Birunaya gidiş

61 31 176
                                    

Gözlerimi açtığımda arabanın içinde arka koltuktaydım ve nerdeyse akşam olmak üzereydi telefonumu ön koltukta çantamdan aldım ve saate baktım saat akşam altı olmuştu ve bu gün işe gitmemiştim kimseye haberde vermemiştim bir sürü aramalar vardı.

Kafamın ağrısı nerdeyse geçmiş ama acıkmıştım arka koltuğa nasıl geçtim ve o gölge hakkında hiç bir fikrim yoktu hemen arabadan çıkmak için kapıyı açmaya çalıştım ama açılmadı diğer tarafıda denedim açılmadı ve ön tarafa geçip kapıları kontrol ettim ama açılmıyordu arabanın anahtarını aradım ama bulamadım ve o zaman bir panik dalgası nefessiz kalma korkusu sıkışmışlık hissimle iyice harlandı arabanın kapısını tüm gücümle zorladım açamadım.

O sırada yan taraf kapı açıldı ve bir adam yanıma oturdu yüzü üstündeki paltosunun yakalarından dolayı kapalıydı sadece gözleri gözüküyordu ve çok cüsseli duruyordu o an korkuyla öyle bir bağırdımki ben bile kendi sesimden korkarken adam sadece döndü ve güldü (ne gülüyon yar.. ) ben cama yapışmışken adam elini kaldırdı korkuyla bir daha bağırdım adam bir anda camın kırılmasıyla kucağıma düştü sadece siyah gözleri açıktı ve kafasındaki delikten kanlar akıyordu camlar tuzla buz olmuştu.

Kapı öyle bir sallanarak açıldı'ki kapı yere düştü sonra iki gündür gördüğüm o gölge yine vardı sadece kırmızı gözleri gözüküyordu adamı ayağından tuttuğu gibi çekip yere attı sonra diğer tarafa geçip aynı şekilde benim kapımı açtı ben ne olduğunu anlamadan o karanlık ve kalın sesiyle benimle gel güvendesin dedi ( o sıarda az önce adam öldüren gölge adam aynen bende inandım ) elini uzattı ben korkuyla telefonumu alıp diğer taraftan dışarı çıktım torpidoda bir silah ve bıçak vardı hemen aldım ve gölge adama doğrulttum hareketlerime tezat dizlerim tir tir titriyordu .

Adam güldü ve Arabın önünü dolaştı Elisa korkuyla geriye adımladı adam bu hareketine karşı durdu o sırada Elisanın aklından bunlar geçiyordu etrafta ne araba nede bir insan vardı güvenlik kamerası bile yoktu ölse hiç bir kanıt yok!! Hemen bağırdı Elisa

"Yaklaşma vururum uzak dur benden benim bordo bereli kocam var seni öldürür."

dedi. Adam böyle bir şey olmadığını adı gibi bilsede bu düşünceyle çenesi seğirdi ve karşısındaki kızı korkuttuğunun farkına vararak uzaklaştı ve öyle cevap verdi.

"Kocan olmadığını olursa onuda öldürürüm öyle birşey olamaz. Nerde oturduğunu ne iş yaptığını kiminle gezdiğini bile biliyorum güzelim. Şimdi beni dinle ben kötü biri değilim seni böyle şerefsizlerden koruyorum ve izliyorum onlar senin sandığın gibi polis veya jandarma tarafından alt edilemez şimdi bana güven ve daha fazla zarar görmeden gidelim sana arabanın daha iyisini alacağım ve adamlarım burayı halledecek hadi gidelim seni evine götüreceğim zamanı gelince anlatacağım şimdilik bu kadar bilsen yeter daha fazlasına cevap veremem. " Dedi ve elini uzattı Elisa korksada onu az önce o adamdan korumuştu yinede sor sormaktan geri kalmadı elinide tutmadı.

"Peki ya neden evimde geziyorsun ben seni görmesem bile gölgen oradaydı bütün hayatımı nerden biliyorsun sapıkmısın neden peşimi bırakmıyorsun sen nesin bu adamlar ne bahçemde ne işiniz vardı amacınız ne beni neden onlardan koruyorsun seninle gelmek istemiyorum ve gelmiyorum "

Adam tehlikede olduklarını bildiği için hızla Elisaya yürüdü o sırada tam arkalarında gölgenin ezeli düşmanının adamları vardı Elisa ne olduğunu anlamadan gölge silahı Elisadan aldı ve kendini önüne siper etti beş adamı hızlı bir şekilde vurdu ve hemen Elisayı bayıltamak istemesede bayılttı ve kucakladı ve kendi dünyasına ışınlandı evine girdi ve Elisayı yatağına yatırdı ışınlanma onu üşütmüştü ışınlanma sırasında bilinci açık olmadığı için daha fazla üşümüştü hemen üstünü kalın battaniye ve yorganlar ile örttü .

GölgeHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin