14

386 44 2
                                    


" Sunoo~  seni aradım her yerde neredeydin? "

Kafeteryaya girmek üzere olan çocuğun omzuna koluna atıp tek eliyle saçlarını karıştırmıştı.

Jungwon saçlarını bozduğu için bir süre homurdanmış sonra da " Jay hyung ileydim " demişti. Elleriyle saçlarını düzeltirken onu sessizce izlemişti Jungwon.

" Hep batırdın buraya gel "

Yürümeyi kesmiş rastgele boş bir sandelyeye Sunoo'yu oturtmuş saçlarını düzeltiyordu tek tek.

" Normalde parfüm sıkmazsın "

" Jay hyung güzel koktuğunu Niki'nin beğeneceğini söyledi "

" Ama Niki parfüm kokusunu hiç sevmez" gerçekten mi der gibisine hızlıca kafasını kaldırıp Jungwon'un suratına yardım ister gibi bakmıştı. Eğer Niki parfüm sevmiyorsa ondan rahatsız olucaktı ve koktuğu için onu istemeyebilirdi.

Bunun üzerine Jungwon, Sunoo'nun elinden tutarak öğretmenler katında bulunun hava arındırma makinesinin yanına gelip Sunoo'yu önüne tutmuştu. Böylece bir nebze olsun üzerine sinen parfüm kokusundan kurtulmayı umuyordu. Dışarı çıkıp hava alsalar da olurdu ama bu yöntem daha etkili gelmişti gözünde.

Evet Niki parfüm kokusunu sevmezdi ama kullanan kişinin Sunoo olduğunu düşünürsek sıktığı parfüm en sevdiği koku bile olabilirdi.

Aslında Jungwon'un amacı Sunoo'nun sandığı gibi ona yardımcı olmak değildi. Sabah ki gördükleri üzerine iyice şüpheye düşmüştü ve merak ettiği şeyler vardı.

Jay'in koridorda çılgınlar gibi Sunoo'yu araması, esrarengiz bir şekilde bodrumdan çıktığı gibi tuvalette kusması ve buna rağmen Jungwon'a bir şey yok diyerek gitmesini söylemesi. Şoförden aldığı poşet ve bodrum katın merdivenlerini kapattırması.

Sunoo'nun şu an üzerindeki giysiler sabah okula gelirken giydiği giysiler değildi. Şuan giydiği giysileri Jay'in elindeki poşette gördüğüne emindi. Hem durdur yere sıktığı parfüm aşırı garibine gitmişti. Sunoo hiçbir zaman kendini beğendirmek için süslenmemişti.

" Hadi ama ya Niki bensiz yemek yerse! " Çocuk gibi mızmızlanıp duran Sunoo'ya doğru eğilip koklamıştı. Cidden işe yaramış ve parfüm kokusu gitmemesine rağmen yok denecek kadar az geliyordu.
Parfümle beraber üzerine sinen kan kokusunu rahatlıkla seçebiliryordu.

" Bir şey mi oldu? "

"Hayır bir şey olduğu yok " diyerek doğrulmuş Sunoo'nun gözlerinin önüne düşen saçlarını kulağının arkasına geçirirken şefkatle gülümsemişti. Sonrasında ise cebinden çıkardığı parfümü çocuğun üzerine sıkmıştı.

" Koku tamamen geçmemiş, Niki bu kokuyu daha çok sevecektir "

Niki bu parfümü onunla dışarı çıktığında onun için seçmişti bu yüzden Niki anlasa bile Jay parfümün ona ait olduğunu anlayamazdı, diğerleri de.

Sunoo'nun elinden tutarak tekrar kafeteryaya dönmüştü. Şanslarına çocuklar geleli çok olmamıştı ve Jay de ortalıkta yoktu.

" Aç kalcaktık az daha neredeydiniz "

" Tuvalet kağıdı bitmiş Sunoo benim için getirdi "

Jake adamım diyerekten Sunoo'nun sırtını pat patlamış daha sonrasında da yemek almak gitmişlerdi. Öğle arasının ortalarına gelinmişti ve yiyen kalktığı için hiç sıra yoktu ve kafeterya yarı yarıya boştu. Yemeklerini alıp oturmuşlardı. Herkes gırgır şamata yaparken Niki çenesini Sunoo'nun omzuna koymuş kendisini beslemesine izin veriyordu. Tabi ki burnuna gelen kokuyu seçmişti. Gözlerini Jungwon'a dikip baktığında çocuk gülerek parmağını dudaklarına götürüp sus işareti yapmıştı.

Konuşma akıp giderken teneffüs bitmiş sınıflara, derslerine gitmişlerdi.

Jungwon'un, Sunoodan aldığı kan kokusu aklında ki sorunlara soru eklemişti ve Jungwon onları cevapsız bırakmazdı.

Planı basitti, hocadan son 5 dakika tuvalet izni isteyip koşarak bodruma inecekti. Jay' in sınıfı 4. kattaydı Jungwon'un dersi ise resim atölyesinde olduğu için 1 kattaydı. Jay' in derse girip girmediğini kontrol etmişti Jay uyuşuk bir tipti o aşağı inene kadar kendisi bakıp bahçeye çıkardı.

Dediği gibi yapmış dersten çıktığı gibi hızlıca hademe odasının boş olduğundan emin olup bodrumun anahtarını almıştı. Sonra da koşarak zincirlerin üzerinden atlayarak bodrumun kapısının önüne gelmişti.

Çok uğursuz bir hava hakimdi koridor boyunca. Koridorun  sonu ise karanlık olduğundan iyice korkmuş hızlıca anahtarı çevirerek içeri girmişti.

Oda bomboştu. Tek bir eşya bile yoktu, görünürdeyse tek bir pislik. Ama öyle beter kan kokusu vardı ki odanın içinde Jungwon'un hızlıca kendini dışarı atmasına sebep olmuştu.

Elleri titrerken kapıyı kilitlemiş aldığı sık nefeslerle yakalanmamak için anahtarı aldığı yere götürdü. Hademe odasına girecekken biri onu sırtından itip kapıyı kilitlemişti. Az önce içine çektiği ağır kan kokusunu atlatamamışken odaya kilitlenmesi çok korkutmuştu onu. Ama beklediğinin aksine oda hızlıca geri açıldı.

Kapıyı açan Jaydi. Onu gördüğü gibi boynuna atlayıp ağlamaya başlamıştı. "B-ben bant almak istemiştim b-biri... "

" Anladım sıkıntı yok, geçti" diyerek ağlayan çocuğu sakinleştirmeye çalışırken Jungwon kafasını iyice boynuna sokmuş. Jay parfüm kullanmazdı ve tertemiz kokuyordu, saçtığı feromonlar dışında yayılan başka bir koku yoktu.

***
Bak böyle daha güzel oldu.
Rahat kafayla daha güzel yazıyormuş insan önceki baya kötü olmuştu.
Yeni bölüm değil tekrar baştan yazdım

Little Omega '•' SunkiHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin