POYRAZ MASALI (hocam serisi - 1)

büyük gün

Whatsapp grubuna katılmak isteyenler numaralarini ve isimlerini mesaj atsın lütfen ona göre grubu kurucam.

Masal dan

Sonunda büyük gün geldi. Iki yıl sonra evleniyordum poyrazla. Üzerimde ki gelinliğe baktım. İnci ve dantel detaylı göz kamaştıran bir gelinlikti. Ve ben çok güzel olmuştum. Makyajım ve saçım ile kusursuz görünüyordum. Masamın üzerinde duran gelin çiçeğimi aldım. Ve artık hazırım. Herkes çadırın dışında beni bekliyordu. Tarih ve deniz kokan bir düğün istemiştim. Kumsal a yerleştirilmiş masalar lale ve kiraz dalı motifliydi. Mavi ve kırmızı örtülerin üzerine işlenmişti bu motifler. Altın ve gümüş suyuna batırılmış bardak ve tabaklar. İpek mendillere özenle işlenmesini istediğim poyraz masalı yazısı vardı. İçecek olarak içki yerine saray şerbeti vardı. Sandalyelerin örtüleri masalar ile uyumluydu ve arkasından sarkan püsküleri Osmanlı turası ile bağlıydı. Çiçek olarak ise lale ve orkiler tercih etmiştik. Ve her konuk için girişte verilmesini istediğim karanfiller vardı. Kırmızı halı yerine çiçek ve çakıl taşları ile yapılan bir yol vardı. Çadırım ise büyük ve ihtişamlıydı. Yerlere koyulan mindere oturdum. Dışardakilere seslendim.

- ben hazırım

İlk önce nedimelerim içeri girdi. Nur, Melek ve Rüya. Sevde hamile olduğu için fazla ayakta kalamam diye nedimem olmamıştı. Kızlar yanıma gelip oturdular. Ikisininde gözleri dolmuştu. Daha sonra içeri kaan girdi. Elimden tutup beni kaldırdı. Anlıma bir öpücük bırakıp kuşağımı bağladı. Ardından sıkıca sarıldı.

Kaan- oğluma senin kızını alıcam haberin olsun masal ona göre çabuk anne olmaya bak

Dördümüzde Kaan'ın sözlerine gülmeye başladık.

- tamam dayısı nasıl istersen

Kaan - hadi damat beye görünme vakti.

- gidelim o zaman

Kaan'ın koluna girdim. Çadırdan çıktım. Yanımda ki çadırdan da poyraz çıktı. Kaan'ın yönlendirmesi ile tam iki çadırın ortasında buluştuk. Poyrazi incelemeye başladım. Çok yakışıklıydı. Gereğinden fazla yakışıklı olmuştu. Koluna girdim.

- çok yakışıklı olmuşsun kocacım.

Poyraz yüzüne yayılan gülümsemesi ile karşılık verdi.

Poyraz- sende çok güzel olmuşsun karıcım.

Masamıza ilerlerken yosun kokusunu içime çektim. Poyraz ın kokusu ile birleşince yosun kokusu çok farklı oluyordu. Masamıza oturur oturmaz nikah memuru geldi. Uzun bir konuşmadan sonra bana döndü.

Memur- sen cihan kızı masal ahmet oğlu poyraz ı hastalıkta sağlıkta iyi günde kötü günde ölüm sizi ayırıncaya dek eş olarak kabul ediyormusun?

Başımı çevirip poyraz a baktım. Aşk dolu bakışları vardı.

- bana hep aşk dolu bakıcaksa evet kabul ediyorum

Büyük bir alkış tufanindan sonra memur poyraz a sordu.

Memur- sen ahmet oğlu poyraz cihan kızı masal ı hastalıkta sağlıkta iyi günde kötü günde ölüm sizi ayırana dek eş olarak kabul ediyormusun?

Poyraz a baktım. Bana endişe ile bakıyordu. Ne oldu şimdi buna biraz önce ki aşk dolu bakışlar nerde? Poyraz ın bir anda yüzü değişti. Gülümsemeye başladı.

Poyraz- ona her zaman aşkla bakicam o da bana bakıcaksa evet kabul ediyorum

Poyraz ın gözlerinin iç gülüyordu resmen. Bende ona gülümseme ile cevap verince daha da mutlu olmuştu. Imzaları attıktan sonra ayağa kalktık. Tabi ayağıma basan o oldu. Benden önce davranıp ilk o bastı. Anlıma bir öpücük bıraktıktan sonra elimden tutup dans için ayrılan alana çekti. Dans müziği olarak Sezen Aksu çalıyordu. Ikimizinde sevdiği şarkısı Biliyorsun...

- sende benim kadar gercekleri görüyorsun
Beraber olamayız benim gibi biliyorsun
Bir başka dünyanın insanısin yavrucagim
Sen kendi dünyanın toprağın da büyüyorsun

Şarkıya eşlik ediyorduk ikimizde. Bizde imkansızdik ama birlikteydik. Belki bir gün biterdik. Belki sonsuza kadar sürerdik. Ne olursa olsun aşkımız bitmezdi. Onsuz olamazdım. Artık her şey için çok geçti. Poyraz ın gözlerinde kayboluyordum. Oraya aittim. Başka bir yerde olamazdım. Başımı poyraz ın omzuna koydum. Kokusunu doyasıya içime çektim. Daha önce hiç sevgilisi olmayan ben ilk sevgilime hocama ortağıma aşık olmuştum. Şimdi de evleniyordum.

- kokunu içime çektiğim de geri bırakmak istemiyorum kokunu kokunla karışık aldığım nefesi içimde saklı tutmak istiyorum

Poyraz a baktım. Arzu ve aşk dolu bakışı aklımı başımdan alıyordu.

Poyraz- ben seni saklamak istiyorum. Sana her sarıldığım da seni bırakmak istemiyorum. Seninle aldığım her nefes çok değerli benim için gözlerine bakmak sesini duymak kokunu içime çekmek... Sadece benim ol istiyorum. Sadece benim...

-- ben her zaman seninim sadece senin bu gözlerim sadece sana aşkla bakıyor. Kokum senin kokuna karıştığı zaman değerli oluyor. Sesim sadece senin yanında sıcak ve yumuşak çıkıyor. Ben sadece seninim senin

Poyraz- bende seninim

Başımı tekrar poyraz ın omzuna gömdüm. Dansimiz bittiğinde yerimize geçtik. Poyraz elini omzuma attı. Diğer eli de elimdeydi. İşte bu his müthişti. Onun yanında değerli ve güvendeydim.

~~~~2 saat sonra~~~~

Düğün sonunda bitmişti. Ve biz arabadaydık. Evimize gidiyorduk. Eve yaklaştıkça heyecanım daha çok artıyor. Bu gece tamamen poyraz ın olacaktım. Düşündükçe heyecanım artıyordu. Eve gelmiştik sonunda. Arabadan iner inmez poyraz beni kucağına aldı.

Poyraz- kollarımdasın bu hissi çok seviyorum.

- bende kollarındayken güvende olduğum hissini seviyorum

Poyraz evin kapısını açınca beni hiç indirmeden odamiza kadar çıkardı.

Poyraz - sen bir duş al bende yiyecek bir şeyler hazırlıyım sabahtan beri bir şey yemedin açıkmışsındır.

- tamam aşkım

Poyraz odadan çıkınca kendimi hemen banyoya attım. Önce saçlarımı açtım. Sonra makyajımı sildim. En son gelinliğimi çıkardım. Kendimi sıcak suyun altına attım. Biraz dinlendikten düğünün yorgunluğunu attıktan sonra banyodan çıktım. Bornozun ipini sıkıca bağladım. O gece aklıma geldi. Son anda engel olmasam birlikte olacaktık. Zorla bile olsa ben onun olmaktan pişman olmayacaktım. Odaya geçtim. Poyraz da o sırada odaya giriyordu. Ceketini iç yeleğini kravatını çıkarmıştı. Gömleğinin üç düğmesi açıktı. Yanıma gelip ellerini belime yerleştirdi. Dudaklarıma kısa bir öpücük bıraktı.

Poyraz- sofra hazır hadi gel önce yemek yiyelim

Başım ile poyraz ı onayladım. Elimden tutup aşağıya indirdi. Masaya oturduk. Kahvaltılık türü birseyler hazırlamıştı. Ama yinede lezzetliydi. Çünkü o hazırlamıştı.

- aşkım bir şey söyliycem sana

Poyraz - söyle aşkım

- hani ben Norveç e gitmiştim ya o gece otelde sarhoşken benimle birlikte olmak istemiştin hatırladın mı?

Poyraz - evet hatırladım. Inan çok pişmanım ama öyle bir şey yaşansın istemezdim. Çok sarhoştum. İyi ki fazla ileri gitmeden ittin beni

Poyraz ın elini tuttum.

- o gün sana ait olsaydım. Inan pişman olmazdım bundan

Poyraz eğdiği başını kaldırdı. Inanmayan gözlerle bakıyordu.

- senin olmaktan daha güzel bir şey yoktur herhalde dünya da ve ben senin olmaktan pişman olmazdım.

Poyraz beni elimden çekip kucağına aldı.

Poyraz- benim olmaktan daha güzel bir şey var oda benim çocuğuma anne olman o da bizim çalışmalarımız sayesinde olucak hadi gel bakalım

Daha ne olduğunu anlamadan kendimi odamızda buldum. Poyraz ışığın ayarını düşürüp yanıma geldi. Asıl şimdi heyecanlanmalıydım. Yarın sabah yeni biriydim. Masal samyeli ydim....