Bölüm 23 ❤️‍🔥

18 0 0
                                    

Gözlerimi açtığımda ateş başımda bana bakıyordu aklıma gördüklerim ve ateşin dedikleri geldi hemen doğruldum sağıma soluma baktım hala odam da ve yatağımdaydım, gördüklerim rüya olmamalıydı lütfen olmasın...

Ateşe döndüm telaşlı gözlerle bana bakıyordu

"Ateş yoksa hepsi rüyamıydı" diye sordum gözlerim dolarken
Ateş bir süre öylece bana baktı dayanamayıp bağırdım

"Ateş söylesene rüya mı gördüm ben heee söylesene be adam neden susuyorsun"

Ateş tekrar bana bakıyordu içli içli, sonunda derin bir nefes alarak konuşmaya başladı

"rüya görmüyorsun tuğçe, hepsi gerçek"

"Ateş bak ne olur bana yalan söyleme bak beni kandırma lütfen, lütfen kaldıramam, kaldıramam gerçekten ölürüm ne olur bana yalan söyleme"

Ateş
"Tuğçe bak yemin ediyorum sana yalan söylemiyorum valla sadece emin değildim, sana resimi gösterince sen annem deyince ben ne yapacağımı bilemedim. Bende şaşırdım çünkü her şeyde yanındaydım, biz beraber gömdük anne ve babanı ve bu durumu açıklayacak tek bir cümlem yok, nasıl oldu bilmiyorum "

Ben
" inanamıyorum ya, inanamıyorum ben neler yaşıyorum ya eğer annem ve babam yaşıyorsa ben neden haftalardır acı çektim neden, sen peki sen ne zaman öğrendin "

Ateş
" bu sabah ardalara gitmeden "

Ben
" Sen ondan sabah gergindin He bundan sebeb mi "

Ateş
"evet ne yapacağımı bilemedim hatta sana söyleyip söylememe konusunda bile emin değildim önce her şeyi öğrenecektim ondan sonra sana diyecektim ama seni akşam öyle görünce dayanamadım"

Ben
"asıl ben şimdi ne yapacağım onu bilmiyorum"

Ateş
"inan sevgilim bu sefer bende bilmiyorum" dedi sırtını yatak başlığına koyarak

Ellerimi başıma koymuş kafam eğik bir şekilde düşünmeye başladım saat epey geç olmuştu ama şuan umurumda değildi, madem Kaan bey bir haltlar çeviriyordu bunun hesabını verecekti, kafamı kaldırıp Ateşe baktım

Ben
"kalk ateş gidiyoruz" dedim yataktan kalkarken

Ateş
"Tuğçe Bi sakin ol bu saatte nereye gidiyoruz"

Ben
"oo kot kafali uşağun yanina, ha o fuşki kokinani Karadenizin denizine gömmezsem ben de tuğçe aslanoğlu değulum, şu orana burana soktiğin silahlardan bağada verecesun yoksa ha bulur o silahları alninin çatundan vururum seni de"

Size sinirlendiğimde Laz damarımın tuttuğunu ve şivemin alt üst olduğunu söylemişmiydim, söylemediysem eğer şuan şahit oluyorsunuz hoşceldun trapzonli tuğçe ?

Ateş şaşırmış bir şekilde bana bakıyordu beni ilk defa böyle görmüştü, üstümü değişip geldiğimde hala olduğu yerde bana bakıyordu daha çok sinirlenerek bağırmaya başladım

"ne bakaysun öyle, saaağa diirıım, toparlan" diye suratına suratına bağırdım

Kafasını sallayarak bana şaşkınlıkla bakıyordu

Ateş
"az önceki tuğçe nereye kayboldu, bu ne sinir seni 360 derece döndürdü"

Zaten sinirliydim beni kale almaması ve dalga geçmesi daha çok sinirlenmeme sebeb oluyordu

"bağa bak sağa burdan Bi koyarum bırak 360 derece dönmeyi ayaklarınla başın yer değişir, beni duydun mu bana silah veriyorsun hemde hemen ve çıkıp o uşağın azına edirım"

Ateş
"silah vermem tuğçe sana saçamala kullanmasını bile bilmiyorsun nasıl vereyim, ayrıca bu saatte kaanların evine gidemeyiz bir sürü koruma vardır, hem içeri girsek bile ne yapacağız"

ACI İNTİKAM Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin