~Senden nefret ediyorum!

~Bora Kayhan

Gözlerimi çığlıklarla açtığımda ben yatakta kıyafetlerim yerdeydi ve çığlık sesinin sahibi Esindi.
Gözlerimi açıp ona döndüm ve yanağıma gelen tokat tamamen uyanmama sebep oldu.
-NAPTIK BİZ BORA?
-Esin
-NE BORA NE??
-Esin sen istedin.
-YALANCI SAPIK SENDEN NEFRET EDİYORUM BENDEN FAYDALANDIN SAPIKSIN ALLAH BELANI VERSİN KİM BİLİR BANA GELENE KADAR KAÇ KIZA BÖYLE YAPTIN OLANLARI BİLE HATIRLAMIYORUM.
Kaç kıza daha böyle yaptın derken?
Nasıl bir ima yapmıştı bana?
Gerçekten beni öyle biri olarak görüyordu.
Yazık.
-HATIRLAMIYORSUN ÇÜNKÜ APTAL GİBİ SAHROŞ OLDUN SIRF BENİMLE OYNAMAK İÇİN YAPMA DEDİĞİM ŞEYLERİ YAPTIN VE DÜN O HALİNLE APTAL GİBİ BİR BARIN ORTASINDA DANS EDİP DİKKATLERİ ÜZERİNE ÇEKTİN ESİN SONRADA BU SİKTİGİMİN ODASINDA BENİ ARZULADIĞINI SÖYLEYİP BENİ ÜMİTLENDİRDİN.
-N-ne?
Yataktan kalkıp Esin şaşkın bir şekilde bana bakarken yerdeki kıyafetleri alıp giydim ve Esin'i öylece bırakıp odadan çıktım.
Bana piç muamelesi yapmış ve yüzüme sapık demişti.
Oysaki herşey onun suçuydu.
Telefonum ve spor çantamı alıp evden çıktım.
Arabama binip tam 20 dakikada şirkete geldim.
Selam verip günaydın diyen kimseye aldırmadan odama çıktım elimdeki çantayı bi kenarı atıp kendim koltuğa yayıldım.
Esin bu gün işe gelirmiydi bilmiyorum ama yüzünü görmek bile istemiyordum.
2 saat kadar odada boş boş oturdum biraz aşağıya inmeye karar vermiştim ama kapı çaldı.
-gel.
Esin kafası eğik bir şekilde içeri girdi.
-Ortaklık için imzalaman gerekiyormuş.(E)
-Masaya bırak.(B)
-tamam bırakıyım Bora.(E)
-Patronun olduğumu hatırla ve şimdi çık.(B)
Kafasını kaldırıp masum bir şekilde yüzüme baktı.
-Ne bakıyorsun çık dedim. (B)
Bundan sonra herkese nasıl davranıyorsam onada öyle davranacaktım çünkü oda artık benim için herkesti.
Gözleri doldu ve odadan çıktı.
Üzülmüşmüydüm?
Evet belki biraz ama aşık olmaya başladığım birinin bana piç muamelesi yapması daha çok üzmüştü.
Ve evet benimde hislerim var bende üzülebiliyorum.
İmzalanacak şeyleri imzalayıp masaya bıraktım.
Kapımın önündeki sekreteri aradım.
-Aloo buyurunn Bora Beyy
-Tuğçe bana şekersiz bir kahve getir ve Esin'e söyle imzalanan dosyaları alsın.
-Tabiiii hemen Bora Bey
Çok sürmeden 4-5 dakika içinde kapı çaldı.
-gel.
Önce Esin girdi.
Sonra Tuğçe girdi ve elbisesinin göğüs dekoltesini bana göstermek için hafif eğilerek kahveyi masaya koydu.
Esin tiksinerek Tuğçeye bakıyordu.
-Sağol Tuğçecim.
-Ne demek Bora Bey.
-Esin sen ne duruyorsun orada dosyaları götür.(B)
-Peki.
Sesi titremişti.
Hemen arkasını dönüp odadan çıktı.
Bana bakan Tuğçeye baktım.
-Çıkabilirsin Tuğçe?
-Haa tamam efendimm.
Tuğçede odadan çıktıktan sonra kahveyi tek dikişte içtim ve fincan elimden yere düştü.
Kafam çok dağınıktı.
Esin'i üzmüştüm.
Ama o beni daha çok üzmüştü.
Yerdeki fincan kırıklarını toplamaya başladım ve biri elimi kesti.
Elim kanamaya başladı ama aldırmadan toplamaya devam ettim.
Topladığım kırıkları çöpe atıp kafamı masaya koydum.

" 3 saat sonra"

Çıkış saati gelmişti.
Çantayı alıp arabaya bindim Esin şirkette yoktu çoktan eve gitmişti.
Şimdi bende eve gidiyordum çünkü bilgisayarımı unutmuştum.
Sadece bilgisayarı alıp bir otele geçicektim onunla aynı yerde duramazdım.
Yaklaşık 15-20 dakika içinde eve geldim kapıyı anahtarla açıp içeri girdim.
Esin salonda yoktu.
Bilgisayarı almak için yatak odasına çıktım.
Esin oradaydı.
Yatakta yatıyordu ama kapı açılınca doğruldu.
Gözleri şişmişti çünkü ağlamıştı
Çok ağlamıştı.
Hüzünle bana bakan gözlerini umursamadan bilgisayarın olduğu çekmeceye yürüdüm.
Umursamadan dediğime bakmayın içim acıyor dudaklarını öpüp herşey için özür dilemek istiyordum ama çok kırılmıştım. Bunu benim değil onun yapması lazımdı.
Elimi yanındaki çekmeceye uzattım.
-Eline noldu? (E)
-Nolmuş? (B)
Elime baktım sabahki fincan olayı yüzünden elim çok kanamış ve kan elimde kurumuştu.
-Bişey olmadı. (B)
Kestirip atmaya çalıştım ama Esin kalkıp elimi tuttu.
-Elin mikrop kapıcak nasıl yaptın bilmiyorum ama böyle kalmasın. (E)
-Bir sapığı ne zamandan beri düşünüyorsun? (B)
-Bora (E)
-Evet ben sapığın tekiyim sabahki yaptığın piç muameleside aklıma geldi bak benim gibi piç ve sapık birini düşünme. (B)
Bilgisayarı alıp kapıdan çıktım.
Çıkış kapısına giderken arkamdan gelip birşeyler söyledi.
-Bora ben öyle demek istemedim özür dile-
Kapıyı suratına kapatıp kapıdan çıktım.
Arabaya bindim ve geceyi geçirmek için otellerimizden bizim eve en uzak olanına gittim.