş olmalıydı.
Pekala, şimdi bir daha Taehyung'a nasıl bakacaktım?
ŞİMDİ OKUDUĞUN
KING BUT LOVE/ TAEKOOK
FanficJungkook, bu ülkedeki adaletsizliğe karşı gelecekti. Peki Kral ondan etkilenmeye başlayan kendisine karşı gelebilecek miydi?