34. Bölüm

164 9 1
                                    

Merhabalarr.
Nasılsınız?
Umarım iyisinizdir.
Hiç uzatmadan bölüme geçelim.
Yorum ve oy atmayı unutmayalım.
Kendinize iyi bakııın.

Elis Aslan'dan...

3 ay sonra....

İnanamıyorum...
Neden burdayım ki beğğnnn?
Yani şuan mirzanın şirketinin içinde hatta ve hatta mirzanın odasının içinde hatta ve hatta mirzayla karşı karşıya olmamın şokunu hâlâ geçirememiştim.
Niye geliyordum ki?

İç ses: Avukatı olduğun için olabilir mi acaba elis?

Olabilirrrrr.

İç ses : O zaman lütfen sus.

Timam.

Mirzanın gözleri hâlâ bendeydi.
'Ne bakıyon kardeş' deme isteğimi azaltmaya çalışıyordum.
"Eee avukat.
Sende ne nazlı çıktın.
En son bi 3 ay önce gördüm.
Seni zorla korumalarla getirmesek yüzünü göremiyeceğiz" dedi alaycı bir tavırla.
Ha ayrıca mirza beni korumları tarafından zorla getirtmişti.
Of offff.
"Asıl konuya geçelim." Dedim ciddi bir tavırla.
'Herkes benimle konuşmak ister ama hanfendi biran önce gitmek istiyo. Bu ne zıtlık?' Dedi mırıldanarak.
"Konuya geçelim  tabiii " dedi.
Tam bir kelimeyi söyleyecektiki telefonu çaldı.
Kaşlarını çatıp telefonu açtı.

Mirza: Efendim  sevim ?

Sevim?
Sevgilim?
Sevim sevgilimin mi kısaltımı ki?
Aaaa.
Men şok!
Hahah.
Neyse banane?

...

Mirza: Sevim ama bana  o toplantıyı iptal ettiğini söyledin?

...

Mirza: Peki sevim.Geliyorum.

...

Mirza:Görüşmek üzere.
Bay bay.

...

Mirza telefonu bırakıp bana döndü.
"Acil toplantım çıktı benim şimdi toplantıya gitmem gerekiyo.
Canın sıkılırsa gezin etrafta." Dedi.
"Sağolun" dedim.
Hızlıca odadan çıktı.
Ne bu acele?
O arada aklıma bir şey dank etti.
Ben burayı bilmiyordum ki?
Mirzaya yazmayı düşündüm.
Daha girmemiştir.

Siz: Mirza işyerinde kafe nerde?

O arada sessiz odada bir bildirim sesi geldi.
O tarafa döndüğümde mirzanın telefonunun burda olduğunu fark ettim.
Ve ekranda.

🌎'm: Mir-

Tam devamını görücekken telefon kapandı.
Allah Allah.
Dünyam mı?
Bu ne biçim hitap?
Bana yapılsa.
Sen beni dünya gibi tombik mi görüyorsun deyip onunla sataşırdım.
Ama tabikide bana değil...

İç ses: nerden biliyorsun acaba eliscim?

Şuan onu aklamaya çalışıyorum zihnimde şazimentçiğim!

İç ses: Aklama gülüm.
Aklama!

Ama-

Yazar : AKLAMA!

yani onun dünyası ben miyim?

Yok canımmm....
Daha neler!?
Hahhaa.
Güleyimde boşuna gitmesin!

İç ses: S*l*k bu çocuk ya!

Sana dava açarım!

İç ses: Kendine nası dava açıcaksın acaba elis?

Açarım ben!

İç ses : Okey.

Git!

Şazimentle konuşmamı bitirip
Ayağı kalktım ve odanın içinden çıktım.
Herkes bana uzaylıymışım gibi bakması normal miydi???
Onları boşverip bildiğim üzere mirzanın sekreteri olan kıza yaklaştım.
"Merhabalar.
Ben kafenin nerde olduğunu sorucaktım da?" Dedim.
"A merhabalar.
Elis hanımdı galiba.
Ben de sevim.
Kafemiz 6. Katın sağ tarafındadır.
Başka bir isteğiniz arzunuz vsr mıdır elis hanım?" Dedi.
Sevim buymuş demekki.
Sus bakim!
"Hanımı bir kenara bırakalım.
Bana elis diyebilirsin sevim.
Başka bir isteğim veya arzum yok.
Olduğu zaman gelirim" dedim.
Hafif bir şekilde gülümseyip.
"Maalesef size hanım eklemeden seslenemem.
Bu kurallara ayrıkırı.
Ve tabiki bir isteğiniz arzunuz olduğunda yanıma gelebilirsiniz" dedi.
"Kuralları mirza mı koyuyor?" Dedim.
"Bunu sö-" derken.
"Bu kurallar mirza tarafından mı konuluyor?" Dedim sesimin sakin çıkmasını dileyerek.
"Evet elis hanım" dedi fısıldayarak.
Bekle beni mirza.
Birazdan canını çıkartcam.

Eslina / TamamlandıHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin