Soluğu hep beraber karakolda almışlardı. O an, Eunchae'nin önünden hala film şeridi gibi geçiyordu.
Kazuha, tellerle çevrili sahanın içine girmiş ve elinde -şarjörü dolu- tuttuğu silahı yere koyup ayağıyla itmişti. Jay, hızlıca silaha sarılmıştı ve Kazuha ellerini iki yana açıp karşısında soru sorar haldeki bakışlarıyla kendisini izleyen üç insana teslimiyetini göstermişti. "Ben, daha fazla devam edemeyeceğim Eunchae!" demişti Kazuha. Karakola gidip her şeyi anlatmak istediğini söylediğinde de Jay kabul etmişti ve Kazuha'yı başına silah dayayarak arabaya bindirmişlerdi.
Bu sefer arabayı Jay sürmüştü ve Riki, tam ortaya oturup silahı yol boyu Kazuha'ya doğru tutmuştu. Karakola vardıklarında da Riki, silahı elinden bırakıp Kazuha'ya teslim etmiş ve az önceden beri silahı tutmak için kolunun ucunu çekiştirdiği kıyafetinin kolunu düzeltmişti. Ne Bay Nishimura ne de Bayan Park neler döndüğünü bilmiyordu.
Karakola vardıklarında bu kadar normal görünümlü, hatta içlerinden birinde tıbbi kıyafet bulunan, bir grup genç karakoldaki herkesin dikkatini çekmişti. Sakince oturup kendileriyle ilgilenmek üzere olan polis amirine her şeyi anlatmaya başlamışlardı. Eunchae, gayet sağlıklı görünümüyle başından geçenleri anlattığında inanmamışlardı haliyle. Hatta inanmadıklarının gerekçesini belirttiklerinde Eunchae kendisine evlatları gibi davranan insanlardan bahsetmişti. Polis memuru ise gülmüştü.
Yanlarında duran polis memuru ile sorununu halletmeye çalışan takım elbiseli oğlan kafasını çevirip Eunchae'ler ile ilgilenen polis memuruna konuşmuştu. "Ben de sağlık sektöründeyim ve böyle tehlikeli deneyler nereden baksanız dünyanın her bir köşesinde var bayım. Dikkate almanızı öneririm!" Kazuha ve takım elbiseli oğlan o an göz göze gelmişlerdi ve gözlerini kaçıran ilk kişi Kazuha olmuştu.
Kazuha ve yanındakiler ile ilgilenen alaycı polis memuru dudağının kenarıyla gülmüştü. "İnanılır gibi değil, bugün uğraştığımız insanlar ne kadar prestijli!"
Takım elbiseli oğlan ayağa kalkıp parmağını sallamıştı. "Bak, zaten saatlerdir sebep olmadığım ölüme dair davadan kurtulmak için uğraşıyorum. Bir de seninle uğraşmayayım!" Takım elbiseli oğlan ile ilgilenen polis memuru ayağa kalkıp takım elbiseli oğlanın omzuna -uzanabildiği kadar- dokunup omzunu sıvazlamıştı. "Sakin olun lütfen, birazdan ifadenizi tamamlayıp bırakacağım sizi zaten. İlk kez ameliyatta hastasını kaybeden hasta yakını uğramıyor buraya, ilk değil."
Takım elbiseli oğlan yerine geri oturmuştu ve Kazuha başından geçenleri bir bir anlattı.
Uzunca bir süre Kazuha'yı dinleyen polis memuru en sonunda esnemişti ve ciddiyete büründüğü hali biraz güvenince Eunchae konuşmuştu. "Başlarındaki kişi Bay Ito, sadece bunu biliyorum!" Polis memuru omuz silkti umarsızca. "Bakın, sanıyorum buranın vatandaşı değilsiniz. O yüzden anlayışla da karşılıyorum ama bilmelisiniz ki Ito soy ismi ülkede milyonlarca var!"
Riki kolunu kaldırdı. "Ben suratını biliyorum, babam fotoğrafını göstermişti. İzin verirseniz robot resmini ben çizebilirim!"
Polis memuru omuz silkti. "Suratını biliyorsan anlatırsın, memur arkadaşımız çizer. Üzgünüm, vatandaşın çizmesi yasak." Riki, anladığını belli etmek için kafa salladı. "Anladım, ne olursa olsun bir şekilde bulun da, hangi yolu kullandığınız inanın bana önemli değil."
...
Kazuha'nın ve Eunchae'nin bir süre karakolda kalmaları gerektiği için Riki ve Jay tek başlarına kalmışlardı. Ortada insanları deney olarak canice kullanan bir toplum vardı ve bu toplumun üyelerinden biri Kazuha, kurbanlarından biri de Eunchae'ydi. Riki adımlarını evin içinde yavaşlata yavaşlata gidiyordu. Jay, gülerek omzuyla Riki'nin omzunu dürttü. "Kendine gel hadi, sanki kızla senelerdir berabermişsiniz gibi kahroldun hemen!"
Riki bakışlarını hızlıca abisine e-çevirdiğinde Jay, kardeşinin gözlerinde suçluluk duygusunu hissetti. Jay gülümsedi ama bu sefer çok saf gülümsemişti. Amacı sadece kardeşine yardımcı olmaktı çünkü. "Biraz konuşalım mı?"
"Olur."
Beraber salondaki koltuklara geçtiler ve Jay uzun uzun konuşacağını bildiği için derin bir nefes aldı. "Bak, düğüm iyice çözülmeye başladı farkındaysan. Yarın bir gün bu adam bulunup tüm bu pislikler temizlenince Eunchae kendine yeni bir hayat kuracak. Belki ülkesine geri dönecek belki burada iş hayatına atılacak ama bir şekilde bu evden ayrılacak ve sen onu daha az görmeye başlayacaksın. Ona karşı bir şeyler hissettiğin de ortada. Yani demem o ki, açıl kıza. Söyle ne hissettiğini."
Riki başını iki yana salladı. "Bana karşı bir şey hissetmediğine adım kadar eminim!"
Jay sırıttı. "Sevmediğini inkar etmedin! Sen yine de çok geç olmadan ona açıl. Şimdi evin sınırlarında bizimleyken Eunchae'ye olan sevgini cepteymiş gibi hissedebilirsin ama o kız tekrar hak ettiği özgürlüğüne kavuştuğunda karşısına çıkıp onunla gelecek kurmak isteyen erkekler mutlaka olacak. Çünkü dürüst olalım ki Eunchae gerçekten hem karakter hem de dış görünüş olarak iyi, kızma bana bak!" Riki gülerek omuz silkti. "Saçmalama, senden mi kıskanacağım abi!"
Jay kafa salladı. "Tabii kıskanmayacaksın! Hadi yatalım, sen de bunları güzelce düşün."
"Yatalım ama uyuyamam ben. Dediklerini düşünmekten çok, sorgu odasında rahatsız sandalyede gecenin bir yarısı ne yaptığını düşünürüm. Aklım hala onda!"
Jay gülümsedi. "Vay be! Aşk böyle hissettiriyor demek ki insana."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
die ;; niki + eunchae
FanfictionBirkaç adım ardından ilerideki çalılıklardan geldiğine emin olduğu çıtırtı sesleri ile durdu ve çalılıklara baktı. Bir ayı ya da kurt olma ihtimaline karşı geri koşabilmek için dikkat kesilse de ses birkaç saniye içinde kesilmişti. Bir hayvan ses çı...