𝑫𝒓𝒖𝒈

228 24 50
                                    

Yazım yanlışı ve mantık hataları olabilir anlamadığınız yeri sorabilirsiniz
_
_
_
_
_

Melissa Vargas

Pencereden gözüme düşen gün ışığı ile elimle gözlerimi ovuşturarak açtığımda, yanı başımda hala onun oturduğunu görmemle şaşkın şekilde yüzüne baktım.

"Sen gece hiç uyumadın mı?"

"Tch, Seni izledim"

"Ne münasebet?!"

Şaşkınlıkla karışık elimde olmadan sesimi yükselttiğimde, kahkaha atmaya başladı.

"Saçmalama tabii ki uyudum, bende bir insanım"

"Sadece sabah tekrar görevimin başına geldim"

"Hmm, anladım"

Yerimden kalkarak banyoya gittim ve rutin işleri halledip merdivenlerden aşağıya inmeye başladım.

Ve tabii ki o da peşimden geliyordu...

Kahvaltı hazırlamak için mutfağa geçtiğimde, önce dolabın kapağını açarak neler yapabileceğime baktım ve bir kaç malzeme çıkartıp tezgaha bıraktım.

Dolabın kapağını kapattığımda korumama doğru kısa bir bakış attım.

Tezgaha yaslanmış beni dikizliyordu.

Ocağın altını yakarak tavayı ısınmaya bıraktığımda bir kaseye yumurtaları kırmaya başladım.

Kabukları çöpe atınca kaseyi tezgahtan alarak içindeki yumurtaları ocaktaki tavaya döktüm.

Kaseyi kenara bıraktığımda, sıra sebzeleri doğramaya gelmişti.

Onları yıkayıp tezgahın üstüne bıraktığımda doğrama tahtasını alarak bıçağın olduğu çekmeceyi açtım.

Bıçağı ordan hızla alıp doğrama tahtasının üzerine bıraktığımda elimi çekerek çekmeceyi kapattım.

Bu beni her seferinde zorluyordu fakat şu an tek değildim, ama içimdeki dürtüye engel olamıyordum.

Şuan bu bıçakla sebzeleri doğramaya değil kendime dokunmaya ihtiyacım vardı.

Nefesim düzensizleşirken keskin yüzeyini tenimde hissetmek ve akan kanımı görmek istediğimde, kontrol altında tutmaya çalıştığım dürtüler yüzünden bıçağı tutan elim titredi.

"Bırak ben halledeyim"

Sesin sahibine döndüğümde bana doğru yaklaşarak bıçağı elimden aldı.

"Buna gerek yok, ben yapabilirim"

İtiraz etmek için elindeki bıçağa uzandığımda derin bir nefes alarak bıçağı benden uzaklaştırdı.

"Bak Melissa kaçıncı kez söylediğimi bilmiyorum ama benim görevim seni tehlike arz edebilecek şeylerden yani kendinden korumak, o yüzden bırak halledeyim"

Toparlanmaya çalışarak onaylayıp izin verdiğimde geri çekilerek ona alan yarattım.

Bu sefer ben onun az önce yaslandığı yere yaslandım ve nefesimi düzenlemeye çalışarak onu izlemeye başladım.

Sebzeleri sanki onlara işkence çektirmek istercesine hızlı bir şekilde bıçağı bastırarak doğruyordu.

"Gözlerini bıçaktan çek"

Dediği şeyle başımı yere eğerek bakmamaya çalıştım.

Bıçağı değil onu süzmek istediğimde bu sefer başımı omuzuma yatırarak boylu boyunca onu incelemeye başladım

𝒆𝒄𝒔𝒕𝒂𝒄𝒚Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin