~36~

211 18 79
                                    

Duvardan destek alarak doğruldum o an.Hızlıca arkamı döndüm.Barkan'ın geniş omuzlarıyla karşılaştım aynı anda.Kafamı yüzüne doğru kaldırdım.Bedenlerimiz arasında yalnızca birkaç santim vardım.Öfkeyle suratına bakıyordum.

Yan taraftaki boşluktan atmaya çalıştım kendimi kapıya doğru.Göğüs kafesimin hemen sağ tarafından ittirdi beni.Yerdeki halıya takıldı sonra ayaklarım.Geriye doğru kalçamın üzerine düştüm.Çarpmanın etkisiyle canım acıdı.Hafif acı dolu bir inleme döküldü dudaklarımdan.

"Aptal ayı itekleyip durma lan.Yeter!" diye bağırdım tüm gücümle.Yüzüne baktım öfkeyle.Bakışları yumuşamıştı.

"Hafifçe ittirdim sadece , ağlama bebek gibi." dedi sakin bir sesle.

"Aynen hafifçe ittirdin o yüzden yerdeyim bak!" dedim öfkeyle.Hala yerdeydim kafamı kaldırmıştım adamın suratını görebilmek için.Kafasını yere doğru eğmiş yukarıdan bana doğru bakıyordu alaylı gözlerle.Kalkmama yardım etmek için elini uzattı bana ardından.Sağ elimle sertçe vurdum adamın koluna.Kolu sola doğru savruldu.

"Yardımını falan istemiyorum it herif." dedim.Sonradan tekrardan devam ettim konuşmaya.

"Ne istiyorsun lan benden?Çekil önümden de siktir olup gideyim." 

Bakışları tekrardan sertleşti.Hızlıca cevap verdi.

"Yok , gıcıklık sırası bende izin vermiyorum bir yere gitmene." dedi.

Benime alay ediyordu.Yarım ağız gülüyordu.Hızlıca ellerimden destek alıp ayağa kalktım.Bir anda kalkmanın etkisiyle gözlerim hafifçe kararmıştı.Kendime gelince tekrardan dikilidim önümdeki herifin karşısına.Üzerimde üstünlük kurmasına izin veremezdim.

Sertçe ittirdim göğsünden.Bu hareketi beklemediğinden birkaç adım savruldu geriye doğru

"Çekil kapının önünden." dedim sertçe.

Yüzüne öfke hakim oldu bir anda.Dudaklarını ısırdı sinirli bir şekilde.Ardından yüzüme bakarak güldü tekrardan.Cebinden anahtarlarını çıkardı.Kapının anahtar deliğine sokup hızlıca kilitledi kapıyı.Sonra evin anahtarlarını tekrardan cebine yerleştirdi.Öfke bedenimi ele geçirirken karşımdaki adamı öldürene kadar yumruklamak istemiştim.Tekrardan kapana kısılmıştım çünkü.Kaçacak alanım olması lazımdı.Eğer kaçamazsam hayatta kalamazdım.O gün de babam kapıyı böyle kilitleyip bayılana kadar beni dövmememiş miydi?Kaçamamıştım yine.Yine kaçamayacaktım.Gergince yutkundum

"Hadi şimdi çık bakalım." dedi.Sonra konuşmaya devam etti sinir bozucu sesiyle.

"Nasıl bir duyguymuş Bulut?İnsanı çileden çıkaracak kadar delirtmek?Kaç aydır bana bunu yaşatıyorsun işte.Sıra bende." deyip omzuyla sertçe ittirip yanımdan geçti.İçeriye doğru adımladı.

Ben ise hala kilitli kapıya bakıyordum.Korku tekrardan bedenimi ele geçiriyordu.Zihnimin tenha caddelerindeki karanlık düşünceler yaşadıkları inlerinden tek tek çıkıyorlardı.Kimisi zihnine gömer her acıyı sonra zihnini değiştirir yeni düşüncelerle , kimisi kalbine gömer ardından hissettiği duyguların yerine yenilerini koyar. Ben ruhuma gömmüştüm her acıyı o yüzden bir türlü söküp atamıyordum.Çünkü ruhum bendim.Ben kendimi çürütmüştüm.Asıl cesetler mezarlarda değildi.Acıyı ruhuna hapsetmek zorunda kalan insanların yürüdükleri yollarda , uyudukları yataklarda , ağladıkları tenhalardaydı.Her bir şeyi içime tek tek gömdüm her gece.Artık içimde gömecek mezar kalmadı diye yalvarıp duruyordum.Dolan mezarlardan cesetler taşmıştı , içimi kokutmuştu.Bir kere daha yutkundum gergince.Bedenim yoksunlukla dolmuştu.Derin bir nefes aldım.Hala koridordayken Barkan' a seslendim.

Kayboluşlar b×bHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin