"Yeni Okul Günü"

997 40 61
                                    

Yanımdaki arkadaşım Elif ile beraber "Ataman Koleji" okulunun içine girmiş bulunmaktayız.

Benim tek arkadaşım Elif. Çünkü bir tek o samimi, ıçten, sıcak geliyordu diğerlerine göre ve birlikte geçirdiğimiz onca zaman vardı tabii.

Biz Yetiştirme Yurdunda kalıyoruz Elif ile. Onun annesi o küçükken vefat etmiş, Babası ise hapishanede olduğu için. Benim ise annem ve babam beni küçükken bırakmışlar Yetimhaneye o günden sonra ikisinden de haber alınamamış.

Okulu baştan aşağı süzdüm. Maddi anlamda asla kapısından bile geçemezdik ama bursluluk sınavına katılıp kazanmıştık. 

Baya büyük bir okuldu.

"Süsen şuna bak televizyon bile var" dedi Elif parmağı ile yukarıdaki televizyonu işaret ederek.

Yani tam olarak televizyon mu bilmiyorum ama biz öyle sanıyoruz işte.

"Elif gerçekten çok güzel bu okul burası" dedim hayranlıkla. Sonra ince adımlar atmaya başladık ki Elif'i durdurup, uyarıcı tonla konuştum. "Asla ama asla kavga yok Elif. Zaten buraya burslu geldik bursumuz yanabilir"

"Valla bu tiky okuldaki ergenlerde tiky'dir Süsen. Onlar bana uylamadıkça sorun yok" deyince göz devirdim. "Sen yinede sakin olmaya bak" dedim. Oda bana bakarak "Bana diyene bak. Sanki sen çok farksızsın benden" deyip güldü.

Birlikte konuşarak yürümeye başladık.

"12/A" yazısını görünce durup "12/A sınıfıydı dimi?" Diye sordum Elif'e oda kafa sallayarak onayladı beni.

Şuan ders başlamıştı. Kapıyı vurmadan önce ikimizide heyecan bastı. "Şimdi sakin oluyoruz. Kapıyı çalıp içeri giriyoruz tamam mı?" Diye sordum Elif'e. "Tamam" dedi ve kapıyı tıklattı.

İçeriden "Gel!"  Diye seslenilince kapıyı açıp içeri girdik.

Tüm gözler bize dönerken bende sınıfı süzdüm. Hepsi eli yüzü düzgün tiplere benziyordu.

Umarım öyledirler.

"Bu arkadaşlarınız okulumuza burslu olarak bu gün katıldılar." Hoca bizi tanıtırken Elif söze girdi. "Ben Elif, buda arkadaşım Süsen" dedi beni göstererek.

Sınıfta sessizlik hakimdi.

Önemli değil canım birkaç küçümseyici bakışlar vardı üzerimizde. Alışkın olduğumuz için bunu takmamıştık.

"Boş bulduğun  yere oturabilirsiniz çocuklar" hocanın komutu ile ilerleyip boş bulduğum yere oturacakken kumral olan saçlı kızın çantasını oraya koyması ile duraksadım.

Allahım sabır.

İçimden sabir çekerek Elif'e baktım. Onada aynı muameleyi yapmışlardı.

"Hocam bize boş bir yer açsınlar Elif ile birlikte oturalım biz" dedim hocaya bakarak.

Hoca ise eli ile birini işaret edip. "Ömer'in yanı boş Süsen'cim sen oraya otur" deyince gösterdiği kişiye baktım.

Kumral saçları, Ela gözleri vardı.

Beni baştan aşağı süzüp arsızca gülümsedi. Sonra gözlerime bakıp göz kırptı.

Tekrar hocaya döndüm. "Hayır hocam oturmak istemiyorum oraya ben" dedim itiraz ederek.

Çeşmi SiyahımHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin