~"Karım."

106 5 0
                                    

Bi anda telefonumun çalmasıyla uyandım.
Saat daha erkendi telefona kimin aradığına baktım Bora arıyordu.
Nasıl yani? Hala eve gelmemişmiydi?
Telefonun kapanmasıyla düşüncelerimden sıyrıldım ve telefonun ekranına baktım.
NE?! Tam 28 kere aramış saat 11.30'dan beri ve saat 12.00 tam yarım saattir 28 kere aramış!
Tam o anda telefonuma bir mesaj geldi
Kimden:Bora
-Yaşam belirtisi ver.
Kime:Bora
-yaşıyorum bay ukala sadece uykum ağır.
Kimden:Bora
-Artık bana bay ukala diyemezsin resmî olarak patronunum kapının önünde tam yarım saattir seni bekleyen bir araç var hazırlan ve şirkete gel.
NE?! Bora'nın asistanımıyım yani BEN BORA'NIN ASİSTANIMIYIM??!
Ne bu kamera şakası falan mı?
Hiç komik değilmiş.
Ayağı kalkıp camdan dışarı baktım gerçekten resmî bir araba beni bekliyordu.
Kalkıp hemen hızlı bir duş aldım ve elime gelen ilk elbiseyi üstüme geçirdim.

Kalkıp hemen hızlı bir duş aldım ve elime gelen ilk elbiseyi üstüme geçirdim

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

Hafif tonlarda abartısız bir makyaj yaptım. Ve saçlarımı serbest bırakıp aşağı indim.
Hemen sürücü arabadan inip kapıyı açtı sanki prensestim de bu adamda hizmetçim gibi hissettim iğrençti.
Arabaya bindim ve yola koyulduk.
Yaklaşık 20-25 dakika sonra oldukça lüks bir şirketin önünde durduk.
Şirketin o kadar çok katı vardı ki gökdelen gibiydi.
Arabadan inip bahçeye girdiğimde bahçedeki çalışan kızların çoğu bana imrenerek bakıyorlardı acaba Bora'nın karısı olduğumu biliyorlar mı?
Şirketin içine girdiğimde danışman kız hemen ayağı kalkıp bir kart verdi sanırım asansör kartıydı bu.
-Bora Bey'in odası 7. kat 126 numara efendim.
Oldukça güler yüzlü bir kızdı teşekkür edip asansöre bindim.
Demekki adım geçmişti çünkü hemen Bora'nın odasına yönlendirdi.
Asansör 7. kata geldiğinde durdu ve indim Bora'nın odası hemen asansörün yanındaydı kapısının dibinde de gene bir kız danışman vardı.
Kapısını çalmadan Bora'nın odasına girdim içerde orta yaşlarda bir adam heyecanla birşeyler anlatıyor Bora ise adamı tınlamıyordu. Bir anda Bora bana şaşkınlıkla bakıp yutkundu.
Bora bakınca yanındaki adamda ağzı açık bir şekilde bana baktı ayağa kalkıp yanıma geldi.
-Merhabalar efendim ben Ali Tunçer müsade ederseniz bu güzelliğin ismini öğrenmek çok isterim
Gülümseyip el uzattı Boraya baktım adama çok dik bakıyordu sanırım sevmiyordu.
Ali'nin elini sıkıp ismimi söyledim.
- Esincim ne olarak çalışıyorsun burada? (A)
Tam cevap verecektim ki arkadan gelen ses beni susturdu.
-Karım.
BORA BENİ KARISI OLARAK TANITMIŞTI!
Gözlerim fal taşı gibi açılırken Boraya döndüm.
-Buraya gel güzelim (B)
Bedenim benden emir almadan kendi kendine Bora'nın yanına gitti.
Noluyor bana??
Daha bunun şokunu atlatamamışken Bora belimden tutup kendine çekerek dizine oturmamı sağladı.
BORA'NIN KUCAĞINDAYIM!!!
-Esin benim karım yeni evlendik daha bir hafta bile olmadı Alicim. (B)
-Öyle mi asistan olarak mı başladı kimin asistanı? (A)
-Benim asistanım. (B)
Bora çok sert konuşuyordu ama ben daha olup bitenlere anlam verememiştim sadece mal gibi onlara bakıyordum.


~Bora Kayhan

Bu şirket sahibi olma işleri ne kadar zormuş ya bütün gece Mertle evraklardı dosyalardı derken kendimi eskiden babamın ama artık benim olan şirkette lüks bir odada buldum ve gram sevmediğim Ali denen sikiğim ultra mantıklı fikirlerini dinliyorum.
Ali aralıksız bir şekilde saçmalamaya devam ederken bi anda kapı açıldı ve içeriye Esin girdi.
O o çok çok garipti.
Yani garip derken şey çok çekiciydi.
Siyah bir elbise giymişti ve bu elbise resmen onun fiziği için yaratılmış gibi Esinin vücudunu kaplamıştı sanki onun için özenle yapılmış bir parçaydı bu.
Ben ondan gözlerimi alamazken Ali denen piç bir anda kalkıp Esine kendini tanıtmaya başladı orospu çocuğu.
-Merhabalar efendim ben Ali Tunçer müsade ederseniz bu güzelliğin ismini öğrenmek çok isterim.
Esin bana baktı sonra samimiyetsiz bir şekilde adamın elini sıkıp ismini söyledi.
-Esincim ne olarak çalışıyorsun burada? (A)
Esincim falan hayırdır? Noluyordu bu piç kurusuna Esine yürüyordu.
-Karım.
Karım dediğim an Esin gözlerini açıp bana baktı. Ali Esinin bacaklarına bakıyordu ama Esin fark etmemişti bu yüzden Esini yanıma çağırdım.
-Buraya gel güzelim.
Esin utanmış ve kızarmıştı bir robot gibi yanıma geldi.
Elimle belini kavradım o an sanki bütün vücudum ona aitmiş gibi hissettim çünkü elim belini tam olarak kavrayabiliyordu.
Belindeki elimle Esini kucağıma çekerek dizime oturmasını sağladım.
Esin dizime oturduğu an vücudu ısınmıştı.
Elbisesi fazla kısaydı ve kucağımdaydı pantolonum kalın olmadığı için bacaklarının ısısını hissedebiliyordum.
Ali'ye dönüp:
-Esin benim karım yeni evlendik daha bir hafta bile olmadı Alicim.
-Öyle mi asistan olarak mı başladı kimin asistanı? (A)
-benim asistanım. (B)
Esin kucağımda sessiz sakin otururken Ali denen lavuk Esini baştan aşağı süzdü.
-Hayırlı olsun Boracım çok şanlısın.
Esini dizimden kucağıma doğru iyice çektim.
-Şanslıyımdır.
Ali lavuğu ayagı kalktı ve elini uzattı.
Yerimden kalkmadan elini sıktım ve Ali odadan çıktı.
Esine baktım.
Hareket etmiyordu sanırım biraz fazla utanmıştı.
Boynu burnuma çok yakındı ve burnuma çok hoş bir koku geliyordu.
Esin kendine gelip kucağımdan kalktı.
-napıyosun?
-Oturuyorum güzelim sen ne yapıyorsun? (B)
-Ondan bahsetmiyorum ben. (E)
-Karım değil misin? (B)
Esin yine utanıp diyecek birşey bulamadı.
-Tamam tamam elbisen çok kısa ve bu Ali denen lavukta yavşağın teki sadece seni korudum.
-P-peki teşekkür ederim.(E)
Tam Esin kapıya yönelmişti ki arkasından konuşmaya başladım;
-Esin patronun olarak söylüyorum birdaha bu kadar kısa şeyler giyme.
-Sanane? (E)
-Patronun ve şirketin sahibi olarak konuşuyorum. (B)
Ağzını yayarak konuştu.
-Peki patroncum.
Gözlerini devirip arkasını döndü ve odadan çıktı.

~Senden nefret ediyorum!Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin