8. BÖLÜM

20 4 3
                                    

Ölümün kollarında uykuya dalmak gibiydi onu sevmek, yanacağını bile bile ateşe yürüdüm. Pişman mıydım bilmiyorum ama ben bir kitabı sadece bir kere okumayı severdim, sonunu bildiğim şeyi tekrar okumazdım.

8. Bölüm
"Eva sadece anlaşılmak istiyor ve ben Eva'yı anlarım"

Yazar anlatımı

Genç kız elini ağaca yaslamış soluklanırken onu izleyen kişiden bihaberdi, adam kadınının yanına gidip gitmemekte kararsızdı ama kızın söylediği laflar çok ağırdı. Annesi dışında birinin kendisini sevdiğini düşünmüştü ama kız ona acıdığını haykırmıştı kısık çıkan sesiyle.

Haklıydı, adam ona hak veriyordu ama böyle olsun istememişti adam hiç bir zaman. Kadının yüzünü daha dikkatli izledi, acıyla buruşan yüzüyle ellerini yumruk yaptı. Hakkı varmış gibi bir de sinirleniyordu.

Adam ona anlatamamıştı gerçekleri zorundaydı çünkü, aslında o bütün seçimlerinde kızı seçmişti ama kız bunu hiç bir zaman bilmeyecekti. Hiç bir zaman kolay şeyler sunulmadı önüne ama o bir şekilde yaşamıştı.

Adam cebinde titreyen telefonu çıkardı ve ekrana duran mesaja tıkladı.

Hayat Desise.
Gitti mi, o?

Onu onaylayan bir mesaj attığımda bakışlarım tekrardan karşımda duran kıza gitti, az önce telefonla konuşmuştu, yüzü bir an gülecek gibi olmuştu ama dudakları iki yana kıvrılmamıştı sonra sinirlenmişti. Ruh hali çok hızlı değişiyor diye geçirdi adam içinden.

Yağmur daha çok hızlanırken hiç bir şey yapmadan öylece duruyordu kadın, saat yağmurun hızına yetişerek akıp gittiğinde akşam olmak üzereydi. Adam arkasında bir hareketlilik hissettiğinde o yöne doğru döndü.

"Seninle bir anlaşma yaptık" diye tısladı Kartal, her zamanın aksine ciddi bir tavırla.

"Yunus o anlaşmayı seninle de yapması an meselesi" Kartal kaşlarını çattığında yağmurdan ıslanan kıvırcık saçları alnına düşmüştü.

"O ne demek?" diye sordu eski en yakın arkadaşına, hala severlerdi birbirlerini ama söylemezlerdi gururlarından.

"Sen onu nasıl öpersin lan?" diye sordu, sesinin biraz yüksek çıkmasıyla kızın duyacağından şüphelenip o yöne doğru bakmasına neden oldu.

"Sana ne?" diyerek karşılık veren Kartal ile daha çok sinirlenmişti.

"Beni ilgilendirmez ama Yunus'u çok da güzel İlgilendirir" Kartal da sinirlendiğinda ikisi de birbirlerine vurmamak için zor tutuyorlardı kendilerini.

"Seni öldürürüm Balkan" dedi ve elini Balkan'ın göğsüne koyarak onu itti. Balkan geriye doğru bir kaç adım sendelesede dengesi pek bozulmamıştı.

"Resmi Yunus'a atardım ama Eva ile bir anlaşma yaptık" Kartal kızın aptallığına sinir oluyordu, böyle bir adamla nasıl anlaşma yapar diye düşündü.

"Siktir git, Balkan. Eva'dan uzak dur" dedi ve sesini yumuşatmaya çalıştı, "Bak ona öyle bir acı vermişsin ki gözlerinde ki parıltı gitmiş" Balkan bunu zaten görüyordu ama ona göre böyle olması gerekiyordu, "Eva'nın küçüklüğünü hatırlarım da hep kahkaha atardı, canı yansa bile gülerdi ama senin verdiğin acı onu o kadar yaralamış ki bırak gülmeyi şuracıkta öldürseler kalkıp teşekkür eder" Balkan ifadesizliğini bozmamak için direniyordu, onu ne kadar incittiğini farkında bile değildi. "Kendine yeni bir hayat kurmak istiyor, Eva artık mutlu olmak istiyor ve sen ona bunu verecek bir adam değilsin. Sen Eva'ya gözyaşı dışında hiç bir şey veremezsin" Balkan hepsini dinledi ve kendi kafasında düşündü. Karşısında duran adama hak vermek canını sıksada haklıydı Eva'yı mutlu edecek adam o olamazdı.

DENİZ MELTEMİHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin