Abim önce Onur abileri eve bıraktı ardından evimize geçtik. Abim arabayı otoparka park ederken biz annem ile evimiz olan sitede ki A blok apartmanının kapısını açtık o sırada abim koşarak geliyordu hep beraber apartmana girdik 6. Kata çıktık ve dış kapımızın önünde durduk. Çantamdan evin anahtarını çıkarıp kapıyı açtım ve eve girdik annem ve abim kendilerini koltuğa attı annem perişan haldeydi annem ve babam genç yaşta evlenmişti dolayısıyla annem 30 yaşındaydı ama o kadar çok ağlamıştı ki yüzü çok yıpranmış saçları az da olsa dipten beyazlamaya başlamıştı. Biz bu gün yeterince perişan olmuştuk. Önlerine geçtim.
" Hadi kalkın bu gün babamın sevdiği herşeyi yapacağız en sevdiği şarkıyı açıp en sevdiği yemeği yapıp o varmış gibi davranacağız...oda böyle olsun isterdi" abime kaş göz yaptım abim hemen televizyondan
( Bir tek ben anlarım ) açtı annemin tekrar gözü dolarken abim bana bakarak şarkının başını söylemeye başladı.
Sonra ben de ona eşlik ettim...
" Her anını aklımda her kıvrımınn sanmasınlar asla seni benden ayrı savrulur savrulur saçlarında hayatım. seni sorsunlar benden bi tek ben anlarım..."
Ağlayarak şarkıyı söylerken Annem ayağa kalktı ve oda ağlasa da bize
eşlik etti biraz şarkı söyledikten sonra müziği full ses açıp mutfağa gittik mutfak salon bir olduğu için sorun yaşamadık bir yandan şarkı söyleyip bir yandan da babamın en sevdiği yemek olan ıspanaklı tepsi böreğini yapmak için malzemeleri çıkardık ve hamuru hazırlamaya başladık bir yandan ağlayıp bir yandan gülümseyip bir yandan da şarkı söylüyorduk
"Ama seni bilmek, seni bilmek,
seni bilmek beyninde bir kurşun
seni bilmek seni bilmek seni bilmek en büyük cezaaa" ardından annem ile şarkıya giriş yaptık
" Her anını aklımda her kıvrımınn sanmasınlar asla seni benden ayrı savrulur savrulur saçlarında hayatım. seni sorsunlar benden bi tek ben anlarım..."
Hamuru hazırladıktan sonra dinlenmeye bırakıp ıspanağı hazırlarken abim tepsiyi çıkarıp yağlıyordu annem de baharatları bulup getiriyordu her şey hazır olunca hamurdan biraz alıp tebsinin boyutunda yaydım abimde ıspanağı üzerine dökerken annem yayıyordu bir kaç kat yaptıktan sonra fırına attık ve mutfakta şarkıyla beraber dinmeyen göz yaşlarımızla dans etmeye başladık, sarıldık, oynadık ama asla durmadık...
Sonrasında zamanın nasıl geçtiğini bile fark etmedim masadaki duran telefona baktım saat 22:58 di televizyondan şarkıyı kapattım annem de abim de koltukta uyuya kalmışlardı onları uyandırmadan fırından böreği aldım dilimleyip sofrayı hazırladım herşey hazır olunca önce abimi sonra annemi uyandırdım ve sofraya oturup konuşarak yemek yedik.
Yemeklerimiz bittikten sonra sofrayı toparladık ve odalarımıza dağıldık odama geçip pijamamı giydim. Yatağa uzandım ve telefona bakarken bir mesaj geldi.
Berkay: Sıloş nasılsın?
Sıla: daha iyiyim sen?
Berkay: iyiyim şey diyecektim abimler yarın denize gideceklermiş ben abimi ikna ettim birazdan abini arıyacak gel kafa dağıtalım falan diye bu gecede bizde kalır diye düşünüyorum sen yarın için yanına bir iki kıyafet al saat 09:30 gibi hazır ol tamam mı?
Sıla: annem?
Berkay: benim annem sizin eve gelecek merak etme yalnız değil, sen dediğimi yap.
Sıla: tamam.
Berkay: iyi geceler Sıloş
Sıla: sanada Berkay...
Sabah kapı sesi ile uyandım Sabah sabah ne bu gürültü diye huysuzlanarak yataktan kalkıp koşarak kapıyı açtım
" Of ne var sabah-... Berkay?"
"Sıloş?" bir dakikaa " Deniz!"
Berkay kahkahalar eşliğinde içeriye girdi ben hala sabah şokuyla kapıda duruyordum " Sıla kapıyı kapatmayı düşünüyor musun?" Sesi ile kendime gelip kapıyı kapattım ve salona geçtim " özür dilerim unuttum hemen hazırlanıp geliyorum bekle"
Berkay beni baştan aşağı süzdü sonra tekrer kahkaha attı
" Sıloş ben senin bu beyaz kedili pijamana bayıldım yaa nereden aldın? Denizde böyle gelsene?" Diyerek güldü üstüme baktım altımda kısa beyaz sade bir şort pijama üstümde de beyaz kısa kollu kapşonlu kapşonunda kedi kulağı olan bir pijama vardı utançtan yerin dibine girsem azdı.
"Sen bekle ben geliyorum" diyip koşarak odama çıktım odaya girerken aşağıda kahkaha attığını duydum. Bir günde uğraşmasa ölürdü zaten. Hemen dolaptan birkaç kıyafet çıkarıp beyaz çantama bastım sonra da üstüme arkadan ip ile bağlamalı mavi mayo üstümü giydim altıma mavi mayo altımı onun üstüne siyah kot şortumu geçirdim üzerime siyah ince salaş bir ceket geçirdim siyah örgülü olan saçlarımı açtım ve hemen makyaj masama geçtim
Rimel, eyeliner (aylaynır) allık
kiraz rengi bir ruj sürdüm sonra makyajımı sabitledim. Masada duran kiraz çiçeği kokulu parfümü sıktım makyaj malzemelerimi ve parfümümü alıp çantaya koyup hışınla odadan çıktım salona inince Berkay baştan aşağı süzdü " hmmm yok olmamış ben pijamanı daha çok beğenmiştim " dedi. Oflayıp evden çıkarken sırıtıyordu.
