3.Bölüm)Bu benim kaderim

54 13 13
                                    


[🎧Öyle kolay aşık olmam~ Canozan,Damla Eker🖇️]

Nefes Vural...

Okuldan hastalık bahanesi ile 3 gün izin almıştım ama hafta sonu olan derse gitmem lazımdı.Ege'yi görmekten korkuyordum, çocuğa önce çıkışmıştım sonrada yan apartmanımda olduğunu öğrenmiştim.3 gün içinde bizim eve gelip beni sormadı belkide beni görmedi belkide beni umursamadı.Büyük ihtimalle umursamadı diye düşündüm çünkü beni gördüğünden emindim.Hem bir insan neden ona bağırıp çağıran bir insanı umursasın ki?

Odamda yatakta sırt üstü uzanmış dört dönerken kucağıma siyah bir top geldi.Bu teyzemin -oldukça tüylü- kedisi Misha.Yatakta doğrulup sırtımı duvara verdim ve Misha'nın kucağımda top olup uymasına izin verdim. Kısa bir süre sonra telefonuma bir bildirim geldi "Nefes Vural 12/B sınıfında etüt dersine girecektir." sinirle mırıldandım ve yataktan kalkıp dolabıma ilerledim.

    Dolabımdan baggy model açık mavi bir pantolon aldım.Üstüme siyah bir sweat ceket ve beyaz düz bir tişört aldım.Aynada kıyafetlerimin nasıl durduğuna baktıktan sonra makyaj yapmaya çok üşendiğim için sadece güneş kremi sürdüm.Saçlarımı iki yanımdan örmüştüm.Gri küçük sırt çantama defterleri doldurup dış kapının önüne geldim.Teyzem erken saatte işe gittiği için evde tektim.Beyaz spor ayakkabılarımı aldım ve kendimi dışarıya attım.

    Bu gün otobüse binmek yerine metro kullanma kararı almıştım.Şansıma çok dolu değildi,ortalama olarak bakıldığında metroyu otobüslere göre daha az yaşlı kullanıyordu.

                                                                                  ☆

    Okula varınca 12/B sınıfını aramaya koyuldum.Okula sadece iki gün gelerek aptallık etmiştim.Kendimle atışmaya başlamıştım "Tamam,çocuğa fazla çıkışmış olabilirsin ama sencede sadece bir çocuk yüzünden yeni geldiğin okula gitmemek mi!İyi misin sen?Okulu daha düzgünce bilmiyorsun öğretmenlerde kötü bir izlenim bıraktın!"içimden kendimle atışırken bir yandan oflayarak yürüyordum.Sınıfı bulunca çok dolu olmadığını fark ettim.Doğal olarak geçerli bir sebebi olmayan bir lise son öğrencisi derslerini aksatmak istemezdi.Bu sınıfta sıraların ikili olduğunu görünce içimi tekrardan bir sıkıntı kapladı.Sınıf dolu değildi ama gelen herkes tek başına oturmak istiyor olacakki bütün sıralar doluydu.

Oturabileceğim uygun bir yer ararken bir kız bileğimden tutarak beni yanına çekti.Kendimi çok hızlı bir şekilde bir sırada otururken buldum.Beni çeken kızın boyu ile armada ortalama 6-7cm vardı.Dış görünüşü olarak esmerdi ve uzun kahverengi saçları,saçları ile eşleşen kahverengi gözleri vardı.Kız sorgulayıcı bakışlarımı anlamış olacakki konuşmaya başladı "Selam,evet seni ani bir hareketle yanıma çektim.Gerçekten çok özür dilerim.Bu arada adım Ahu...Ahu Ersan." konuşmasını bitirdikten sonra bana kocaman bir gülümseme sundu.Pozitif ve eğlenceli bir kıza benziyordu.Vakit kaybetmeden bende kendimi tanıttım "Soru değil.Bende-" lafımı kesip benim yerime devam etti."Evet,ve sende Nefes Vural'sın" yüzümdeki gülümseme bir anlık kayboldu ama daha sonra bunu fark edip hemen toparladım."Demek dedikodular çabuk yayılmış." yüzündeki gülümsemenin hafifçe solduğunu gördüm ve üzgün bir sesle konuşmaya başladı "Evet,özür dilerim bunu yüzüne vurmak istememiştim." panikle konuşmaya başladım "Hayır!Sorun yok bunlara alışığım zaten!" yüzündeki gülümseme tekrar büyüyünce rahatladım.

Defterlerimi çıkarmak için çantama dönmüştüm.Kafamı kaldırdığımda sınıfa Ege'nin girdiğini gördüm."Ne!Aynı sınıfa mı denk geldik!" içimden kendimle atışıyordum.Egeye baktığımda beni gördüğünü ama yanımdan hızlıca geçip arka sıralardan birine oturduğunu fark ettim.Bakışlarımı Ahuya çevirdim ve konuşmaya başladım "Bu şans mı yoksa şanssızlık mı?" anlamadığını ifade edercesine bana baktı."Ege'yi diyorum nasıl aynı sınıfa denk gelebiliriz ki!" hafifçe kıkırdadı ben ise daha da sinir oldum "Bu çok normal." diyerek söze başladı, bende anlamadığımı belirtmek için ellerimi iki yan açıp gözlerimi büyüttüm.Tekrar dudaklarını aralayıp konuşmaya başladı "Yani şunu demek istiyorum, bu okulda her kademe için sadece bir tane etüt odası olur."ardından gülmeye devam etti."Gülmesene kızım" diyerek onu hafifçe dürttüm.

Adını bilmediğim,sarı saçlı -saçlarının boya olduğu çok belli,neredeyse dibi gelmiş- ,kahverengi gözlü bir hoca girdi.Üzerinde lila renginde bir gömlek, altında ise siyah renk bir pantolon vardı.Orta kilolu bir kadındı.Boynundaki isim kartında adının Ezgi olduğu yazıyordu. "Ezgi Akçal" diye içimden tekrar ettim.Ezgi hoca "Otura bilirsiniz çocuklar." dedi ve hep birlikte yerlerimize oturduk.
     Ders edebiyattı, deftere eksik olduğum yerlerdeki konuları yazıyordum.Bazen gözüm arka sıralardaki Ege'ye kayıyordu.Bazen onunda bana baktığı anları yakalıyordum.

                                                                              ☆

    Dersler bitmişti; iki edebiyat,bir fizik ve iki tane matematik dersi görmüştük.Kitaplarımın bazılarını dolabıma koymak için ilerliyordum.Yürürken önüme biri geçti.Gözlerimi devirdim, yanından geçip dolabıma ulaşacakken tekrar öneme geçti.Kafamı kaldırıp onunla göz teması kurdum, o da dinleyeceğimden emin olduktan sonra konuşmaya başladı "Yan apartmanımda mı oturuyorsun?" tekrar göz devirdim. "Evet!Ne olmuş yani?" Ben göz temasını kesmiştim ama sırıttığını anlaya biliyordum."Sadece komşu olduğumuzu öğrendiğin için üç gün boyunca okula gelmedin!" tekrar ona baktığımda artık gülümsemiyordu.Bende suratımı astım.Kısa bir süre o şekilde durduktan sonra Ahu yanımıza geldi "Selam!Ne yapıyorsunuz?" ona döndüm "Hiç." diyerek cevap verdim.Omzuyla koluma vurdu ve neşeyle konuşmaya başladı "Hadi ama Nefes!Ege iyi çocuktur.Bence arkadaş olabilirsiniz." ardından göz kırparak yanımızdan ayrıldı.Ege,Ahu gittikten sonra aramızdaki boy farkını eşitlemek için eğildi ve tekrar konuşmaya başladı "Eeeeeee,ne diyorsun?" gözlerimi onunkilerle buluşturdum. "Tamam,bir deneyelim o zaman." ardından elimdeki kitapları gösterdim, başını anladığını belirtircesine salladı ve yolu açtı.

    Evlerimiz aynı yerde olduğu için, aynı otobüse binecektik.Çantamdan kartımı çıkararak beklemeye koyuldum.Sıra bana geldiğinde kartı okutmak için ekrana gösterdim. Makineden "Yetersiz bakiye" diye bir ses çıktı.Ege beni kenara çekip ikimiz içinde kartını okuttu, bense utancımdan yerin dibine girmek üzereydim.Oturacak boş koltuk olduğunu fark edince rahatladım.Koltuklara yerleştiğimizde Ege kulağıma eğilip "Sorun yok." dedi.Hemen çantamdan aynamı çıkarıp yüzümü kontrol ettim.Yanaklarım kızarmıştı.Ama bunu fark etmem dahada utanmama neden oldu.Yüzümü çantama gömerken Ege sırtıma vuruyor bir yandanda kıkırdıyordu."Gülmesene!"diyerek dirseğimle koluna vurdum.

"Gülmesene!"diyerek dirseğimle koluna vurdum

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
-Karşı Komşum☆-Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin