02 - tanıdık sima

140 15 14
                                    

02

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

02. 𝐓𝐀𝐍𝐈𝐃𝐈𝐊 𝐒𝐈𝐌𝐀
𝒆𝒑𝒊𝒔𝒐𝒅𝒆 𝒕𝒘𝒐

Baş ucunda ki kıpırdama gözlerini aniden açmasına neden olmuş olacak ki korkuyla geriye doğru sıçradı genç kız. Hemen ardından gözleri fal taşı gibi büyümüştü.

Onu kontrole gelen hemşire endişeyle kıza; "İyi misin?" Diye sordu. Kızsa şaşkınca etrafına bakınıyordu. Nerede olduğunu yeni yeni kavramaya başlamıştı. Küçük bir hastane odasının içindeydi. Üzerinde hastane kıyafetleri vardı ve etraf kesinlikle klasik bir hastane odası gibi kokuyordu.

Myra şaşkınca hemşireye doğru döndü. Gözleri endişe kırıntılarıyla dolup taşmıştı. Dalgalı saçları ve esmer bir teni vardı kadının. Dudaklarını birbirine bastırmış sükunetle kızın sakinleşmesini bekliyordu.

"Seni tanıyor muyum?" Diye sordu usulca. Onu tanıdığına emindi fakat ne kadar düşünürse düşünsün bir türlü kim olduğunu çıkartamıyordu myra.

Aslına bakılırsa hemşire onu çok yakından tanıyordu ama kızın şu an için bundan haberi yoktu.

Melissa McCall birkaç saniye için duraksayarak içine doğan şaşkınlığı dışına vurmamaya özen gösterdi ve dudağını gergince dişlerinin arasına aldı.

Tam olarak yanında duran ve kendisine tatlı tatlı bakmaya devam eden kızın kendisini tanımama gibi bir ihtimali olamazdı. Çünkü onlar birbirlerini uzun süredir tanıyorlardı. Aile dememiz yerinde bir tabir bile olabilirdi.

Myra'nın bakışlarında öylesine garip bir ifade vardı ki düşüncelerini dışına vurmanın iyi bir seçenek olmadığının farkında olarak gülümsedi kadın.

"Adın myra öyle değil mi?" Diye sordu. Şimdilik kıza onu tanıdığını söylemeyecekti çünkü söylediği takdirde ne gibi sonuçlarla karşı karşıya geleceğini tahmin etmekte zorlanıyordu.

Myra mırıldanarak, "Evet." Cevabını verdi. Gözlerinde ki meraklı ifade yerini korumaya devam ediyordu.

"Eminim ki soracağın çok fazla şey vardır," dedi tereddütle melissa. Myra'nın sözlerinden rahatsızlık duymasını istememişti nedense, bu sebeple de elinden geldiğince kıza karşı hassas davranmaya karar vermişti. "Şimdilik sorularını arka plana at. İyileşene kadar zihnini temiz tutmalıyız olur mu?" Diye sakince rica etti.

Myra aklının her tarafında gezinen karmaşık hislerden kurtulmaya çalışırken tanıdık olduğuna emin olduğu kadının sorusunu samimiyetle cevapladı, "Olur, sorun yok." Aslında büyük bir sorun vardı ama şu an da Melissa için onları görmezden gelmeyi deneyebilirdi.

Melissa kafasını hafifçe yana eğerek, "Herhangi bir ağrın sızın var mı?" Diye sordu. Her doktorun, hastasıyla konuştuğu gibi o da myra ile konuşuyordu. En azından annesi ve babası gelene dek bunu sürdürecekti.

Perdida | stiles stilinskiHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin