Narsist:
Bugün için teşekkür ederim, Shim Jaeyun.
(03.46)
Jake:
Teşekkür gerektirecek bir şey yok ortada, bizimkilerle buluşmayı iptal etmek zorunda kaldık ve seninle karşılaştım, kadar.
Narsist:
Neden iptal ettiniz?
Jake:
Önemli bir şey değil.
Son anda Jungwon'un antrenman saati değişti, Heeseung ise dışarı çıkmamak için bahane arıyordu zaten.
Riki'yi de biliyorsundur.
Narsist:
Bilmiyorum?..
Jake:
Sunoo söylemiştir diye düşünmüştüm.
Onu bu hale getiren o nasıl olsa.
Narsist:
Onun bir şey yaptığı yok Riki'ye.
Saçmalıyorsun.
Jake:
Riki'yle konuşmaya devam etmesi yaptığını gösterir.
Açık bir şekilde aralarında bir şey olamayacağını söylemesine rağmen mesajlaşmaya devam ediyor.
Narsist:
Sadece nazik davranmaya çalışıyor, hepsi bu.
Jake:
Bu yaptığı iyilik değil!
Artık bizimle bile görüşmek istemiyor.
Onu ne hâle soktuğunu görmüyor musun?
Narsist:
Bu Sunoo'nun suçu mu sence?
Sonunu düşünmeden hareket eden senin arkadaşın!
Madem bu hâle gelecekti neden kendisine şans vermeyecek birine bu şekilde itiraf etti aşkını?
Utandığı için mi?
Hiç sanmıyorum.
Arkadaşın kimin suçlu olduğunu emin ol ki çok iyi biliyor, ona sormayı dene.
Öyle olmasaydı adını gizleyip bir mesajla itiraf etmez, ve şans vermeyeceğini söylemesine rağmen konuşmaya devam etmezdi.
Jake:
O âşık, ne yapabilirim?!
Onu söküp çıkartayım mı kalbinden ve zihninden?
Ne yapabilirim?
Elimden bir şey gelmiyor, arkadaşımın gözümün önünde yıkılışını izliyorum!
Bambaşka biri oldu.
Artık ben bile tanıyamıyorum onu.
Narsist:
Ben de buna devam etmemesi gerektiğini düşünüyorum, Jaeyun.
Fakat Sunoo'nun hiçbir suçu yok.
Jake:
Var.
Konuşmayı kesebilir.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
ɴᴀʀᴄɪssɪsᴛ • ᴊᴀᴋᴇʜᴏᴏɴ
Romance"Emin ol, yaralarının beni hatırlatacağını bilsem seni dövmezdim." Jake hislerini bastırır ve hoşlandığı çocuğa o hisler hiç olmamış gibi ilk adımı atar lakin gerisin geri kaçmaya çalıştığında peşini bırakmayan bu oğlan bu yaptığından dolayı pişma...
