Ep:5/ İlk sabah

100 16 56
                                    

Gözlerimi tuhaf bir enerji patlaması ile açmıştım

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.


Gözlerimi tuhaf bir enerji patlaması ile açmıştım. Hayatımda hiç bu kadar enerjik hissetim mi bilmiyorum bile.

Etrafıma baktığımda köşede koltukta uyuyan Jake'i gördüm. Üzerindeki örtü tamamen yerdeydi. Dağılmış saçları ve kedi gibi büzülüp uyuması gözüme çok sevimli gelmişti. Yataktan kalkmış yanına gidip yerden örtüyü alıp üzerini örtmüştüm. Bir süre daha yüzüne baktım, ona çok mu kaba davranmıştım ama o her şekilde bana iyi davrandı. Ben ona ne kadar soğuk davransam da itiraz etsem de o hep inandı. Bencillik ettim tabi aptallıkta. Belki bu saaten sonra bende onu sevicem, onu sevmem gerekiyor. O benim eşim, ne kadar hâlâ kabul edemesem de. Akışına bırakıp ona iyi davranmalıyım. En azından sinirli ve  kompleksi bir eşi olmadığı için sevinsin.

Elim titreyerek boynuma dokundum. Elime gelen kabartılı yara ile bir süre aklıma ısırığı geldi. O an ki duygular resmen ölümle eşitti benim için, gerçi vampirler zaten ölümsüz değiller mi? O zaman bende o an öldüm mü...

" Gözlerine beni izlemeyi tercih ettiği için teşekkür ederim. Tüm güzellikleriyle sadece bana bakıyorlar." Bir anda gözlerini açması ile korkmuş istemeden geriye sendelemiştim. Ne kadar romantik konuşmuştu. Sanırım onun doğası bu, naif olmak.

" Madem uyanıktın, neden haber vermiyorsun." Korkudan kızıyordum, Aslında hoşuma gitmişti, şair gibi konuşmuştu.

" Belki günaydın öpücüğü verirsin diye bekledim güzel eşim. "

" Eşin olmam şuanda senden hoşlanıyorum anlamına gelmiyor." Hani nazik olacaktım. Tutamayacağım sözler vermeye bayılıyorum resmen.

" Peki madem öyle olsun, nasılsın ağrın var mı? " Bozulmuştu, aferin sana Soojin aptallıkta bir numarasın.

" Yok, aksine fazlası var çok enerjik hissediyorum. " Tuhaf olan şey de buydu zaten. Buraya geldiğim ilk zamandan beri buranın havası bütün enerjimi sömürmesiydi. Şimdi ise sanki etrafım çiçek bahçesi gibi içime ısıtıyordu, enerji veriyordu burası bana.

" Daha güzel, hadi bir şeyler yiyelim." Koltuktan kalkmıştı ve karşıma dikilip bir süre gözlerime bakmış sonra ise gülümsemişti.

" Sen ne kadar şuandaki beni sevmesende ben seni seviyorum Soojin." Kalbim, ne oluyor ona vücudumda kan yokken bu kadar pompalaması normal mi?

Odadan çıktığında bir süre hâlâ o şekildedir bekledim sonra ise bende odadan çıktım. Kaldığınız bu şatoyu bilmiyordum doğrusu ve Jake çoktan ortadan kaybolmuştu. Ben nasıl bulucam mutfağı? Ya da nerde yemek yiyorlarsa o yeri. Belkide yemekten kastı kan dı?

Yavaşça bir süre koridorda yürüdüm belki bir umut koku felan alır yönümü bulurum diye, resmen köpek gibi kokluyorum etrafı.

" Ne o kedicik süt mü döktün! Pençelerin nerde senin. " Bir anda ortaya çıkan Heeseung ile yerimde sıçramış sonra ise dik dik ona bakmıştım.

" Çok istersen çıkartabilirim dikkat et Geyik! Av olan sensin." Geyik dediğim anda yüzü düşmüştü.

" Geyik demesen olmaz mı! Diğerli benimle dalga geçiyor. " Bir anda isyan edişini görünce kahkaha atmıştım. Çocuk gibi.

" Tch! Olmaz, o zaman işin eğlencesi kalmıyor geyikçik." Ölümcül bakışlarını tekrar bana çevirdiğinde bende ona aynı şekilde baktım.

" Ne yapıyorsun sen burda koridorun ortasında?" Doğru ya ben mutfağı arıyordum.

" Mutfak nerde bilmiyorum. Jake beni bırakıp gitti." Bu konuda ne tepki vermem gerek bilmiyordum. Beni sevdiğini söyleyip gitmişti, bir yandan beni sevindirirken bir yandan da beni bırakıp gitmesi üzmüştü. Belki de utandı...

" Jake seni bıraktı mı? Bize yanından ayrılmayancağını söylemişti? Bir şey mi oldu?" Ne yani, yana onun bana beni sevdiğini söyleyip gitti dersem şimdi dalga geçersin.

" Sanane! Bir şey mi olması gerek belki canı gitmek istedi yani olamaz mı? Belki işi vardı ya da dalgınlığıa gelmişte olabilir. Belki de unuttu öyle bir şey dediğini. Yada eşi olduğumu unutmuş da olabilir-"

" Dur dur dur, siz iki arkadaş ne çenesi düşüksünüz böyle, susmak bilmiyor musunuz? Hem eşi olduğumu mu? Sen rolüne hızlı girdin bakıyordum da. Hoşuna gitti demi? Tabi gider Jake yakışıklı, centilmen, naif bir vampirdir. Onun eşi olduğun için sevinmelisin onun talibi çoktur." Ne talibi ya, onun eşi benim ben! Ben seçildim. Başkası olsa ne yazar!

" Ne diyorsun sen ya? Ne talibi? Kimse bana talip felan demedi. Sadece benim olabileceğimi söyledi."

" Hop hop hop kızma kedicik şaka yaptım. Ne o baya kıskandın bakıyorum da?"

" Bende bakıyordum da senden iyi geyik yahnisi olur!" Yüzünü ekşitmiş sonra ise arkama bakarak gülümsemişti.

" A Jake, Eşini unutmuşsun. Seni arıyor du." Arkamı dönmüş Jake' i görünce sevinmiştim doğrusu.

" Yalan söyleme mutfağı atıyordum bir kere." Heeseung'a ölümcül bakışlarımı attıktan sonra tekrar normal şekilde Jake'e dönmüştüm.

" Ben üzgünüm Soojin, şey bir an unuttum senin buraları bilmediğini." Neden yavru köpecik gibi bu, sevimli...

" Sorun yok kendim bulmaya çalışıyordum." Ne saçma yalan, yakınan kimdi acaba!

" Hadi gidelim, bir şeyler hazırlandım." Kolumu tutmuştu sonra ise bir anda ışınlanmıştık. Bir türlü şu ışınlanma olayına alışamıyorum. Her seferinde farklı bir duygu oluyor içimde.

Etrafıma baktığımda kocaman bir mutfak'tı burası. İki duvar boyunca dolapları olan anlamdıramadığım bir sürü alet edavat bulunan bir yerdi. Köşede ki masada bir kaç yemek görünce mutlu oldum. Onlar da mı insan yemekleri yiyor?

" Tarifleri Cheonsa'dan aldım. Pek yemek yapmayı beceremem en pratik ve hızlı ne varsa onları yaptım. Biz genelde pek yemek yemeyiz, zamanla sende fark edersin ama şimdi ilk sabahımız ve güzel bir kahvaltı yapmak istedim." Fazlasıyla düşünceli, istediğim türden bir erkek.

Ne kadar anlayışlı ve beni sevmeye açık.

" Seni sevdiğimi bu sabah söylediğimi hatırlıyorum." Dediği şey ile utanmıştım. Doğru ya o benim zihnimi okuyabiliyor.

" E hadi soğumasın, soğuyunca iyi olmuyor muş."

___________________________________________

Naber beybilerim

Nasılsınız.

Yaz geliyor ben çok mutluyum. Wuhuu

Biraz yorgun ve stresli olsamda iyiyim

Neyse

Ehem

💞Seviliyorsunuz💞

 Love Bite/ Jake Sim Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin