• VI. Bölüm •

38 10 40
                                    

...

~Yeni bölümmm~
~Bu bölüm içime sinmedi...~
~Yorum yazmayı unutmayınnnn...~
~Begenin oluy mu??? QMSMDKSMSL~
~İyi okumalarrr...~

____________________________________________________________

...


Bir adım geri gitti ikili. Yan taraftan gelen yangın ve dumanlar zaten etrafı sis bulutu haline gelmesine sebep olmuşken,bir de o sis bulutunun içine girmek istemediler. Ancak zaten girmek zorundalardı. O garip şeyler her yerdeydi çünkü. Hyunjin, dalmış olan Jeongin'in elini tutup koridor boyunca koşmaya başladı. Sürekli bir sağ, bir sol yapıyordu.
Nereye gittiklerini ikisi de bilmiyordu. Önlerine garip şeyin çıkması ile ikisi de durdu. Yavaşça geri adım attılar. Bir eli kılıç gibiydi, diğeri ise normal eldi. Korkutucuydu. Hyunjin Jeongin'in önün geçti hafiften. Sonuçta Jeongin daha gücünü kullanmasını bilmiyordu.

"Ne yapıyorsun?"

Jeongin ne olduğunu fark etmiş ve Hyunjin'e kızmıştı ama zaten şuan ki durum yüzünden bağırmadan konuştu.

"Seni koruyorum."

"Saçmalama Hyunjin, arka yol boş kaçsakya."

Jeongin bu sefer Hyunjin'in elini tutmuş arkasından sürüklüyordu. Biraz daha ilerleyip labirent gibi olan okulun içinde, daha çok kayboldular. Şuan ikisinin de kafası allak bullak olmuştu.

Jeongin kısa bir süre dışarıya baktı camdan.
Aklına anıları geldi bir anda. Daha önce yaşadığı. Bakmasaydı keşke, çünkü dalmış duruyordu. Yanında ona bağıran Hyunjin'i fark etmemişti...

...

On yaşındaki beden
yatağın arkasında saklanmış, eli ile kulaklarını kapatmıştı. Olabildiğince dışarıdan gelen
sesi duymamaya çalışıyordu. Bir kol tuttu onu ve kucağına aldı, annesi. Kadın koşarak, yangınların arasından ve camdan içeri girmete çalışan şeyleri umursamayarak çocuğun kafasını boynuna bastırdı, görmesin diye. Ardından onu camı olmayan küçük bir odaya, ondört yaşındaki abisinin yanına bıraktı. İki çocuk ta ağlarken anneleri son bir kez saçlarını öptü çocuklarının. Ardından kapıya yöneldi. Ardından çıktı,
kapıyı kilitledi.
Abisi çocuğun kulaklarını kapattı, ardından
gözlerini. Görmesini ya da duymasını
istemiyordu kardeşinin. Ancak ikiside ağlıyordu.
Çocuk kardeşinin kulağına, hıçkırıklarının arasından fısıldadı...

"Geçecek Jeongin. Her şey geçecek."

...

"Jeongin!"

Hyunjin'in onu sarsması ile kendine geldi Jeongin.

"Hm?" diye bir ses çıkarınca Hyunjin yanındaki çocuğa kısa bir süre sarıldı. Bir şey oldu zannetmişti. Transa girmiş gibi duruyordu çünkü. Kolunu tuttuğu gibi koşmaya başladılar, ancak yine önlerine çıkanla durmak zorunda kaldılar. Minho...

"Jeongin, Hyunjin! İki saattir sizi arıyorum benimle gelin!"

İkili önden yürüyen -koşan- Minho'yu takip etmeye başladı. Bir odaya girdiler kısa bir süre sonra. Oda, normal okula göre daha yeni görünüyordu. Camları yoktu, demir bir kapısı vardı. Beyaz duvarlar etrafta olan kahverengi masalar yüzünden kötü görünüyordu. İçeri girdiklerinde içeride birkaç kişi vardı. Felix, Jisung, Seungmin, Chan, Changbin ve diğerleri... İçeri geçtiler ve yerde olan minderlere oturdular.

ŞAFAK OKULU | •Hyunin√•Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin