14

20 4 0
                                    


"Bunu öğrendiğimiz anda Hyunjin ile bir plan yaptık ve ben dönüşüm büyüsü kullanarak buraya gelmeye çalıştım ama yolda bazı sıkıntılar yaşandı." Felix'in gözleri benim yüzüme çevrildi. "Sanırım abim beklediğimizden erken harekete geçecek. Ormanda tüm hayvanları korkutacak büyüklükte birkaç patlama oldu. Bazı yerelere patlayıcı döşediklerinden şüpheleniyorum."

Felix kafasını aşağı doğru eğdi. "Elflerin bölgesinden yeni çıktığımda patlamalardan biri gerçekleştiğinde yakınlardaydım. Tilki halinde olduğum için panikle kaçışan diğer hayvanlardan kaçmam zor oldu. Yaralanınca dinlenmek için patikadan uzaklaşmak zorunda kaldım. Fark etmeden orta bölgeye ilerlemişim ve orada da açlıktan bayılmak üzereyken Taehyung ile karşılaştım. Yolda bazı patlayıcıların nerelere yerleştirildikleri hakkında bir ipucu bulabilmek için onlardan ayrılıp etrafa bakınsam da kaybolmamak ve güvenle köye ulaşabilmek için arkalarına takıldım."

Kaşlarım ismimi duymamla beraber havalanmıştı. Birkaç gün boyunca sarılarak uyuduğum küçük tilkinin karşımda oturan elf prensi olduğunu idrak edebilmem için biraz zaman gerekiyordu. Lucinda ciddiyetle dinlediği Felix'in lafını böldü.

"Ellerinde bana karşı koyacak nasıl bir güçleri olabilir ki?" Gri saçlarının arkasından yere doğru bakan Yoongi sıkıntıyla ofladı. "Düşündüğümüzden daha büyük bir şey planladıkları kesin." Felix onaylarcasına kafasını salladı. Kollarını göğsü üzerinde birleştirmiş, sırtını arkasındaki koltuğa yaslamıştı. Onun da yüzü gergin bir ifadeye bürünmüştü.

Lucinda konuştu. "En son yaşananlardan sonra bu ormanda elflere yardım edecek kimse kalmamıştır. Onların kontrolü altında değişen büyü seviyesinin her şeyi nasıl etkilediğine tüm orman şahit oldu." Lucinda sözünü bitirdiğinde salona büyük bir sessizlik hakim oldu.

O anda aklıma bana daha önce bahsettikleri büyücü geldi. Elflere bilgi sızdırdığı için Lucinda tarafından yakalanan bir büyücünün nasıl sürüldüğünü anlattığı an gözlerimin önünde canlandı. İstemsizce kendi kırmızı çiçeklerime baktım. Eğer bu mühür de o büyücünün elinden çıktıysa şehirdeki kraliyet ailesiyle iletişimi olmalıydı.

"Elfler..." Konuşmamla salondaki herkes bana döndü. "Elflerin orman dışındaki krallıklarla iletişim kurma ihtimali var mı?" Felix kafasını eğdiği dizlerinden kaldırdı. "Ben de konuyu buraya getirmeye çalışıyordum. Bu sefer daha büyük bir planla geliyorlar. Karıştırdığımız belgelerin içerisinde daha önce görmediğim tarzda büyük mancınıkların yapım aşamalarını anlatan çizimler mevcuttu. Bu tasarımlar büyük ihtimalle başka bir krallığa ait. Ayrıca ormana döşenen patlayıcıların ses çıkarmaması için büyüyle desteklendiğini düşünüyorum." Lucinda'nın yüzü sinirle kasıldı. Pembe gözleri resmen alev alev yanıyor, kendisini kontrol altında tutmakta zorlanıyordu. Yoongi kolunu eşinin omuzuna sararak onu göğsüne doğru çekti.

"Bunun yanında Taehyung'un mührü... Elflere bilgi sızdıran büyücü tarafından yapıldığını düşünüyorum. Eğer bu büyü orman dışındaki krallıklar tarafından elde edildiyse bu dışarıdan elflere destek çıkacak bir ordunun varlığını haberdar ediyor. Çünkü mühür askerlerin koşulsuzca emirlere uyması için bir araç olarak da kullanılabilir. Hala bunun sınırlarını bilmiyoruz." Lucinda parmaklarını şakaklarına dayadı. Duyduklarını sindirmek için zamana ihtiyacı varmış gibi görünüyordu. Sonra bir anda kafasını kaldırdı. Yüzünde beklemediğim kadar kararlı bir ifade vardı.

"Şu anda önceliğim Taehyung'un mührünü bozmak. Büyücü köyündekileri bilgilendirmek için onlarla konuşacağım. Ormana ne tür patlayıcılar yerleştirdiklerini bulmamız için ya patlayıcıların belgelerine ihtiyacımız var ya da elimizde patlayıcıdan bir numune olmalı." Yoongi kafasını salladı. "Jeongguk döndüğünde dışarıda neler olup bittiğini öğrenmek adına onu ormanın dışına yollarız. Eğer buraya bir ordu yollanıyorsa varmaları için önümüzde yaklaşık sekiz ay var. Bu süreyi olabildiğince iyi değerlendirmemiz gerekiyor."

Magic Forest//TaekookHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin