Bir kaç hafta sonra yine bir öğle yemeği yerken Jennie planımızı devreye soktu.
"Size çok önemli bir şey vermem lazım."
"Ne?"
"Rosè'nin konserine bilet!"
"Ne!"
"Nerden buldun?!"
"Bir arkadaşım verdi. Asıl bombayı veriyorum,"
"Asıl bomba biletler değil mi?"
"Hayır. Asıl bomba şu, bu biletler en önden!"
"En önden?!"
"Şaka yapıyorsun!"
"Chaeyoung, geliyorsun değil mi?"
"Kesinlikle. Ne zamana peki?"
"14 Ocak perşembe, saat 20.00'da."
"Ne..."
"Ne oldu?"
"Gelemeyeceğini söyleme sakın."
"O gün 19.30'da ameliyatım var..."
"Ne? Ne ameliyatı?"
"Bize neden söylemedin?"
"Eee... Bilmenizi istemedim çünkü... Önemli değildi zaten hiç canınızı sıkmak istemedim."
"Chaeyoung, bu çok önemli bir şey ama. Nasıl bize söylemezsin?"
"Özür dilerim. İlginizi çekmez diye düşündüm."
"Ne? Kendinde misin?"
"Ne ameliyatı peki?"
"Önemli değil aslında. Belimde bir sorun varmış. Kısa bir ameliyat olacak ama yinede sonrasında dinlenmem lazım."
"Geçmiş olsun şimdiden."
^^
"Konser başlamak üzere."
"Şu şeyler yüzünden boğuluyorum resmen."
"O zaman kimliğini ifşa etmen gerekecek."
"Bunu yapmak istemiyorum. Ama bu aksesuarlar boğuyor beni."
"Rosè, bunu yapmak zorunda değilsin. Sırf normal bir lise hayatı için bunu yaptığına emin misin? Bence arkasında daha büyük bir neden yatıyor."
Konser başladığı için ona cevap veremeden sahneye koştum.
Ama tam zamanında kendimi durdurdum.
Yüzüm açıktı!
Koşa koşa yüzüme takmayı unuttuğum şeyi takıp sahneye çıktım.
"Umarım az önce yüzüm gözükmemiştir. Çünkü kafamdaki bu şeyi takmayı unutup sahneye çıkıyordum az kalsın."
En önlere baktım.
Jennie, Jisoo ve Lisa oradaydı. Beni izliyorlardı.
Onlara baktığımda Jennie göz kırptı ve bana öpücük yolladı.
Aynı öpücüğü ona yollayıp hayranları çıldırttıktan sonra konuşmaya başladım.
"Aslında size bir sürprizim var. Ufak bir şey."
Arkaya dönüp getirmeleri için elimle işaret yaptıktan sonra hayranlarıma döndüm.
"Buraya girmeden önce size verilen bileklikler yanınızda değil mi? Bugün şanslı üç kişiyi sahneye çıkaracağım. Bilekliklerinizde sayı yazıyor."
Çığlıklar bittikten sonra bana verilen kağıttan önceden belirlenen numaraları okumaya başladım.
"219."
Sanki bilmiyormuş gibi etrafa bakarken Jennie'nin sahneye çıkartıldığını gördüm.
"876."
Ardından Jisoo geldi. Muhtemelen hayatındaki bütün şansı burada kullandığını düşünüyordu.
Lisaya baktığımda bütün moralinin sıfırlanmış olduğunu gördüm. Kendisinin çıkmayacağına inandığı için üzülüyordu.
Elimdeki kağıdı yere atıp ilerledim.
"Son numarayı boşverelim. Şu kız çok üzgün görünüyor. O gelsin."
Lisa, kendisinden bahsettiğimi anladığında deliler gibi çığlık atıp zıplayarak sahneye geldi.
Koşarak bana sarıldığında bende ona sarıldım.
Jisoo ve Jennie ile sarıldıktan sonra eğlenmeye çalıştım.
Bir yandan şarkı söylerken Jennie ile dans ediyorduk.
Üçüylede vakit geçirmeye çalıştım.
Şuan kafamdakini çıkarsam ne kadar şaşırırlardı acaba?
Hepsinin yüz ifadesini hayal edebiliyorum.
Ama şuan yapamam. Lisa'yı kazanamamışken yapamam.
