Yazım yanlışı ve mantık hataları olabilir anlamadığınız yeri sorabilirsiniz
_
_
_
_
_Melissa Vargas
Oyun bittiğinde üzerimizdeki eşyaları çıkartmak için kulübeye döndük ve yelekleri çıkartmaya başladık.
Yeleği askılığa asmak için oraya yaklaşırken kenardaki askılıkta olan deri ceketin cebinden gözüken parlak metal dikkatimi çekince önce etrafıma bakındım.
Herkesin işinde olduğunu görünce izlenmemenin verdiği rahatlıkla hızlı bir şekilde yeleğimi asarak cekete yaklaştım.
Tahmin ettiğim gibi bir çakı olduğunu anlayınca aklıma gelen düşünceler ile dudaklarımı ıslattım.
Önüme dönerek geri geri yürüyüp cekete yaklaştığımda, tekrardan gözlerimi odada gezdirdim.
İzlenmediğime tamamen emin olduktan sonra ani bir haraketle çakıyı ordan alarak cebime attığımda tam derin bir nefes verecekken Hilal'in sesiyle irkilerek ordan bir kaç adım uzaklaştım ve korumama doğru yaklaştım.
"Bir şeyler yemeye gidelim mi, yakınlarda bildiğim bir resturant var"
Herkes onaylayarak çıkmaya başladığında ne olduğunu anlamaya çalışıyorken bir taraftanda cebimdeki bıçağı hayal ediyordum.
Korumamın sesiyle düşüncelerimden kurtularak ona döndüğümde bana bakarak sormuştu,
"Yemek yemek ister misin?"
"Hm hm"
gerginliğim yüzünden konuşabileceğimi sanmıyordum bu yüzden mırıldanmakla yetindim.
"Ebrar gelmiyor musunuz?"
Duyduğumuz sesle ikimizde kapıya doğru dönünce Ebrar'ın elimi tutmasıyla şaşırsamda bir şey demeyerek beni götürmesine izin verdim.
"Geliyoruz"
Arabasına geldiğimizde diğerleri yola çıkmıştı bile.
Yerlerimize geçtiğimizde arabayı çalıştırmasıyla belli olup olmadığına bakmak için bakışlarımı cebime çevirdim.
Neyse ki belli olmuyordu.
Yola çıktığımızda bunaldığım için elimi yelpaze misali yüzüme doğru sallamaya başladım.
"Camı açar mısın?"
Cevap vermeden direkt olarak açtığında derin bir nefes aldım.
"Bir sorun mu var?"
"Melissa?"
"Hı? Ha yok her şey yolunda"
Aklımda dolaşan seslerden ve durumdan kurtulmak için konuyu çevirdim.
"Beni dışarı çıkattığın için teşekkür ederim"
Gülümsedi,
"Rica ederim"
Kısa bir yolculuğun ardından ormanın içinde tatlı bir resturanta geldiğimizi gördüm.
Yok denilecek kadar az kişi vardı fakat sıcak ve samimi gözüküyordu.
Dışarıdaki masalardan birine geçtiğimizde herkesin oturup menüyle ilgilenmeye başladı.
İçeride bir lavabo olduğunu görünce anında yanımdaki korumama döndüm.
"Ben lavaboya gideceğim"
"Tamam gidelim"
"Yok, yani ben gideyim"
