ARKADAŞLIK MI? KARDEŞLİK Mİ?

89 8 20
                                    

İnsanın çok arkadaşı olur. Kardeşi, ailesi, akrabası ve sözde arkasında duran bir çok insan. Ama kötü günde kim oldu yanımızda. Kimse...
Aileni kendin seçemezsin derler ama bu yanlış. Kardeşlerini kendin seçe bilirsin. Şimdi söyleyin bana kötü günde kandan olan kardeş mi yanınızda oldu candan olan mı?
Ezelden sizinle birlikte olan kardeş mi sizinle oldu yoksa hayatınızın en çaresiz zamanın da bulduğunuz kardeş mi?

Her kesden önce kafeye gelmiştim. Büyük bir masa tutup bacak üstüne bacak atmış kitabımı okuyordum. Genç Werther'in Acıları.
"Bu dünyada aramakla bulunamayacak birini arıyorsun!"
Ne kadar da anlamlı bir cümleydi. Gerçekten belki de onu hiç bulamayacaktım. Yıllar önce kayıp etmiştim onu. Ama bende asla unutulmayacak anılar bırakmıştı.

Birden karşımdakı sandalye çekildi. Başımı kaldırıp baktığım da Ayaz olduğunu gördüm. "Saat kaç?"
Salak Okyanus. Adamı görür görmez bu mu söylenir?! Odun Okyanus.
Oda salaklığımı fark etmiş güle güle telefona baktı. "14:37". "Neden bu kadar erken geldin ki?" " Senin burda olduğunu biliyordum. Yalnız bırakmak istemedim diyelim." "Biliyordun?! Pardon da nereden biliyordun acaba?"  "Tahmin ettim diyelim Okyanus. Hem senin evde kalmak istemediğini biliyorum. Bu gün de pazar ve işe gelmedin. Bu yüzden buraya daha erken gelecektin."
İtiraf edeyim baya şaşırmıştım. Gerçekten dikkatli biriydi.

Benim aptal bir huyum vardı. Çaresiz olduğum zamanda kim benim yanımda olursa ona içimi dökerdim.
Yine öyle günlerin birinde Ayaz beni yakalamıştı. Bende ona bazı şeyleri anlatmıştım. O zamana kadar benimle fazla muhatap olmuyordu. Ama hikayemi öyrendikten sonra değişmişti. Aslında iki nedeni ola bilirdi. Ya hikayem yüzümden benim yanımda olmak istiyirdu, ya da benim aptal düşüncem eğer doğruysa evliliğin sahte olduğunu öğrendiği için.

"Aferin. Baya dikkatli birisin." Güldü "Teşekkür ederim öğretmenim."
Gülüşüne karşılık verdikten sonra kitabıma devam ettim. Geçen on dakikanın ardından yine sesini duydum. "Benden başka daha kaç kişi gelecek?" "Eğer bir terslik çıkmazsa 12" "Hepsi arkadaşın mı?"  Yüzümde tebessüm oluştu. "Evet. Zaten onları önceden tanıyorsun. Sadece Derya ile Denizi hiç görmedin. Onlarda kuzenim, kardeşler."
" Evet. Hepsi çok iyi. Arkadaş konusunda baya şanslısın. Senin aksine pek arkadaşım yok" "Hmm... Arkadaşın yok mu?! Neden peki?" "Ah biliyorsun ki cerrah olmak için fazla çalışmak gerek. O yüzden okulun en iyi öğrencisiydim. Yalnız ders çalışırdım. Kimseyle konuşmazdım. " "Benim gibi inek yani." Güldü. "Evet, senin dilinden inektim." "Bende öyleydim ama arkadaşlığı asla arka plana atmadım. Çünkü biliyordum bana çok yardımları dokunacak diye.Hem ben senin arkadaşın değil miyim?" Birden bana garip baktı. Gözlerinden hangi duygu geçti anlamadım. " Arkadaş mı?... Ha evet arkadaş. Arkadaşımsın" . Sonra tebessüm etti. Ama bana kalırsa hiç samimi bir tebessüm değildi.

Aramıza sükut çöktü. Sessizliği bozan bu sefer bendim. "Aslında ne kadar arkadaşlık konusunda şansım getirse de ilişki de şansın gramı bende yok. Sevilmedim hiç." Ne olduysa aniden bana dikkatle baktı. "Sevilmedin mi? Bence sen bir az körsün." "Kör mü? Ne yanı Özgür beni seviyormu?" "Özgür mü? Bilmem. Onu sen daha iyi bilirsin. Ben başkasını kast ediyorum." Tam ağzımı açıp kim olduğunu soracaktım ki bize doğru sinirle ilerleyen Kayayı gördüm. Bir anlık kocasını başka kadınla yakalayan kadın gibi beni boğmaya geldiğini sandım.
Yanımıza ulaşır ulaşmaz elini Ayaza uzattı. "Merhaba ben Kaya. Kaya Demirgan. Okyanusun abisiyim." Ayaz ne olduğunu anlayacak kaşlarını yukarı kaldırıp elini uzattı. "Merhaba ben de Ayaz Karaman. Okyanusun yeni arkadaşı." Hemen Kayanın kolunu tutup yanıma oturttum. "İyiyim Kaya sen nasılsın?" "Diğerleri nerede? Hem sen bize saat dört diyip niye şimdiden gelib bu çocukla oturuyon?!" " Oğlum, erken gelmiştim. Tesadüf oda erken gelmiş. Bizde söhbet ediyorduk." Kulağıma eğilip "Ben seni o kocan olacak dingilden korumak için çabalıyorum. Sen gelmiş elin adamı ile oturuyon." "Ne diyon oğlum. Ne alaka ya. Benim senden başka erkek arkadaşım olmayacakmı?!" " Var Batu var , Enes var, Akın var yetmiyor mu kızım sana?!" " Tamam, uzatma ayıp oluyor. Otur adam gibi."

Koridor Penceresi Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin