Aile ve iş arasında kalsaydınız seçiminiz ne olurdu?
Çoğunuz ailesini seçer belkide hepiniz ama ben işimi seçmiştim ben Ceylin Durmaz kafama bir şeyi koydum mu onu yapmadan ölmem pek sabırlı biri olduğum söylenemez. Gayet başarılı bir avukatım aynı zamanda... Oğuz'un sesiyle düşüncelerimden uzaklaştım "Hey, Ne oldu kızım düşüncelere dalmışsın ne düşünüyorsun öyle derin derin" sıçrayarak kafamı kaldırıp ona baktım "Hiç, son duruşmayı düşünüyordum" Oğuz'un yüzünde meraklı bir ifade belirdi ve bana doğru yaklaştı "Neden?" Diye sordu meraklı bir tavırla "Sen normalde duruşmaları düşünmezsin" ters test ona baktım "gerçekten mi?" Dermiş gibi. "Tamam kızım senin bütün hayatın işten ibaret olabilir ama..." derken sözünü kesip "Hiçte bile benim bütün hayatım işten ibaret falan değil" Oğuz bu dediğime şaşırmıştı "Emin misin Sen İşini Ailesini tercih eden birisin" yani aslında ona hak vermiyor değildim işim benim için çok önemliydi gerçekten hayatımın çok büyük parçasıydı hayatımda hiç kimse yoktu arkadaşlarım olduğu söylenemez bir Oğuz, Melisa, Nilay ve Enes vardı pek arkadaş canlısı biri olduğum söylenemez. Aslında ilk başta onlarlada arkadaş olmak bana sıcak bir fikir gibi gelmedi fakat bir süre sonra ısınmaya başladım. "Sen bu aralar biraz fazla ruhsuzsun" dedi Oğuz. "Ne ruhsuz mu?"
"Evet, yani ruhsuzdan kastım halsizsin. Noldu bir şey mi oldu?" Sessizdim, sessizliğim sebebi ise bir sorun olmasından dolayı değildi yani evet bir sorunum vardı ama sorunum hayatımın çok düz olmasıydı şimdi büyük ihtimalle bir avukatın hayatı nasıl macerasız ve düz olabilir ki diye düşünüyorsunuz ama o örnek benim işte sakatlıktan sonra hayatım çok değişti eskiden çok ünlü bir voleybolcuydum fakat bir gün hayatım kökünden değişti benim bütün hayatım voleybolda aslında küçüklüğümden beri avukat olmak istemiştim ama ailem izin vermemişti avukatlığın tekinsiz bir iş olduğunu düşünüyorlardı ve kendilerince başka sebepleride vardı bu yüzden beni 12-13 yaşlarında voleybola başlattılar 11. Sınıfa kadar oynadım fakat 16 Eylül 2015 yılında büyük bir sakatlık geçirdim ve voleybol hayatım son buldu sakatlığım yüzünden bütün arkadaşlarım bana sırtını döndüler fakat Nilay dışında onunla ilkokuldan beri arkadaşlık ve sakatlığımdan sonra bana sırtını dönmeyen tek kişi oydu hatta Tam tersi onunla daha yakınlaşmıştık. Oğuz, o benim en yakın erkek arkadaşımdı kendisiyle bu aralar bayağı yakınlaşmıştık ama gerçekten iyi bir arkadaştı. "Ne olduğunu anlatacak mısın yoksa ben mi araştırıp bulayım kızım söyle hangi pislik canını sıktı" göz devirip "Ya bir şey olduğu yok Oğuz sadece yorgunum o kadar hergün aynı gün sıkılıyorum değişiklik istiyorum anladın mı beni o kadar yani" Oğuz bana sorgular gibi baktı ardından pes edip "Tamam o zaman biraz değişiklik yapalım" anlamamıştım "Nasıl yani?" Diye sordum merakla "Ben Melisa'yı, Enes'i arayacağım onlarla beraber bar'a gideceğiz tamam mı biraz kafa bulalım" ters ters Oğuz'a baktım ve Oğuz sıkılgan bir nefes verdi "Anca hayatında böyle bir değişiklik yapabilirim hanım efendi elimden başkası gelmez" iç çektim ve "İyi tamam sende haklısın ama Nilay'ıda çağırıcam tamam mı?" Oğuz heyecanlı bir şekilde "Ooo iyi şu seksi olan mı tabi kızım bende onu söylücektim" kısık sesle bir kahkaha attım.⚖️
Oğuz, Nilay, Melisa, Enes ve ben Cemiyet bar adında bir barda oturduk. "Nasıl prenses hayatın daha güzel mi" dedi alayla Oğuz. "Neden ne sıkıntın var kuzum senin hayatla Allah Allah ne güzel çocukken hayal ettiğin gibi avukatsın işte" dedi Nilay, Nilay'ı dinlerken gözlerim Oğuz'a kaydı Nilay'a öyle bir bakıyordu ki Oğuz'u tanımasam Nilay'a aşık sanacaktım. Ardından Oğuz lafa atlayıp "Sıkılmış hanım efendi hayattan çok klasikmiş. Sen sıkılıyor musun hayattan güzelim?" Oğuz'un çapkınlıkları... Nilay göz devirip Oğuz'u hiç önemsemeden bana doğru "E iyi o zaman gel kafa dağıtalım ne bu halin kalk içicez siz geliyor musunuz" Melisa dünden rağzıymış gibi heyecanla "Evet evet ben geliyorum hadi sizde gelin Enes ortamı bozma bak" Enes göz devirdi ve "İyi tamam geliyorum" Oğuz zaten çoktan kalkmış Nilay'ın arkasına geçmişti ve konuşmaya çalışıyordu. Nilay, Melisa ve ben dans ediyorduk ve Enes kenarda oturmuş dertli dertli bira içiyordu Oğuz'sa bize katılmıştı bir süre sonra aramıza Enes'te katılmıştı ve çok eğlenmiştik. Yaklaşık 3.30 gibi bardan çıktık ayrıca hepimiz çok sarhoştuk, Enes arabayı sürmekte ısrar etti fakat hiç kimse kabul etmeyince bir süre sonra vazgeçti ardından Melisa taksi çağırdı aramızda en az sarhoş olan oydu arasından "Ben yürüyerek gidicem" Herkesin gözleri bana döndü ve Nilay "Kızım delirdin mi hayır taksiyle geliceksin çıldırtma beni" dedi ve ben ısrar ettim "ya zaten ev yakın hem yürürken biraz açılırım beni biliyorsunuz ben yürüyüş yaparsam açılıyorum" herkes bakıştı ardından Enes "Bence gitsin ne olucak yakın evi zaten ama bizi ara bir şey olursa" hemen Oğuz lafa atladı "Yok ben seni bırakmam delirdin mi olmaz" Melisa; "bence gitsin bir şey olursa arar" sonra Nilay ve Oğuz bakıştılar sonra Nilay " iyi tamam git ama haber vereceksin eve gidince bir şey olursada arayacaksın tamam mı?" Tamam anlamında kafamı salladım ve Nilay sorgulayan gözlerle "Söz ver" bıkkınlıkla iç çektim ve "söz tamam gidiyorum" deyip yola çıktım. 5 dakika yürüyüşün ardından sıkılıp kulaklıklarımı kulağıma taktım ve 'Not Allowed' açtım ve sosyal medyada gezinmeye başladım. Sonra koluma birinin çarptığını hissettim ve yüzüne baktım ve sarhoşluğun etkisiyle hemen adamı terslemeye başladım "Ne çarpıyorsun be terbiyesiz önüne baksana salak mısın kör" adamın yüzünü tam algılayamıyordum ama şaşkın bir şekilde yüzüme bakıyordu bir anda ard arda saydığım terslemelerime şaşırmış olmalıydı. Afallayarak "Ne? Anlamadım?" Diye sordu ve ben terslemeye devam ederek "Neyi anlamıyorsun çarptın bana kör müsün ne çarpıyorsun?" diye yüksek sesle bağırdım adamın şaşkınlığı arttı ardından yüzünü düzeltip kaşlarını çatarak "Ben mi çarptım sen çarptın Asıl sen kör müsün? Sanki bilerek çarptık ne çıkışıyorsun hemen?" Tam çıkışıcakken midem çok bulanmaya başladı ve başım döndü kendimi biran yere attım ve adam şaşkın bir şekilde bana bakarak "İyi misin? Noldu?" Diye sordu ama ben bunu bile zor duyuyordum bana doğru eğildi ve bir şeyler dedi ama ne dediğini duyamıyordum en son yere kustuğumu hatırlıyordum sonrası karanlıktı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Çarpışma
Ficción GeneralCeylin Durmaz ailesini terk etmiş 25 yaşındaki bir kız sakatlığı yüzünden voleybolu bırakıp hukuk okuyup ödüllü ve ünlü bir avukat olmuştur ardından bir katile avukatlık yapmaya başlar...