Multimedya: Cevapsız Sorular ~ Manga
Leya hızlıca çığlığıma uyandı.
"Tuni, ne oluyor?!"
"Leya şuna bak."
Deyip elimdeki telefondan fotoğrafı gösterdim. Bakar bakmaz o da çığlık attı. Birbirimize sarılıp beklemeye başladık. Biraz sakinleştikten sonra aklıma bir fikir geldi.
Fotoğrafın çekildiği yere bakarak bu bilinmeyen kişinin yerini tespit edecektik. Bilinmeyen kişi de çok uzun oldu. Ne desem ona acaba? Hmm. Anonim, evet evet anonim.
Hızlıca fotoğrafı açıp nerden çekildiğine baktım. Koltuğun arkasındaki balkon kapısından çekilmişti. Ve balkon bahçeye açılıyordu. Bu yüzden çoktan uzaklaşmış olmalıydı.
Leya ne yaptığımı anlamaya çalışıyordu. Durumu ona kısaca özetledim.
"Yani şu an güvendeyiz değil mi Tuni?"
"Evet Leyoşum. Yani umarım öyledir. Ama eve girecek halide yok ya."
"E tabiki. Neyse biz akşam yemeği yemedik her zamanki gibi. Gel bir şeyler atıştıralım."
"Tamam."
Mutfakta bir şeyler atıştırdıktan sonra oturma odasına geri döndük. İkimizde gergin olduğumuz için filmi açıp kaldığımız yerden filme devam ettik.
Sabah oluyordu. Uyumuş olsak bile uykumuzu tam almamıştık. Bu yüzden üst kata çıktık. Leya bana misafir odasını hazırladı. O da kendi odasında yatıp uyudu.
Gözlerimi gri ve siyah renklerin hakim olduğu bir oda da açtım. Telefonumu elime alıp saate baktım. Çoktan öğlen olmuştu. Bense hala uyku sersemiydim.
WhatsApp'a girip en son sohbete tıkladım. Leya'ya günaydın yazdım. Aynı evde olsakta bunu hep yapıyordum. Böylece uyandığımı anlamış olup yanıma geliyordu.
Seslerde bakılırsa Leya uyanmıştı. Ama hala mesajıma bakmamıştı. Kalkıp yanına gittim.
"Günaydın."
"Günaydın Tuni. Sen niye bana mesaj atmadan kalktın? Normalde hep mesaj atarsın."
"Yoo attım ama bakmadın."
"Telefonun sesi de açıktı aslında. Dur bi' bakayım."
Telefonunu eline alıp baktı. Sonra bana döndü.
"Ee bak atmamışsın Tuni."
"Nasıl olur iyi de attım ben."
Deyip telefonumu elime aldım. Hay salak ben! Son sohbete girip atmıştım ama son sohbette anonim vardı! Leya şüphelenmesin diye ona açıklama yaptım.
"İnternetim kapalıymış göndermemiş sana."
Aklına yatmıştı. Kafasıyla onaylayıp kahvaltı hazırlamaya geri döndü.
Benim bir şekilde bir şey yazmış mı diye bakmam lazımdı ama Leya'nın anlamasını istemiyordum.
"Leya ben elimi yüzümü yıkayıp geliyorum."
Dedim ve yukarı çıktım. Banyonun kapısını kapatıp kitledikten sonra telefonumu elime aldım.
"Sana da günaydın."
"Bakıyorum da bana alışmışsın."
"Kendi kendine 'Günaydın' mesajı atman büyük gelişme."Bu durumda ne yapmam gerekiyordu hiç bilmiyorum. Bir an bu cümlelerin içinde iyi niyet sezdim. Ardından bir merak kapladı içimi. Ben de yazdım.
"Senin kim olduğunu merak ediyorum. Bana kim olduğunu söyleyemez misin?"
Bir kaç saniye içinde cevap gelmişti.
"Şimdilik söyleyemem. Ama beni tanımak istiyorsan mesajlaşabilirsin."
"Senin kötü niyetli olup olmadığını nasıl anlayacağım?"
"Cidden kötü niyetli değilim. Ama sana bir örnek verebilirim. Mesela geçen gün akşam yolda yürürken üstüne gelen sarhoşu kim dövdü sanıyorsun?"
"İnanamıyorum! Cidden sen miydin?"
"Evet bendim Naz hanım."
"Sen benim ismimi nerden biliyorsun?"
"Her şeyini biliyorum ismini bilmem mi garip?"
"O da doğru. Peki sana ne diyeyim?"
"Takma isim sevmem. Ama sen anonim olarak bulmuştun. Anonim kalsın."
"Peki anonim bey. Şimdi benim gitmem lazım. Leya isminde bir arkadaşım var o beni bekliyor."
"Açıklama yapmana gerek yok. Arkadaşını da tanıyorum. Her şeyini bildiğim için açıklama yapmadan direk konuya gir. Banyoda saklandığını da biliyorum. :) Şimdi git de daha fazla meraklanmasın."
"Peki sonra görüşürüz. :)"
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Anonim
Short Story"Siz hiç kim olduğunu bilmediğiniz biriyle sohbete girer misiniz? Cevabınız evet olabilir. Peki ya o sizin her şeyinizi biliyorsa?"