05

256 17 0
                                    

Sonraki gün olmuştu, akşamdı. Okul çıkışı Hoseok'a verdiğim  söz için, internet kafeye gitmiştik. Yoongi oyun ile alakalı bir konu duyunca bizimle gelmişti itiraz etmeden. Hepimiz oyun oynarken bir yandan içeceklerimizi içiyorduk.

T: Bilgisayar oynarken kahve içemeyende ne bileyim...

H: Sus ya, güzel bir kere!

T: Iyy,  kahve mi?

Gözlerimi Hoseok'tan çekip bilgisayara bakacaktım ki, Jungkook'u gördüm.

T: Hass...!

Kafamı eğdim. Bilgisayar beni kapatıyordu.

H: Ne oldu?

T: Matematik hocası burada! Yanında bir çocuk var! (Sessizce)

Y: Paranoyak oldu iyice. Rahat ol oğlum ne olacak?

----
Okuldayken

T: Hocam ben matematikten pek anlamıyorum. Çalıştırabilir misiniz?

Jk: Derste konuyu anlatayım. Sana ayrı bir ödev vereyim, evde yap. Anlamadığın olursa yarın getir, anlatacak vaktim yok şu sıralar.

T: Anladım, tamam.

Jk: Dersimiz bitti değil mi sizinle.

T: Evet.

Jk: Güzel. O zaman eve gidince sana bir link atıcam ordaki uygulamadan çözersin. Ayrıcalıklı olarak *** kitabından 65'ten 67'ye kadar yap.

T: Hmhm.

----

H: Haydaa, kendin kaşınmışsın.

T: Piç.

Telefondan linke bakıp bilgisayardan o siteye girdim. Attığı testi buldum. Telefondaki çizim uygulamama cevapları yazmaya çalıştım.

Y: Cevap anahtarından baksana.

T: Yok ki-

Bir anda bilgisayarı kendine çevirdi. Birkaç kaçak siteyle uğraştıktan sonra cevap anahtarını açtı. Bilgisayar ekranını tekrar bana çevirdi.

T: Sağol.

Y: Rica ederim. Bizim okuldaki hocada bu siteden çözdürtüyo cevap anahtarını bulduk sınıfça, hocanın haberi yok.

Ufak bir kahkaha attıktan sonra cevapları yazmaya başladım. Bilerek birkaç boş bırakıyordum. Ya da işlemi yarım kalmış cevaplar...

H: Hocanın yanındaki çocuk çok yakışıklı.

Yoongi ile beraber Hoseok'a baktık. Hoseok çocuğa tutulmuşcasına gözlerini ayırmıyordu.

T: Şaka mı yapıyorsun?

Y: Tanrım!

Hoseok bizi dinlemiyordu. Yoongi ve ben tekrar bilgisayara döndük. Hoseok bir anda, hoca geliyor, diye sayıklamaya başlamıştı. Cevap anahtarını kapattım hemen. Arkama bir baktığımda gelmişti bile.

Jk: Naber çocuklar?

H&Y: İyiyiz hocam.

Ben çözmeye çalışıyordum.

Jk: Taehyung düşündüm de, cevap anahtarına bakacaksan neden sana ödev veriyorum?

Buz tutmuş gibi kalmıştım. Elmacık kemiğimin olduğu yerler kiraza dönmüştü.

Jk: Ben sana anlatırım, birkaç işimi hallettim artık fazladan vaktim var.

Başımla onayladım. Hiçbir ses çıkarmıyor ve ona bakmıyordum. Elini sırtıma koydu. Sırtıma ağrı girmişti, anlaşılan sinirlenmişti.

Jk: İyi günler size.

Elini çekip tekrar çocuğun yanına gitti.  Gittiği anda elimi sırtıma koyup kıvrandım.

T: Hassiktir elide ağırmış ya!

Yoongi ve Hoseok gülmesini tutamamış, kahkahalara boğulmuştu.

Teacher to Student -Taekook-Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin