Merhaba sevgilim.
Bugün dönmeyişinin birinci yılı.
Mektuplarımı okuduğunu biliyorum, risk almamak için bana mektup göndermiyorsun, yeri mi izlememeleri için.Bunu tahmin etmiştim. Yani, Hermione bana söylemeden önce de biliyordum. Yine de Ron, Hermione'ye mektup gönderebiliyor, senin de göndermeni aylardır bekliyorum.
Anlaşılan sen risk almayı sevmiyorsun, ya da beni merakta bırakmayı hobi edinmişsin.
Neyse, her mektubumda ettiğim şikayeti yine edeceğim. Buna hakkım olduğunu düşünüyorum. Evden çıkarken bana bu aptal görevin en fazla iki ay süreceğini söylemiştin. İki ay. Ama işe bak, iki ay dediğin görevde on iki ay kaldın ve ben sensizlikten çıldıracağım artık.
Kararım net, Potter.
Döndükten sonra bu işi bırakıyorsun ve bize vakit ayırıyorsun çünkü ben senin yolunu gözlemekten bıktım. Öldün mü, kaldın mı, ne yedin, nerede kalıyorsun gibi düşüncelerin beynimde aylarca yer edinmesinden de sıkıldım.Bu nedenle eve gelip kavuşma seksimizden hemen sonra o beceriksiz baş seherbazına işten ayrıldığını söyleyecek ve birdaha beni bu özleme mahkum etmeyeceksin. Buna hakkın yok.
Biraz sitem dolu bir mektup oldu sevgilim. Sinirimi senden başka kimseden çıkaramazdım elbet.
Sadece şunu söylemek istiyorum; seni çok ama çok özledim ve seni çok ama çok seviyorum.
Lütfen artık, dön evimize.
Seni seviyorum.
(Not: Teddy, 'Harry' dedi.)
___________________________________________Dude don't be silly, he's twenty-seven bittiğine göre 3. Kurgum hoş gelmiş 🥰
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Worthless Wizard
Fanfictionİşinden ailesine zaman yaratamayan Harry Potter, bir seçim yaptırılması istenince neyi seçecek... İşini mi, aşkını mı?