13 Final

381 41 34
                                    

Önce ki bölümü okumayı unutmayın 🫶🏻

Sabahın geç saatlerine doğru uyanan Draco, yatağında döndü soluna doğru. Harry olmadan uyanmaya o kadar alışmıştı ki, bir an yanında ki varlığı hissedince korkuyla gözlerini açıp ona bakmıştı.

Gördüğü eşi ile gözleri mutlulukla kısıldı. Yanına hemen yaklaşıp boynuna girdi. Teddy yatağında uyurken, Harry hâlâ derin uykusuna devam ediyordu. Üstleri çıplaktı. Dün gece salonda seviştikten sonra toparlanıp odalarına geçmişler ve birde burada devam etmişlerdi. Tüm gece sanki hemen ayrılacaklarmış gibi birlikte olmuşlar ve hiç sessiz duramamışlardı.

Harry'nin sakallarını hafifçe okşayan Draco, yüzünü onun boynundan çekmiş, Harry'nin yüzünü izlemek için gerilemişti. Yüzünde bir gülümseme vardı, yorgundu ve kalçası deli gibi ağrıyordu ama yinede mutluydu.

Elleri Harry'nin yüzünden, omuzlarına doğru indi ve sonra elini tutup dudaklarına bastırdı. "Kirpiklerin hareket ediyor, uyanmışsın."

Güldü Harry, sonrada gözlerini aralayıp Draco'ya sardı kollarını. "Günaydın sevgilim."

"Günaydın." Dedi Draco ikisinin üstüne örtüyü biraz daha çekerek. "Biraz daha uyuyabilirsin aslında. Yorgun geldin."

"Yok, yorgun değilim. Bugün dışarıya çıkalım mı?"

"Bugün mü? Daha yeni geldin ama dinlenmedin ki."

"Dinlenmeye çok ihtiyacım yok. İyiyim," Draco'nun dudaklarını öpüp doğruldu. "Kahvaltıdan sonra çıkalım. Teddy'i de parka götürürüz."

Harry yataktan çıktığında kıyafetleri yerden topladı ve gardıroptan temiz kıyafetler çekmek için dolabı açtı.

Örtünün içinde ki Draco, yastıktan başını kaldırdığında saçlarını hızlıca düzeltip alayla yem atmıştı ona. "Neden bu kadar acelecisin ki? Yarın çıkarız. Dinlenelim bugün. Sanki hemen gidecekmiş gibi davranıyorsun."

Harry sessizleşmişti. Draco onun cevabını beklerken, Harry kıyafetlerini aldı ve banyoya girdi.

İyice gerilen ve sinirlenmeye başlayan Draco çıplak ayaklarını indirdi yere. Harry'nin arkasından bornozunu alarak banyoya geçti ve kapıyı kapatıp suyu dolduran eşine yaklaştı. "Harry, cevap vermedin-"

"Küvette de sevişmek ister misin? Su seviyesini ona göre ayarlayacağım. Her yerin batmasını istemem."

Draco alt dudağını ısırdı. Geleli yirmi dört saat olmamıştı ve hemen kavga edip huzursuzluk çıkarmak istemiyordu. Zorla gülümsedi. "Daha sonra merhem sürersen, neden olmasın?"

Güldü Harry. Birlikte küvete girdiklerinde, ikisi de aynı konudan gergindi ve ikisi de dillendirmekten çekiniyorlardı.

Sıcak suyun içinde kemikleri rahatlamıştı Harry'nin. Duştan sonra onun yaralarına merhem sürüp sardı Draco. Giyindiklerinde de Harry Teddy'i kahvaltı için uyandırmış, onun altını değiştirince aşağıya Draco'nun yanına inmişlerdi.

Yine uzun uzun bol sohbetler eşliğinde konuşmuşlar, kahvaltılarını doyasıya yapmışlardı. "Baba mammam."

"Aç ağzını ye mammam."

Harry Teddy'e yemek yedirmeyi seviyordu. Küçük çocuk çok usluydu. Kahvaltının ardından Teddy oyuncaklarının arasına karışmış, Draco ve Harry bahçede çay içmeye çıkmışlardı.

"Bahçeyi yenilemişsin." Dedi Harry çiçeklere ve güllere bakarken. "Çok güzel olmuş."

"Evet, uğraştım ama değdi. Şunu Teddy ile birlikte ektik." Dedi Draco ileride ki Nergisleri göstererek. "Ve bunu da." İleride ki Sümbülleri gösterdi. "Oğlumuz bahçeye ilgili."

Worthless WizardHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin