𝐶𝑟𝑦

235 23 29
                                    

Yazım yanlışı ve mantık hataları olabilir anlamadığınız yeri sorabilirsiniz

***

Ebrar Karakurt

Melissa masada resmen varlığımı bile unutmuşken masada 3. şahıslık yapmaktan sıkıldığım sırada karşıdan bana bakan sarışını görünce burdan kalkıp yanına geçmiştim.

Tam sohbete dalmış eğleniyorken bir anda yaklaşık yarım saattir Melissa'yı kontrol etmediğimi fark edince onların masasına doğru bakmıştım.

Kendine vurarak hüngür hüngür ağladığını ve yanlız olduğunu görünce karşımdaki kadına açıklama bile yapamayarak telaşla özür dileyip yanına geldim.

Bir yandan eliyle başına vurmasını engellemek için kollarını tutarken sordum.

"Ne oldu?"

"Neden ağlıyorsun?"

Cevap vermemesiyle gözlerim masadaki boş şişeye kaydığında sarhoş olduğunu anlamıştım. Cebimden para çıkartıp masaya bırakarak elinden tutup onuda masadan kaldırdım.

"Hadi gidelim"

Sarhoşluktan ve ağlamaktan bitkin hale düşmesine kızarken bir taraftanda neden bu halde olduğunu düşünerek kolumu beline geçirdim.

Arabaya kadar yürümesine yardımcı olup koltuğa oturttuğumda sürücü koltuğuna geçerek restoranttan biraz uzakta sakin bir yere gelerek durdurdum arabayı.

Kollarını torpidonun üst kısmına yaslayıp başını kollarının arasına gömerek ağlamaya devam ederken kendimi sakin kalmaya zorladım ve konuştum.

"Melissa, sorun ne neden ağlıyorsun?"

Hala Hıçkırıkları dinmemişken yüzünü hafifçe kaldırdı ve gözleri gözlerimi buldu.

"Sakin ol ve anlat hadi, neyin var?"

Bir kaç saniyeliğine hıçkırıklarını durdurmakta zorlansa da gözlerinden akan yaşları elinin tersiyle silerek kesik nefesler aldı.

Bir süre bana değil sol yanımdaki cama odakladı sarhoş gözlerini. Artık daha sakin görünüyordu.

"Anlatacak mısın artık"

Gözlerini camdan bana doğru çevirerek konuştu.

"Benimle hiç böyle ilgilenmedin"

"Hı?" Ben ne dediğini anlamaya çalışırken çocuksu bir sesle devam etti konuşmaya.

"Kız çok güzel diye mi ilgilendin, bende güzelim" burnunu çekerek devam etti.

"Sarışın diye mi?"

Bir dakika bir dakika, doğru mu duyuyordum?

Şuan bana neden onunla da o sarışınla flört ettiğim gibi flört etmediğimi mi soruyordu?

Hemde ağlayarak.

Gülümsememi tutamıyordum çünkü ağlaması çok hoşuma gidiyordu.

"Neden gittin ki, oda gitti"

"Gitme demiştim oysa"

Sarhoş sesi mırıldanmaya devam ederken göz yaşlarının bana ne kadar keyif verdiğinden de bihaberdi.

"Ebrar"

"Efendim"

"Ebrar ben gerçekten bilerek girmedim o odaya"

"Ne?" Sesi git gide histerikleşmeye ve hıçkırıkları hızlanmaya başladı.

"Ben hiç kullanmadım ki uyuşturucu"

𝒆𝒄𝒔𝒕𝒂𝒄𝒚Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin