4. bölüm : Beklenmedik Mesaj

291 20 25
                                    

"Kerem?iyimisin ?"

Bakışları bana döndüğünde dikkatlice süzdü beni . Biraz rahatsız oldum açıkçası neden öyle süzdü ?

İnceliyor ablası inceliyor . Bence bu arkadaş gelecekteki kocamız olabilir. Ben onay verdim.

Tövbe estafurullah bir sus!

" iyiyim aslı sağol , sadece küçük bir sıyrık "

" bir sıyrıkmı? Sar9 mermisi yedi benim komutanım doktor hanım . Komutanımın kolundan oluk oluk kan aktı doktor hanım . Çok acı çekti doktor hanım çok."

Diye yaşlı nineler gibi ağıt yaktı keremin yanındaki asker. Tatlı birine benziyordu keskin çene hatları , beyaz teni , yeşil gözleri , siyah dağınık saçları ile selinin erkek hali gibiydi resmen .

"Akif, çok fazla konuşmadın mı sence ? Bir idman yaptırayımmı sana ha koçum ? Böyle en zorundan en parkurlusundan . Ne dersin?"

Off sert erkek en sevdiğimiz değilmi aslı?

" yok komutanım ben sizin durumunuzu tarif edeyim diye şey ettim ben ."

Keremden güzel bir teklif gelince gülmemek için kendimi zor tuttum .

" Tamam ben anladım akif bey siz geri çekilin biraz ,bana yer açın. Kerem sende üstünü çıkarda yarana bakalım hemen"

" siz tanışıyomusunuz ?"
Diye sordu kerem .

" Evet çocukluk arkadaşıyız "

" öylemi valla benim komutanım çok serttir nasıl sizin gibi nar-"

"Akif."

"Emredersiniz komutanım "

" sus Akif sus"

"Emredersiniz komutanım "

Benim onları beklediğimi gördüklerinde Birşey demeden üstünü çıkarmaya başladı adının akif olduğunu öğrendigim adamda ona yardım etti. Bende onları beklerken elimdeki kağıda birşeyler karalıyordum .
Akif yanıma geldiğinde kafamı kaldırdım ama kaldırmaz olaydım oneydi kız ? Bismillah. Şuan tam karşımda taştan bir adam duruyordu ve ben bu adamı tanıyormuyum ? Bilmiyorum . Çünki bu adam küçükken çok cılızdı , zayıftı . Karşımda o küçük kerem yok karşımda bütün heybetiyle afet-ül Kerem diye bir taş vardı .

Kaybetme kendini kızım adam yanlış anlıyacak sil salyalarını sen asil bir kadınsın kendine gel!

"Tamam. hadi bakalım şu yaraya "

Yanına gidip yarasına eğilip baktım .
Burnuma barut kokusu geldiğinde fırsattan istifade çektim içime .
Babamdan bilirdim ben bu kokuyu ,severdim.

"Neyseki fazla derin değil yaran 5 yada 6 dikiş atıcam sadece , bir tanede ağrı kesici yazarım. "

" Tamam. "

Arkamı dönüp masadan gerekli malzemeleri aldıktan sonra dikiş atmaya başladım elim ayağım titriyordu ama neden bilmiyordum
Bir hareketlilik hissettiğimde kafamı kaldırdım yüzünü bu kadar yakınımda beklemiyordum o yüzden kafamı tekrar işime çevirdim. Dikişi bitirdikten sonra bir güzel sarıp çozülmesin diye yapıştırdım.

" Tamamdır toplam altı dikiş attım , bir tane ağrı kesici yazıyorum canın çok ağrıyınca içeceksin."

" ağrımaz , yazma sen boşuna "

Diye saçma sapan bir cevap geldi karşı taraftan . Tek kaşımı kaldırıp yüzüne baktım .

" Niye insan değil misin sen ? Askersiniz diye canınızın kıyametine bakmımayacksınız ?"

Aşk Tesadüfleri SeverHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin