akşam eğlencesi

53 18 12
                                    

"Motor istiyorum. " Annemin çatala uzanan eli duraksadı. Kafasını kaldırıp bana baktı ve yeşil gözlerini korkuyla büyütüp ne istediğimi tekrar algılamaya çalıştı.

" Sen beni delirtmek mi istiyorsun kızım? Ne motoru bu yaşta? " Bu beklediğim bir tepkiydi. "Bu yaş derken? Ben on sekiz yaşıma gireceğim anne hem motor ehliyetim de var. Ben motor kullanmayacaksam neden aldım bu ehliyeti? " Dedim sesimi sakin ve tatlı tutmaya çalışarak.

" Motor olmaz sen kesin çok hız   yap... " Sözünü kestim. " Anne hız falan yapmayacağım. " Yalandı. " Hem benim ne kadar inatçı birisi olduğumu biliyorsun. " Annem tekrar itirazlarını sıraladı. " Kuzum sen daha 11. Sınıfsın. Motor kullanamazsın. " Okula bir sene ara verdiğim için 12. Sınıf yerine 11. Sınıfa gidiyordum. Ama motor ehliyeti almaya yaşım yettiği için almıştım. " Annem bu işler sınıfla değil yaşla olur. Hem sende biliyorsun ben okula 1 sene ara verdim ondan dolayı 11. Sınıfım. "

Derin bir iç çekti. Şakaklarını okşadı ve düşünmeye başladı. Bu onu az da olsa ikna ettiğimin göstergesiydi. Bana suçlayıcı bakışlarını yöneltip gözlerini kıstı.

"Ben senin için uğraşıyorum ama senin umurunda bile değil. Hep bana hep bana. Ayıp değil mi?" Bilmiş bir sırıtışla gülüp daha nazik konuşmaya çalıştım çünkü ona daha sert çıkışmam istediğimi elde etmeme neden olmayacaktı.

" Anneciğim ben seni düşünüyorum. Düşünmez miyim? Bak senin için o okula yazılmaya kabul ettim. Ama sende benim bu minik isteğimi yerine getirebilirsin. Hem benim o okula yazılmam için pek de bir sebep kalmadı ortada. " Sonlara doğru enerjim düşmüş , sesim kısılmıştı. Annem kaşlarını çattı ve meraklı bakışlarını bana dikti. " Ne demek istiyorsun? " Dedi.

"Eftalya taşınıyormuş. " Dedim derin bir hüzünle. Annem eftalyayı çok severdi bu nedenle üzüldüğü gözlerinden okunuyordu. Olan her şeyi anlattığımda konuşmaya başladı. "Babası da kızı kukla gibi oynatmaktan bıkmadı artık. " Dedi hayretle.

Güldüm. " En azından babası onu seviyor. Ona güveniyor." Dedim minik bir ima ile. Sertçe yutkundu fakat haklı olduğum için sesini çıkaramadı.

Amacım Eftalya'nın babasını korumak değildi. Hatta ondan nefret ettiğim söylenebilirdi. Ama garip olanın annemin ona laf etmesiydi.

Bu konu hiç açılmamış gibi yapıp en tatlı ifademle annemin vereceği kararı dinlemeye koyuldum. Annem derin iç çekişlerinin ardından kararını vermiş olacak ki boğazını temizleyip kelimeleri kafasında toparlayarak konuşmaya başladı.         " İsteğin motorsa öyle olsun. Al o motoru ve unutma ben sana şuanda sonuna kadar güveniyorum. Lütfen beni geçmişteki minik bir hatamla vurma. " Dedi. Bütün keyfinin kaçtığını ses tonu bas bas bağırıyordu.

O yaptığı hatayı minik diye sıfatlandırması hiç hoşuma gitmemişti ama kaçan keyfimizi daha da kaçırmamak için sustum ve aklıma alacağım motoru getirerek keyfimi yerine getirmeye çalıştım. Aklıma bin tane motor modeli geliyordu ve hangisini seçmem gerektiği hakkından minik bir iç savaşa girmişti beynim.

Annemin son sözlerini duymamazlıktan gelmeye ve ona göre cevap vermeye karar verdim. "Teşekkür ederim annem. " Dedim ve yanaklarına öpücük kondurup odama çıkıp Eftalya'yı aradım. İlk çalışta sanki aramamı bekliyormuş gibi açtı.

" Alo Eftalya ne yaptın? " Diye sordum ve karşıdan yanıt gecikmedi. " İyi şimdi bitti işler. Beraber bir yerlere mi gitsek? Ne dersin. Bak aklıma ne geldi. Şu çok sevilen bir bar var ya oraya gidelim. Denizler Bar, ne dersin? "

Ben de zaten bir yerlerde buluşmak için aramıştım Eftalya'yı. Ama bara gitmek biraz tehlikeli sayılırdı. " bara değil de güzel bir kafeye gidebiliriz." diyerek fikrimi sundum. anında homurdanmaya başladı. " ama zaten akşam oldu. bu saatte hangi kafe açık olacak. hem kafede yakışıklı erkekler yok ve tahmin et ben ne arıyorum? tabi ki yakışıklı erkek."

Ateşten kaderHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin