•letters2•

77 10 22
                                    

Selam Akutagawa-kun,

Açıkçası bu mektubu yazmaya yüzüm yok. Ama Dazai uyuyor ve bu gün olanları birisinin kaydetmesi lazım.

Biliyorum pek iletişimimiz olmadı seninle ama bir şekilde aşık oldum sana. Gerçekten çok özür dilerim.

Yine Dazai ile birlikte gitmiştik Ajansa. İçeri girmeden içerideki konuşmaları dinlemek istedik. Neden bilmiyorduk ama içimizden gelmişti. Naomi şöyle demişti "Akutagawa ile Chuuya sevgili olmuşlar ya ben cidden inanmazdım Akutagawa gibi birinin birini sevebileceğini" Kapıyı tutan elim titremeye başlamıştı. Gözlerim ise çoktan dolmuştu.

Sonra Ranpo'nun "Ben de Chuuya gibi birinin birine ruhsal olarak bağlanabileceğini düşünmezdim." Dediğini duyduktan sonra ikimizde de içeri girmek için olan enerji yok olmuştu. Geri gittik. Birkaç bira alıp tenha bir parka gittik. Biraz kafa dağıtalım demiştik.

Ne kadar içtiğimizi hatırlamıyorum. Ama sonra bir evde gözlerimizi açtık. Kimin eviydi neyin nesiydi bilmediğimiz için tedirgindik. Sonra odaya siz ikiniz girdiniz.  "Aha, Fukuzawa'nın kaçakları uyanmış." dedin. Ardından içeri  Mori-san girdi.

Bizi parkta gördüklerini, sarhoş olmamızı fırsat bilip esir aldıklarını, Fukuzawa'yla anlaşma yaptıktan sonra serbest bırakacağını söyledi. Aptaldık, biz en büyük aptallardık. Ajansı göz göre göre tehlikeye atmıştık.

Dazai benim kendimi suçlayacağımı biliyordu. Bunu engellemek için elleriyle ellerimi kavradı ve kendimi suçlamamamı söyledi. Chuuya bize bakıp "Yakında bir çiftimiz daha olucak, baksana Aku" O an sana Aku diyebilmeyi nasıl kıskandım anlayabileceğini sanmıyorum. İyi ki Dazai var, en azından o anlıyor.

Sen de buna karşılık "Bizim kadar iyi olamazlar" dedin ve onu kendine çektin. Gözümüzün önünde öpüşmeye başladınız. Dazai ile birlikte öldük o an biz. Bir süre sonra ayrıldınız ve birbirinize anlamlı anlamlı baktınız. O bakışların bize bakması için her şeyi verirdik.

Başka bir odaya gitmek için çıktınız. Yan taraftaki odadan gelen seslerin sonucu tutamadık ikimizde kendimizi. Zaten duymazdınız. Kendimizi ne diye tutsaydık ki?

Biz toparlandıktan sonra Mori-san içeri girdi. Ajansla alakası olmayan bir takım işler varmış. Bizim yapmamızı istiyormuş. Fukuzawa da kabul etmiş. Yani bir haftalığına mafyaya çalışacaktık. Yarın çalışmaya başlayacaktık.

Dazai geldiği gibi dış alıp yattı. Ben duştan sonra biraz ortalığı toparlayayım demiştim ki yazma işi bana kalmış. Neyse bu günlük benden bu kadar. Başka mektuplarda görüşmek üzere...

Dazai Osamu/Nakajima Atsushi

Letters from the couple/Soukoku_Shin SoukokuHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin