Gözümü açtığımda çoktan öğlen olmuştu. Hatta akşama bir iki saat vardı. Kalkıp elimi yüzümü yıkadım. Geri odama döndüğümde kafama Anonim'in son mesajı dank etti.
Rüya görmüş olmalıydım. Seni seviyorum demişti! Hayır ya bence rüya falandı. Ya gerçekse? Hemen telefondan WhatsApp'a girdim. Hayır...
Yanılmışım. Son mesajda "Seni seviyorum." değil, "İyi uykular:)" yazıyordu. Evet böyle bir şeye moralimi bozdum ve penceremin önüne oturup boş boş dışarıyı izlemeye başladım.
İçimde dolduramadığım bir boşluk var, yerine bir şeyleri koyamadığım. Onu alıp şuraya koyuyorum, şunu alış buraya fakat hiçbir şekilde dolmuyor. Bir arayış içerisindeyim fakat neyi aradığımı bende bilmiyorum. Sevmek istiyorum, sevilmek istiyorum bunu biliyorum fakat birini sevmekten çok korkuyorum. Birinin beni sevme düşüncesi beni çok endişelendiriyor. Sanki birisi beni severse beni kırar diye düşünüyorum. Aynı yerden defalarca kez kırılınca hissizleşirmiş bir insan. Hissizleştim mi bilmiyorum ama artık bir şeyler hissetmeye başlamak istiyorum. Bu korkum yüzünden defalarca kez insan çıkardım hayatımdan, engel oldum birinin beni sevmesine. Günün sonunda bir çok pişmanlığım oldu evet, o kişiyi çok özledim, bana verdiği ilgiyi, alakayı, koşulsuz olarak gösterdiği o sevgiyi çok özledim. Hâlâ daha deli gibi özlüyorum ama bazen doğru bir karar verdiğimi de düşünüyorum. Beni gerçekten sevseydi çabalardı, beni gerçekten önemseseydi yanımda kalmak için çaba gösterirdi, bana bu çabayı hissettirirdi, iki gün uğraşıp üçüncü gün "tamam" diyip gitmezdi. Benim yapabildiğim şeyleri o da yapabilirdi. Her şeye rağmen o duvarı aşıp güvenimi kazanabilirdi ama istemedi. Bilmiyorum düşüncelerim ne kadar size mantıklı geliyor fakat, bir boşluk var içimde. Dolduramıyorum. Beynimin içinde ki düşünceleri bastıramıyorum, engelleyemiyorum. Çok yoruldum. Bir şeyleri kendi kafamda düşünmekten çok yoruldum. Haklı mıyım? Haksızlık mı yaptım? Bilmiyorum. Fakat biri tarafından sevilmeyi çok özlüyorum.
Gelen mesaj sesi ile düşüncelerimden sıyrıldım. Telefonu elime aldığımda Anonim'den geldiğini farkettim.
"Naz, güzelim? Neye moralin bozuldu şimdi?"
Bir dakika. Bir dakika. Bir dakika. Bir dakika. Bir dakika. Bir dakika. Bir dakika. Bir dakika. Bir dakika. Bir dakika.
Neeeeeeeeeeeeeeeeeeeeeeeeeeeeeeeeeeeeeeeeeeeeeeeeeeeeeeeeeeeeeeeeeeeeeeeeeeeeeeeeeeeeeeeeeeeeeeeeeeeeeeeeeeeeeeeeeeeeeeeeeeeeeeee?????
ORADA NE YAZIYOR??? GÜZELİM Mİİ???
Evde kendi kendime çığlık atmaya başladım. Bir oraya bir buraya giderken beni görebildiği gerçeği yüzüme tokat gibi çarptı. Anlık bir refleksle odamdaki banyoya girdim. Artık beni göremezdi. Sırtımı kapıya yasladığım da nefes almaya çalışıyordum. O an kapı tıklatıldı.
Evde kimse olmamasına rağmen banyo kapısı tıklatılmıştı. Sessizce beklemeye başladım. Bir kaç kere daha tıklatıldıktan sonra hiç duymadığım bir ses duydum:
"Naz, iyi misin?!"
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Anonim
Short Story"Siz hiç kim olduğunu bilmediğiniz biriyle sohbete girer misiniz? Cevabınız evet olabilir. Peki ya o sizin her şeyinizi biliyorsa?"