...
Hyunjin oturmuş Felixi bekliyordu. Içinden yazıları okumak gelsede içinde bi korku vardı..bu yüzden evde okuma kararı aldı...
Hyunjin beklemekten sıkılmış ve kafasını sıraya koymuştu... Tam gözlerini kapatmıştı ki kapı açıldı.
Hyunjin hemen kafasını kaldırıp gelen kişiye baktı ve anında yüzü güldü..gelen felixti.
Ama Felix...bu sefer pekte mutlu değildi. Aslında üzgünde değildi yüz ifadesi sadece boştu...
Hyunjinin sırasının onune oturup yere bakmaya başlamıştı.
Hyunjin:"heyy felix...iyi misin bugün biraz garipsin...bir sorun mu var? benimle paylaşabilirsin.."
Felix kafasını kaldırıp Hyunjin yüzüne uzun uzun bakmıştı.
Bu bakisma süresi uzadıkça hyunjin gerildigini hissetti. Tam bu gerginliği bozmak için bir şey soyleyecektiki Felix sözünü kesti.
Felix:"Hyunjin..."
Hyunjin:"efendim..?"
Felix:"benim hakkımda ne düşünüyorsun?"
Hyunjin bu soruyu garipsemisti ama umursamadan cevap verdi.
Hyunjin:"enerjik, konuşkan, şakacı, komik ve... tatlı biri olduğunu düşünüyorum.."
Felix:"aahh öyle mi...peki beni seviyor musun...?"
Hyunjin git gide gerildigini hissediyordu.
Hyunjin:"tabikide seni seviyorum sen benim...ehm... arkadaşımsin..."
Felix:"hangi türlü sevmekten bahsettiğimi çok iyi biliyorsun hyunjin."
Felix artık hyunjine çok korkunç bir şekilde bakıyordu.
Felix:"tekrar soruyorum... Hyunjin beni seviyor musun?"
Hyunjin:"ben...."
Hyunjin hislerinden emindi ama Felix şu an o kadar garip davranıyordu ki hyunjin söylemek istemiyordu...
Hyunjin:"ben....seni seviyorum Felix tamda o şekilde seviyorum...."
Felix artık hyunjine o sekilde bakmıyordu yüzünde buruk bir gülümseme vardı...
Felix:"biliyordum...."
Dedi ve hızlı bir şekilde kalkıp sınıftan çıktı.
Hyunjin daha hiç bişey diyemeden sınıfta yanlız bırakılmıştı...
...
Bütün dersleri boyunca arka sırada oturup ağlamıştı.
Minho ve jisung ne zaman yanına gelse onları tersliyor ve onlara sinirleniyordu. Yanlız kalmasının iyi geleceğini düşündükleri için minsung ikilisi hyunjine çok yanasmamisti.
Eve geldiğinde köpeğine yemeğini verip hemen uyumuştu.
Şimdi ise dün fotoğrafını çektiği kayıtlara bakıp bakmamak için kendiyle cebellesiyordu.
Bakıp bakmama konusunda düşünürken içinden felixin bir daha ona yüz vermeyeceği hatta bida asla onunla konusmayacagi gibi düşünceler geçiyordu.
En sonunda dayanamayıp kayıtları okumaya başladı...en fazla ne olabilirdi ki...
...
Öğrenci adı: Lee Yongbok Felix
Doğum tarihi: 1992 15 Eylül
Doğum yeri: Avustralya
Ders bölümü: dil
Okuldan ayrılma nedeni:...
...
Hyunjin gördüğü şeyle donup kalmıştı. Ne kımıldiyor ne bişey söylüyordu nede ağlıyordu. Sadece ekrana bakıyordu.
...
Okuldan ayrılma nedeni: intihar.
...
Hyunjin şu an hiç birşey düşünmüyordu sadece koşuyordu. Bunlarin sadece bir şaka olmasını dileyerek koşuyordu.
Okula vardığında nereye gideceğini biliyordu.
Tabikide boş sınıfa. O huzur bulduğu sınıfa. Ne kadar yanlız olsa da yanlız hissetmediği sınıfa...
Sınıfa geldiğinde kapıyı son gücüyle açtı. Ve evet karşısında tamda beklediği manzara vardı..
Cam kenarı en arka sıra...ve sonuna kadar açık olan geniş pencerede oturan bir adet melek...
Hyunjin soluk soluğa içeriye adimladi. Adımları yavaştı. Sanki felixin duymasını istemiyordu...sanki felixi sesizce çekip kurtaracakti ki duymamaliydi...
Felix kafasını çevirip hyunjine baktığında hyunjin yine buz kesildi kımıldayamadi..
Felix genişçe gülümseyip hyunjine el salladı.
Felix:"selam Hyunjin.. bugün hava çok güzel degil mi?"
Hyunjin:"Felix...ne yapıyorsun in oradan..."
Felix:"hava o kadar güzel ki insan bulutlara çıkıp piknik yapmak istiyor..."
Titremeye başladığını hisseden Hyunjin bu sefer sesli bir sekilde bağırdı.
Hyunjin:"FELIX IN ORDAN DÜŞECEKSIN... ÖLMEK MI ISTIYORSUN?"
Hyunjinin böyle bagirmasiyla felixin gülümsemesi soldu.
Felix:"ahh canım bende okudun sanıyordum...ya da...okudunda inanmak mı istemiyorsun."
Hyunjin artık ağlamaya başlamış ve sessizce Felixi dinliyordu.
Felix:"aslında biliyor musun Hyunjin bunu yaptığım ilk kişi değilsin..."
Felix:"ama... bunu yaptığım kişilerden en çok hoşuma gidensin..."
Felix tekrar gülümsemeye başlamıştı. Ve artık pencerede oturmuyordu.. ayaktaydı.
Felix:"seni aslında gerçekten sevdim...senide yanımda kendimle götürmek isterdim..."
Felix:"ama bu iyi olmaz değil mi..."
Felixin yüzündeki gülümseme buruklasti.
Felix:"burda seni seven insanlar var... hepsi sana değer veriyor, seni önemsiyor... Benimle gelsen onlar için haksızlık olmaz mı..?"
Felix bedenini hyunjine doğru çevirdi.
Felix:"bu yüzden Hyunjin...sana bu kötülüğü yaptığım için beni affet ve peşimden gelmeden önce bu dünyadaki değerini bil..."
Felix:"ve merak etme...hangi zamanda benim yanıma gelirsen gel ben aynı ben olacağım ve seni sevmeye devam edeceğim..."
Felix yavaş yavaş kendini geriye doğru bıraktığında hyunjin için ipler kopmuştu.
Bağıra bağıra ağlayarak felixin arkasından sarkitti kendini ve felixin yere cakilisini izledi...
...
Arkadaşlar....
Şey istediğiniz kadar bana söve bilirsiniz...
Aileme sıçramasın ytr...
AMA YINE SÖYLEYEYIM BAŞINDA SÖYLEDIĞIM GIBI BU KİTABİ BEN RÜYAMDA GÖRDÜM O YÜZDEN BENCE BU SON ÇOKTA BENIM SUÇUM DEĞIL 👉👈
NEYSE ohom
Özür dilerim...
Veee
BUBAAAAYYYYYYYYY
SON
✨✨✨
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Angelic / Hyunlix
FanfictionHyunjin tek olmayı sevdiği boş sınıfta sarışın tatlı bir çocuk tarafından rahatsız ediliyordu...ya da rahatsız olduğunu sanıyordu? ... "Ne kadar güzelsin...nesin sen Melek mi..?" . . . . . . . . . . Angst Hyunlix . . Mini fic :3