Çeşmi Siyahım

"Parti Time"

Parti çoktan başlamış herkes çoktan gelmişti ama Ömer gelmemişti. Gözüm kalabalıkta onu arıyordu çünkü en sonki hali, bakışları gözünün önünden gitmiyordu. "Sen birini mi arıyorsun Süsen?" Kolumdan dürten Elif sayesinde düşüncelerimden birazda olsun uzaklaşmıştım "Yoo hayır kimseyi aramıyorum" diye geçiştirince "O zaman ne bu halin" diye sordu. "Ne varmış halimde ya? Iyiyim ben" Tam o sırada içeri Ömer'in girmesi ile ona bakışlarım onu buldu.

Beyaz Gömleğinin altına siyah pantalon kombinini süsleyen siyah kot ceketi, jöle ile hafif yukarı kaldırılmış yana yatık saçlar ve gümüş renginde zincir kolyesi.

Yutkunarak baktım ona. Evet şuan resmen onu süzüyordum yanaklarım kızarırken onunda bakışları beni buldu. Ve biz göz göze geldik. Ben... bana ne oluyordu böyle? Karnımdaki heyecan, kalbimin hızlanması bu tuhaf duyguyu adlandıramadım içimde.

"Süsen sana diyorum!" Elif'in bağırması ile aniden sıçradım. "Hii kızım ne bağırıyorsun?"  dedim ona bakarak. "Ya sana birşey diyorum ama sen beni duymuyorsun. Ne bu dalgınlık?"

"Ya öylesine dalmışım işte"

Ömer'i görünce düştüm demiyorda... Iç sesim lütfen şuan değil konuşma.

Bakışlarımı tekrar Ömer'in olduğu yere çevirdim, yoktu. Sağa sola baktım kalabalığın içine karışmıştı galiba. O sırada "Selam kızlar" dedi Koray yanımıza gelirken. "Selam" dedim bende tebessümle.

Gözlerim hala onu arıyordu ve sonunda görmüştüm. Doruk ile beraber sohbet ediyorlardı. Ömer gülümsüyordu ama buruktu sanki hissedebiliyordum.

Elif'e baktım yanımda yoktu kendisi şuan Kaan ve Oğulcan ikilisi ile sohbet etmekle meşguldü. O sırada bende Koray ile sohbet etmeye başladım. Müziğin sesi fazla olduğu için zar zor duyuyordum onu. "Efendim duyamadım!" Deyince biraz yaklaşıp kulağıma eğilip konuştu bu sefer.

"Süsen!" Kalabalığın arasındaki sesi duyunca bakışlarımı oraya çevirdim Ömer'di. Yanıma gelip kolumu tuttu "Yürü" diye emretti. "Pardon sen bana emir mi veriyorsun?" Kaşları çatık bir şekilde bana bakıyordu. " Evet emir veriyorum yürü!" Kolumu çekiştirince, kolumu çektim "gelmiyorum!"

Tam o sırada Koray araya girdi. "Kız gelmek istemiyor neyi zorluyorsun!"  Ömer sinirle yüzünü sıvazladı. "Sanane lan! Karışma" sonra bana döndü "Hadi Süsen" Deyip tekrar kolumu tutunca Koray'da Ömer'in kolunu tuttu. "Eşkıya mısın lan sen?"

Ömer bir Koray'ın onu tutan eline birde yüzüne bakıp sinirli bir gülüş attı. "Hee eşkıyayım, ne yapcan sen mi durdurucaksın beni?" Dedi alayla Koray'ı süzerek.

Kavga çıkmasın diye araya girdim " Ya tamam kavga mı edeceksiniz birde?" Dedim sinirle ikisine bakıp. "O zaman yürü Süsen!" dedi tekrar emir vererek. Bende dişlerimin arasından konuştum "Tamam geliyorum"  tam adım atacağım sıra Koray kolumu tuttu.
"Gitmek zorunda değilsin Süsen"

Anın etkisi ile bakışlarımı Ömer'e çevirince Koray'ın beni tutan eline baktığını gördüm sinirden alnındaki damarlar belirginleşirken "Oğlum sen eceline mi susadın lan!" Diye bağırdı Koray'a yumruk atarken.