İHANET

8 1 0
                                    

"Anne nerdesin?"
"Anne ses ver! Baba ,baba nerdesiniz  ses verin çok karanlık sizi göremiyorum. Anne. Baba"derin bir nefes alarak gördüğüm kabustan uyandım.  Kalkıp banyoya geçip her zamankinden daha uzun bir duş alıp banyodan  çıktım bugün evde olduğum için üstüme siyah bir eşofman takımı giydim . Tam odamdan çıkıp aşağıya inecekken telefonum çaldı. Telefonumu elime aldığımda ekranda gördüğüm kara haber yazısıyla dondum arayan amcamdı . Amcam beni nadir arardı o nadir aramalarında da bana sadece kötü haber verirdi . Zaten ne zaman kabus görsem illaki o gün kötü haber alırdım. Elimdeki telefonu ürkek çe alıp açtım.
"Alo"
"İlayda bu sefer haberler her zamankinden daha kötü abinin yanına  geç ikinize birden söyleyeyim ,ikinize ayrı ayrı söyleyecek gücü kendimde bulamıyorum"
"Tamam iki dakika bekle aşağıya ineyim" hızlı adımlarla aşağıya indim . Baran koltukta oturup kahve içiyordu.
"Abi amcam bize birşey söyleyecek miş!"dediğimde Baran oturduğu yerden kalkıp yanıma geldi
"Buyur amca seni dinliyoruz!"
"Çocuklar bu nasıl söylenir bilmiyorum ama. Aile düşmanlarımız dan birileri dün akşam anneniz ve babamızı öldürmüş" dediğinde telefonum elimden kayıp yere düştü ,ayaklarım beni artık taşıyamaz oldu. Ne demek annem öldü! Ne demek babam öldü !
Gözlerim kararmaya başladı ve sonrası karanlık

1 Ay sonraaa....

Annemle babamın ölümünün üzerinden bir ay geçmişti amcamın o gün verdiği kara haberden sonra bayılmıştım. Babamla annemin cenazesini Fransa'dan Türkiye'ye getirdik burada aile mezarlığında defnetdik.  Bu süreçte başsağlığı için gelenler oldu . Bugünde niçin geldiğinden haberim olmayan aile avukatimiz Arden  bey gelecekti .
Kapım tıklatılıp açıldı
"İlayda hanım Arden bey geldi."dedi Ayşe abla
"Tamam Ayşe abla geliyorum"dediğimde Ayşe abla başıyla onaylayıp odadan çıktı. Ben ise aynada son kez kendime baktıktan sonra aşağıya indim . Baranla Arden bey masada oturmuş beni bekliyorlardı yanlarına geçip oturdum
"Arden bey sizi buraya getiren nedir?"diye sorduğumda Arden bey tam ağzını açmış konuşacak Ken Baran ondan önce davranıp konuşmaya başladı
"Arden beyi ben çağırdım."
"Neden?"
"Miras için!"
"Ne? Ne mirası ?"
"Mirasları bölüşecegiz !"
"Niye?"
"Çünkü ben temelli Fransa'ya taşınacağım!" duyduklarım karşısında şok olmuştum konuşamadım. Baran konuşmaya devam etti;
"Türkiyedekiler senin olsun yurtdışındakiler de benim"hiçbirşey demedim sadece sustum . Arden beyin uzatdigi belgelerin hepsini imzaladım. Arden bey gitdikten sonra Baran
"Eşyalarımı toplatıp 2 saate gidiyorum!"yine sustum saatlerce oturduğum sandalyede oturdum . İçimden hiçbirşey yapmak gelmiyordu. Baran eşyalarını toplayıp arabaya koydurtmustu en son aşağıya indiğinde yüzüme bile bakmadan kapıya kadar gittiğinde sonunda konuşmaya başladım;
"Bana asla sırtını dönmeyeceğini söylemiştin! Bana yalan söyledin Baran! Sende beni terkedip gidiyorsun! Baran cevap versene neden susuyorsun? Konuşsana!"diye bağırdığımda bana döndü ama konuşmadı o konuşmadığında ben tekrar konuşmaya başladım
"Abi! Abi neden konuşmuyorsun?"dediğimde bana tekrar sırtını döndü ve kapıdan çıktı ben ise onun arkasından bağırmaya başladım
"Abiiiii korkuyorum! Beni bırakıp gitme ! Abiiiiiii"  beni dinlememişti bile arabasına binip gitti. Baran beni yapayalnız bırakıp gitti. Korkuyordum hemde çok korkuyordum  . Ağır adımlarla odama çıkıp kapıyı üstüme kilitledim . Ağlamaya başladım elime aldığım herşeyi kırıp döküyordum . Kapım çalıyordu ama açmıyordum . Baran da beni bu  hayata mahkum etmişti ondan artık nefret ediyordum. Halimin ne durumda olduğuna bakmadan yatağıma geçip uzandım. Baran'ı asla affetmeyecektim.
Uyku yavaş yavaş bedenimi ele geçiriyordu ve ben uykuya teslim oldum...

KÜÇÜK SPHAİ Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin