˚ ༘ ೀ⋆。˚°❀⋆.ೃ࿔*:・
Bay ve Bayan Gojo˚ ༘ ೀ⋆。˚°❀⋆.ೃ࿔*:・
Elimdeki oyun konsolundaki belli başlı tuşlara sakince bastım. Satoru ise bana nazaran götü tutuşurcasına tuşlara basıyor ve dudağını sert bir şekilde ısırıyordu. Bu hali çok komiğime gitmişti. Bilmem kaç tur bu 1v1 oyununu oynamıştık ve hepsinde de kazanmaya devam etmiştim. Satoru ise kazancağı konusunda inat etmişti ama bu inadı her seferinde kaybetmesiyle sonuçlanmıştı. Ama kaybetmeği pek kendine yedirdiğini söylenemezdi.
En sonunda benim karakterim tekrar ayakta kalmıştı ve onun karakteri yere yüz üstü düşmüş ve kafasının etrafında kuşlar uçuşuyordu. Bilmem kaçıncı turuda tekrardan ben kazanmıştım.
Satoru sinirle kumandayı bir kenara fırlattı. "Bu 6. sefer! ALTI! AMA NASIL HALA KAYBEDEBİLİYORUM!? KESİN HİLE YAPIYORSUN DEĞİL Mİ!? OF YA!!!" Kollarını göğsünde birleştirip, sinirle saçlarını eliyle taradı.
"Abartma sadece bir oyun." Hemen yanımdaki kolaydan birkaç yudum aldım. "Görende zannedecek yüklü miktarda kumar kaybettin." Sırtımı koltuğa yaslayıp iyice kendimi yaydım. İkimizde şuan Gojo'nun kendine özel olan minik villasındaydık. Birlikte paparazzilere bir sürü fotoğraf çıkardığımız yoğun bir günün ardından, Gojo buraya gelip biraz oyun oynayıp vakit geçirmeği teklif etmişti. Ve bende bedava yemek ve oyunu duyunca kabul etmiştim. Eh, ne demişler? Bedava sirke baldan tatlıdır.
"Bana ne! Bana ne! Bende kazanmak istiyorum. Kesin hile yapıyorsun sen. Böyle her turu kazanman mümkün olamaz." Gojo küçük bir çocuk misali kollarını göğüsünde birleştirdi ve yanaklarını şişirdi.
"Gojo abartmasana. Bu sadece bir oyun-"
"Gojo obortmosono. Bo sodoco bor oyon!" Dediklerimi taklit edip, kafasını başka bir yöne çevirdi. Gojo'nun bu çocuksu tavrına karşı iç geçirdim. Oynadığımız dövüş oyununu o önermişti. Hatta ben reddettim ama o ısrarla oynmak istedi. Ve şimdi kaybedincede, küçük bir çocuk gibi davranmaya başlamıştı.
"Tamam o zaman. Gel film izleyelim. Sonuçta önemli olan ikimizin eğlenmesi." X boxun televizyonla bağlantısı kesip, kumandayı elime aldım. Kanaldan kanala geçmeye başladım.
"Romantik komedi, aksiyon, korku... Hangisini istersin?"
Gojo'nun yüzü hala benden başka bir yöne çevriliydi. "Romantik komedi..." Diye homurdandı. Tanrım, sanki küçük bir çocuğa bakıcılık yapıyormuş gibi hissediyorum. Oysaki benden 4 yaş büyük.
Kanalları dolaşıp, romantik komedi olan film olup olmadığına baktım. Ardından çok sevdiğim bir filmin oynadığını gördüm. "Ah, bak! Bu filmi çok seviyorum! Başrolü çok iyi oynamış bu filmde!" Kanalı durdumdum ve daha çok sinematik bir ortam olsun diye ışıkları kapatmak için yerimden kalktım.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
‧₊˚♡𝐑𝐮𝐬𝐬𝐢𝐚𝐧 𝐑𝐨𝐮𝐥𝐞𝐭𝐭𝐞ღ ᵂⁱᵗʰ ᴳᵒʲᵒ ˢᵃᵗᵒʳᵘ
Fanfiction𝑰 𝒘𝒂𝒏𝒏𝒂 𝒓𝒐𝒍𝒍 𝒘𝒊𝒕𝒉 𝒉𝒊𝒎, 𝒂 𝒉𝒂𝒓𝒅 𝒑𝒂𝒊𝒓 𝒘𝒆 𝒘𝒊𝒍𝒍 𝒃𝒆 (𝒉𝒆𝒚) 𝑨 𝒍𝒊𝒕𝒕𝒍𝒆 𝒈𝒂𝒎𝒃𝒍𝒊𝒏' 𝒊𝒔 𝒇𝒖𝒏 𝒘𝒉𝒆𝒏 𝒚𝒐𝒖'𝒓𝒆 𝒘𝒊𝒕𝒉 𝒎𝒆 (𝑰 𝒍𝒐𝒗𝒆 𝒊𝒕) 𝑹𝒖𝒔𝒔𝒊𝒂𝒏 𝒓𝒐𝒖𝒍𝒆𝒕𝒕𝒆 𝒊𝒔 𝒏𝒐𝒕 𝒕𝒉𝒆 𝒔𝒂𝒎𝒆 𝒘...