Her zamanki gibi okuldan çıkmış kızlarla mesajlaşarak yürüyerek eve gidiyordum. Normal bir şekilde yürürken bir anda ayağım bir şeye takıldı ve yere kapaklandım.
Neye takıldığımı anlamamıştım çünkü telefona bakıyordum. Dolayısıyla önüme bakmadan yürüyordum.
Hızlıca yerden kalktım ve telefonumu çantama attım,bir daha düşmek istemiyordum. Neye takıldığıma bakmak için yere göz gezdirdim ve yerde orta boyda bir taş gördüm.
"Taşın yolun ortasında ne işi var?" Diye söylenerek taşı elime aldım.
Başka biri daha takılıp düşmesin diye taşı kenara koyacağım sırada taşın altına bantla yapıştırılmış bir mektup olduğunu fark ettim. Mektubu aldım ve taşı kenara fırlattım.
İçimden bir ses okumam gerektiğini söylüyordu ama çok da merak ediyordum. 5 dakika kadar düşündükten sonra merakıma yenik düştüm ve okumaya başladım.Sevgili Kumsal
Ne Kumsal mı? Kumsal benim adım. Neyse bu dünyadaki tek Kumsal sen değilsin, herşeyi sorgulama.
Sevgili Kumsal,
9. sınıftan beri senden deli gibi hoşlanıyorum. Peri masalları gibisin yeşil gözlerin benim ormanım ben o ormanda kayboluyorum,kumral saçların benim kumsalım denizinde boğuluyorum.
Güzelliğin gerçekten de göz kamaştırıcı Kumsalım, seni seviyorum. Her gün kumralım şarkısını açıp seni düşünüyorum. Güzel gözlerin beni deli ediyor,aklımdan bir saniye bile çıkmıyorsun güzelim. Sana demek istediğim tek şey seni çok seviyorum.Arkamda bir anda birinin nefesini hissettim. Tam arkamı dönüp kim olduğuna bakacakken arkadan bir el sıkıca ağzımı kapattı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Yoldaki Mektup
Mystery / ThrillerYoldaki gördüğüm o mektubu almak belki hataydı. Belki de bu hata başka aşklara yelken açacaktı.