4. Bölüm

48 4 0
                                    

Tatilimiz bitmiş, eşyalarımızı hazırlamış, eve gitmek için arabaya doğru ilerliyordum ben yine Berkay ile gidecektim bu yüzden arabaya ondan önce gidip ön koltuğa oturdum ve telefonuma bakmaya başladım.

Instagram'da gezinirken gözüme bir fotoğraf çarptı Aleyna ile Umut'un fotoğrafıydı... Sevdiğim çocuk ve en yakın can yoldaşımın fotoğraflarıydı
Gözümün dolduğunu hissettim... Ben ona Umut'u anlatmıştım güvenmiştim... Ama o bana ihanet etmişti...

Sevdiğim çocuk ile beraber olması değil, bana ihanet etmesi beni üzmüştü... Bunu göreceğimi bile bile bunları paylaşmıştı gözümden bir damla yaş süzüldü 8 yıllık arkadaşlığımız gözümün önünde film şeridi gibi geçti... Tam o sırada kapı açıldı ve gözümden bir damla daha yaş döküldü Berkay beni bu halde görmesin diye yüzümü cama çevirdim.

"Sıla?!"cama bakmaya devam ettim "Sıla bana bak?" Dediğini yaptım ve ona baktım "sen.. neden ağlıyorsun?" ne diyeceğimi bilemeyip gerçeği söyledim " Aleyna... Bana ihanet etti." Bana inanamıyormuş gibi baktı çünkü normalde bağımız o kadar güçlüydü ki kimsenin bizi ayıramayacağını düşünürdük ama ayırmıştı..

"Bizim Aleyna mı nasıl ya?" Başımı salladım "Ama onun için ağlayamam  değmez biri için bana ihanet etti değmez" başımı cama çevirdim ve elimle yanaklarımı sildim "ama merak etme artık kalbim kırılmaya kapalı demir gibi maşallah" diyerek ortamı yumuşatmak istedim ama o bu durumu ciddiye almışa benziyordu biraz daha bana bakıp arabayı çalıştırdı ve yola çıktık.

"Kalbini camdan yaparsan kıran çok olur," Dedi Berkay ona döndüğümde gözü hala yoldaydı. "Demirden yaparsan pas olur" bana bakarak devam etti. "En iyisi denizden yap. Giren kaybolsun, yüzmeyi bilen kurtulsun, bilmeyen boğulsun."

Sözlerinden etkilenmiştim hemde çok. Nereden buluyordu bu sözleri?
Bana bakarken gülümsedi " böylece seni kıramazlar. Demir gibi güçlü cam gibi pürüzsüz bir kalbe sahip olursun. Beni dinle Sıla ne olursa olsun bu hayatta tek başına değilsin sen onu kaybetmedin, o senin gibi saydam pamuk gibi bir kızı kaybetti göz yaşlarını böyle önemsiz şeylere israf etmemelisin." Boğazımdaki kuruluk ile ağzım aralıklı onu dinlediğimi yeni idrak ediyordum sözlerinde kaybolmuştum ama hiç bulunmak istememiştim...

Yol boyunca sanki hayat dersi verirmiş gibi benimle konuştu ama kelimeleri beni o kadar rahatlattı ki yolun yarısında uyuya kalmışım.

Sonrasında yarı uyanık yarı uykuluyken duyduğum kapı sesi ile irkildim ama gözlerimi açamadım uzun yol beni yoruyordu.. sırtımda ve bacaklarımda hissettiğim elle odama taşındığımı az çok idrak edebiliyordum ama üzerime çöken yorgunlukla daha gözlerimi açamadan geri uykuya daldım.

Arkadaşlar biliyorum çok az bölüm atıyorum ama biliyorsunuz LGS için hazırlanıyorum bu yüzden fazla bölüm atamıyorum bu seferki kısa ama yakında daha uzun bölümlerle karşınızda olacağım iyi okumalar ve lütfen oy ve yorumu çok görmeyin☺️

Ayıcık...Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin