Mia Roth anlatımıyla;
Bana göre de siması çok tanıdıktı önceden gördüğüme tanıdığıma emindim ama Almanya'da hep annanemin tanıştırdıklarıyla konuşuyordum.
"Peki yarış birazdan başlıyor. Sinan benim motorumun bakımı yapıldı mı?"
"Evet"
"Tamamdır Ömer bey sizde son hazırlıklarınızı yapın"
Ömer başını olumlu anlamda sallayıp gitti.
Yarış 4 bölümden oluşucaktı.ilk 3 bölümde kendi aralarında eleme yapıcaklardı 3. bölümde kazanan benimle yarışıcaktı.
Bütün herkes yarış için hazırdı.
İlk bölüm başladı ve Ömer kazandı.
Gayet iyi sürmüştü virajları iyi almıştı.
İkinci bölüm başladı.Ömer geride kaldı ama bu turuda Ömer kazandı.
Üçüncü tur başladığında Ömer kalkışta biraz sendeledi neden böyle yaptığını anlamadım yarış ilerleyen zamanlarında dengesini kaybeder gibi oldu ama toparladı dalgın mıydı o biraz??.
Herşeye rağmen Ömer kazandı ve son bölümde benimle yarışıcaktı böyle dalgın kullanırsa düşük olasılıklı olan birşeyi imkansız hale getirirdi.İsimlerimiz anons edildi ve yarış çizgisinde ikimizde durduk.
Motorda biraz aragaz verdik ve üçten geriye saymaya başlandı ve silah ateşlenince ikimizde başladık.Bu yarış pistinde daha keskin virajlar vardı hızı iyi ayarkayamazsak azrail bize seve seve kucak açardı.
Nerdeyse başabaş gidiyorduk artık son virajlardı ve en zorlayan kısımdı.
İlk viraj iyi geçti ikinci viraja girerken Ömer'in gaza abandığını gördüm.Hiç normal değildi canına mı susamıştı. Yavaşlamazsa lastiklere girebilirdi.
Dediğimin üstünden geçmeye dursun Ömer gidonun dengesini kaybetti ve pistte kaymaya başladı lastiklere çarparak durdu.Motoru Ömer'in yanına sürdüm.
Kulağındaki kulaklığa dokunarak
"Acil ambulansı arayın ve sağlık görevlisini buraya gönderin çabuk olun"Motordan inip yanına gittim kıyafeti sürtünmeden ermişti kaskını bir an çıkarmayı düşündüm ama boynunu incitme olasılığı aklıma gelince geri vazgeçtim nabzını kontrol ettiğimde düzensiz ve yavaş atıyordu hiç hayra alamet değildi. Sağlık görevlisi gelip yapması gerekenleri yaptı. O sırada ambulansda gelmişti.
Ömer'i ambulansla hastaneye götürdüler.Motora atlayıp peşlerinden gittim.
Hem motor sürüp hemde sinanla konuşuyordum.
"Sinan yakını falan varmıymış haber verdiniz mi?"
"Haber verdik onlarda hastaneye geçiyorlar"
"Tamam teşekkür ederim,bu arada bizim hastaneye yönlendirin"
"Tamamdır"
Hastaneye gelmiştik ve ömeri apar topar ameliyathaneye götürdüler.Elif'in anlatımıyla:
Ömer gittiğinden beri iki saat geçmişti ve hala bir haber yoktu zihnimde sürekli "yeni ömerden kork çünkü eski ömeri öldürdün sen" bu ses yankılanıyordu o benim canımı çok yakmıştı bende onun bundan sonra ne olur bilmiyordum.
Ömer cidden bunlarımı düşünüyordu kendime asla bunu kabul ettiremiyordum benim ömerim bebeğimin kolu yırtıldı diye üzülmemem için minik elleriyle dikmeye çalışan ve parmağına iğneye batıran ortaokulda ben ödevimi yapmamıştım öğretmen bana kızmasın diye kendi ödevini bana veren ve saatlerce babasının azarına marus kalan lisedeyken kantinde alttarafı çocuk beni itti diye ortalı ayağa kaldıran ömermi söylüyordu bunları cidden benden bıkmışmıydı hayır bu olmazdı ömer bana bunları söyleyemezdi bu düşüncelerimin arasından uğurun sesi geldi.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
GEÇMİŞİN İZİ
Teen FictionGeçmişten gelen gelenek yüzünden 13 yaşında nişanlanmak zorunda kalan birbirlerinin hayatı olan iki kuzen bir yaz günü Zülal adında bir kız girdi hayatlarına ve Elif'in her şeyi olup bir yaz günüde aileleri yüzünden çıktı kim bilirdik i Zülalin büyü...