RANDEVU

18 6 0
                                    

Sabah kalktığımda içimde bugünün kötü geçeceğini hissediyordum,her zaman kötümser olmaya alışmıştım insanlar tarafından lakaplar takılmasına, zorbalığa alışmıştım ama içimdeki ses bugün daha kötü bir şey olucağını söylüyordu. Yaklaşık 5 dakika yatakta sınıf arkadaşlarımın bugün bana ne yapabileceğini düşündükten sonra yataktan kalkıp duş almak için banyoya gittim.Yaklaşık yarım saat sonra çıktığımda okula yetişmek için hızlıca okul formamı üstüme geçirmemle aşağıdan gelen yabancı  bir takım sesler duymaya başlamam bir oldu. Aşağıdan gelen seslere bakmak için kapımın oraya doğru yürüdüm tam kapıyı açıcakken kapının diğer tarafından birinin bunu engellediğini fark ettim. Sinirlenmeye başlıyordum eğer aşağıdaki Poyraz ve Eren ise benden çekecekleri vardı 2 yıl önceki yaptıkları şakayı yapmaları hiç hoş değildi. Ve gerçekten kendilerini bu kadar aptal olduklarını düşündürdükleri için utanıyordum. Birden kapının ardından tanıdık bir ses geldi.

-" Efendim sakın kapıyı açmayın!"dedi Araz endişe dolu bir sesle.

Normal bir insan belki Araz 'ın sesiyle gerilebilir ve ya korkabilirdi ama ben içinde bulunduğum durumda" Yine kim bana zarar vermek için geldi" diye düşünmekten başka birşey yapmıyordum. Çünkü artık alışmıştım. Mafya ağleminin başındaki lider BAHADIR KARA 'nın tek kız torununu kaçırmak isteyen çok kişi vardı. Ama her seferinde bir şeyi unutuyorlar ben Bahadır kara'nın tek kız torunu olabilirdim ama beni küçüklükten beri o yetiştiriyordu yani tehlike anında nasıl davranmam gerektiğini gayet iyi biliyordum ve kaçırıldığım her yerden sanki evden okula tek başıma gitmek istemişimde gidiyormuşum gibi elimi kolumu sallaya sallaya geri geliyordum.
Arkamdan gelen küçük bir ses beni düşünce aleminden ayırıp gerçek dünyaya getirmişti ve ben ancak yüzümün hayla kapıya dönük olduğunu fark ettim. Arkamı döndüğümde teni pamuk gibi beyaz yaklaşık 1.80 boylarında hafif uzun ve kahve rengi saçlara sahip bir çocuk gördüm. Benimle aynı yaşlarda duruyordu yüzünde anlam veremediğim bir ifade vardı ve koyu kahve gözleri öfke ve hırsla bana bakıyordu. Neden olduğunu bilmediğim bir şekilde sanki onu daha önce görmüş gibi hissediyordum. Bir süre sonra şaşırmadığımı görünce omzunu yasladığı  kitaplığımdan ayrılarak bana doğru birkaç adım attı . Tepki vermediğimi görünce ciğerlerine bıkınlık dolu bir nefes çekti ve konuşmaya başladı.

-" Eeee kim olduğumu ve ya neden burda olduğumu sormayacak mısın? "

-" Sormayacağım."

Kaşının tekini şaşkınlıkla kaldırarak konuşmaya başladığında dağılan dikkatimi tekrardan toplamayı başardım.

-" Neden küçük kız?"

-" Ben paşa keyfim ve kahyası istemedi ,ayrıca bana küçük kız deme hakkını sana kim veriyor yaşıtız bence. "

-" Ben 20 yaşındayım küçük kız."

-" Dedi pinokyo."

Söylediklerimle birkaç saniye affalayıp bana baka kaldı galiba cesaretimle onu şaşırtmıştım. Zaten büyükbabam 'ın bana ilk öğrettiği şeyde buydu "rakibini cesaretin ve laflarınla alt ediceksin" derdi . Tam konuşacaktı ki ondan önce davranıp ben konuşmaya başladım.

-" İyi hadi gönlün olsun kimsin sen neden buradasın?"

-" Küçük bir kıza göre çok iddialı konuşuyorsun."

-" Hayla soruma cevap alamadım." dedim sert bir şekilde sıkılmaya başladığı için cevap vermeye başladı.

-" Tamam... şu an kim olduğum seni ilgilendirmez."

-" Peki neden geldin?"

-" Seni kaçırmak için."

Birden kalınlaşan ses tonu sanki beni korkutmak istiyor gibiydi ama bilmediği bir şey vardı Gece öyle hemen herşeye korkan kızlardan değildi.
Oldukça alaylı bir ses tonnun konuşarak tepkisiz kalmiyacağımı gösterdim.

-" Aaaa sen şaka yapıyorsun ben de çay partisine geldin sanmıştım."

-" Gerçekten hakkında söylenenler doğruymuş."

Şaşkın bir ifadeyle tek kaşımı kaldırarak konuşmaya başladım.

-" Hakkımda ne söyleniyor muş?"

-"Diğer kızlar göre korkusuz bir kız olduğunu."

-" Kim söylediyse doğru söylemiş ben odama bir anda ışınlanan ve seni kaçırmaya geldim diyen kimseden korkmadım korkmayacamda."

-" Nasıl yani seni daha önce de mi kaçırmaya çalıştılar?"

-" İlk olduğunu mu sanmıştın?"

Yüzünde sahte bir üzüntü belirdiğinde birkaç saniye konuşmadı. Ardından konuşmaya başladığında yüzünde çocuksu bir ifade kondu.

-" Tüh bende biz ilk olucaz sanmıştım."

O an tam lafına karşılık vericekken aklımdan bir soru geçti " Biz derken?"
İşte tam o anda arkamdaki kapının açılmasıyla kafama sert bir cisimle vurulması bir oldu. Son bir kaç saniye bilincim kapanmadan hemen önce tanıdık bir ses duydum.

-" İyi iş çıkardın ortak."

GECE Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin